Nöroloji

Nöroloji nedir?

Nöroloji temel olarak sinir sistemi fizyolojisi ve hastalıklarıyla ilgilenen tıp alanıdır. Bu sistem içerisinde beyin, omurilik, beyin sapı, periferik sinir sistemi ve kasların işleyişi yer almaktadır. Bu onların herhangi birinde görülen ve cerrahi müdahale gerektirmeyen hastalıklar ile ilgilenen nöroloji alanı yetişkin ve çocuk nörolojisi olarak ikiye ayrılmaktadır. Nöroloji uzmanları yoğun olarak poliklinik ve yatarak tedavi hizmetlerinin yanı sıra yoğun bakım dağ tedavi gören hastaların takibi ile de ilgilenmektedir.

Nöroloji ile ilgili durumlar nelerdir?

Nörologların çalışma sahalarına birçok farklı hastalık girmektedir. Bu hastalıkları teşhis edebilmek için BERA, VEP, SSEP, EEG ve EMG gibi testlerden yardım alınmaktadır. Birçok farklı tetkik ve görüntüleme sistemi sayesinde nörolojik hastalıklar tanı alabilmektedir.

Nöroloji biliminin ilgilendiği hastalıklar içerisinde epilepsi, baş ağrısı, Alzheimer, uyku bozuklukları ve inme gibi hastalıklar yer almaktadır. Sinir sisteminin tüm vücut fonksiyonlarını kontrol etmesinden dolayı sinir sisteminde görülen bozukluklar hastaların yaşamlarının her yönünü etkileyebilmektedir. Bu sebeple de nöroloji alanına giren hastalıkların en kısa süre içerisinde teşhis edilerek tedaviye başlanması kritik bir öneme sahip olmaktadır. Nöroloji alanına giren birçok hastalık tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenmektedir. Nöroloji alanı ile birlikte en sık çalışan tıp birimleri içerisinde endokrin sistem, bağışıklık sistemi, sindirim sistemi ve hormonlar ile ilgilenen hekimler yer almaktadır.

Nörologların ilgilendiği hastalıklar nelerdir?

Nöroloji bölümü birçok farklı hastalık ile ilgilenmektedir. Ancak toplumda en sık görülen ve dolayısıyla nörologlara en sık başvuran hastalık grupları içerisinde şunlar yer almaktadır.

Epilepsi

Sara olarak da adlandırılan epilepsi, beyinde meydana gelen anormal değişiklikler sonucu ortaya çıkmaktadır. Beyindeki sinir hücrelerinde görülen aşırı uyarılma su sebebiyle beyin fonksiyonlarının bozulmasına ve bu sebeple de vücutta anormal ritmik kasılmaların görülmesine neden olmaktadır. Her yaş grubunda görülebilen epilepsi uzun süreli uykusuzluk yüksek ateş enfeksiyon ve kafa travması gibi sebepler ile ortaya çıkmaktadır.

Baş ağrısı

Baş bölgesi ağrıya son derece duyarlı olan yapılara ev sahipliği yapar. Atardamar ve toplardamarlar, kafa sinirleri, saçlı deri, yüzeysel sinirler, boyun kasları, kulak zarı, dış kulak yolu sinirleri, göz yuvarlakları ve çevresindeki yapılar, dişler, tükürük bezleri, şah damarı ve çene eklemi gibi yapılar ağrıya son derece duyarlı olmaktadır. Bu sebeple baş ağrısı söz konusu olduğunda birçok farklı neden göz önüne alınmak zorundadır. 

Baş ağrısının görülme sebeplerinin farklı olmasından dolayı ağrının şekli ve şiddeti de çeşitlilik göstermektedir. Baş ağrıları zonklayıcı ve keskin olabileceği gibi hafif ya da aralıklı da olabilmektedir. Toplumda son derece yaygın görülen baş ağrısı 2 temel gruba ayrılmaktadır. Bunlardan ilki herhangi bir nedene bağlı olmayan ve birincil olarak sınıflandırılan baş ağrıları olurken ikinci grup ise sekonder baş ağrısı olarak adlandırılan nedeni belli bir hastalığa bağlı olarak görülen baş ağrılarıdır. Nörolojiye başvuran hastaların önemli bir kısmında migren ve gerilim tipi baş ağrısı görülmektedir.

Demans

Halk arasında bunama olarak da adlandırılan demans birçok farklı hastalığı kapsayan bir çatı terim olmaktadır. Beynindeki işlevlerin bozulması sebebi ile ortaya çıkan demans hastalığı her yaş grubundan görülebilir. Demans her yaş grubunda görülebilmekle birlikte, ilk belirtileri genellikle genç yaşlarda görülmektedir. En karakteristik belirtisi olan unutkanlık görülmeye başladıktan uzun bir süre sonra diğer belirtiler görülmeye başlanır. Demansın neden olduğu belirtilerin ilerlemesi hastaların günlük hayatlarını tek başlarına karşılamalarına neden olabilmektedir. 

Demansın birçok farklı nedeni olmakla birlikte temel olarak bir nedene bağlı olarak beyin hücrelerinin hasar görmesidir. Demansın farklı türlerinin olması ve belirtilerinin birbirine çok yakın olmasından dolayı doğru teşhisin konulması tedavinin başarılı olabilmesi açısından son derece önemlidir. Teşhisin doğru bir şekilde konula bilmesinde kilit nokta ise bu alanda uzmanlaşmış nörologların deneyimlidir.

Uyku bozuklukları

İnsanlar hayatlarının yaklaşık olarak üçte birini uykuda geçirirler. Uyku beynin gerekli şekilde dinlenmesi için fizyolojik ihtiyaçlardan birisidir. Bu sebeple de uyku probleminin yaşanması birçok sorunun tetiklenmesine neden olur. Bu sorunlar motivasyon ve dikkat eksikliğine neden olarak hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürür. Uyku bozukluklarının nedenleri içerisinde en sık görülen huzursuz bacak sendromu ve uykuda solunum durması gibi problemlerin teşhisi ise nöroloji hekimleri tarafından gerçekleştirilmektedir. 

Uyku bozuklukları içerisinde yer alan uyku apnesi diyabet, hipertansiyon, obezite ve inme gibi çeşitli sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Uyku bozukluklarının kesin bir şekilde tanı alabilmesi için uyku testinin uygulanması önemlidir. Bu test sırasında uykunun derinliği kandaki oksijen seviyesi kalp ve solunum işlemi istemsiz bacak hareketleri ve horlama gibi veriler kaydedilir. Test sonucunda uyku apnesinin varlığı keşke edilirse çeşitli tedavi yöntemleri uygulanır.

Demiyelinizan hastalıklar

Merkezi sinir sisteminin ve periferik sinir sisteminin etkilendiği hastalıklara Demiyelinizan hastalıklar denmektedir. Bu hastalıklar içerisinde en iyi bilineni multipl skleroz hastalığıdır. Genellikle 20 ile 40 yaşları arasında ortaya çıkan MS hastalığı santral sinir sistemini kapsayan omuriliği inflamatuar hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Bunun yanında toplumda sık olarak görülmese de device hastalığı da bağışıklık sistemi tutulumu gösteren ve Demiyelinizan hastalıklar arasında yer alan bir başka hastalık olmaktadır. Demiyelinizan miyelin kılıfın kaybına bağlı olarak gelişen ve bu sebeple de sinir hücrelerinin fonksiyonlarına çeşitli zararlar veren hastalıklardır. Miyelin kılıf ise hem merkezi hem çevresel sinir sistemindeki sinir hücrelerinin uyarı hızını artıran ve bu sayede sinir sisteminin fonksiyonunu devam etmesi için hayati önem taşıyan lipid ve proteinlerden oluşan bir dokudur. Bu dokunun zarar görmesi ile etkilenen sinir hücresinin fonksiyonuna göre görülen hastalıklar da değişiklik göstermektedir.

Kas hastalıkları

Kaslar sadece hareket etmeyi değil aynı zamanda bağırsak hareketleri göz kırpma ve kalp kasılması gibi birçok görevi yerine getirmektedir. Miyopati olarak adlandırılan kas hastalıkları isim kasların büyük bir bölümünü etkilemektedir. Miyopati hastalıkları kas hücrelerinin yapısını veya işleyişini bozabilir. Her yaş grubunda görülebilen miyopati hastalıkları hastaların yaşam konforunu bozmasının yanı sıra ciddi sağlık sorunlarına da neden olmaktadır.

Beyin damar hastalıkları

Nöroloji bölümünün ilgilendiği beyin damar hastalıkları genellikle beyinde görülen bir kanama ya da tıkanma sebebiyle oluşmaktadır. Beyindeki damar tıkanıklıklarının neden olduğu bu hastalıkların içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • İnme
  • Felç
  • Kuvvet kaybı baş dönmesi
  • Konuşma kaybı
  • Şuur kaybı
  • Görme bozuklukları

Damar tıkanıklığı sebebi ile gülen hastalıkların nedeni tıkanıklık sebebiyle belirli bölgelere kan gitmemesi ve bu bölgelerdeki dokuların ölmesinden kaynaklanmaktadır. Genellikle tansiyona bağlı olarak görülen beyin kanamalarında ise Şuur kaybı görülmeyen kardiyak ya da solunum desteği gerektirmeyen vakalara klinik tedavi yeterli olmaktadır.

Baş ağrısı

Toplumda en yaygın görülen şikayetlerin başında gelen baş ağrısı, çok farklı nedenler sebebi ile görülmektedir. Baş ağrısının teşhisinin konulması ve gerekli tedavinin başlanması için yetkili olan tıp birimi nöroloji olmaktadır.

Hareket bozuklukları

Hareket bozuklukları olarak adlandırılan hastalık grubu içerisinde en sık görülen hastalık Parkinson hastalığı olmakla birlikte huzursuz bacak sendromu, Distoni, diskineziler ve esansiyel tremor gibi hastalıklar da yer almaktadır. Hareket bozuklukları istemsiz hareketler, ellerde titreme, yürüme bozuklukları ve yüz ifadesi kayıpları gibi karakterize belirtiler ile kendisini göstermektedir.

Nöroloji bölümüne hangi durumlarda başvurulmalıdır?

Nöroloji bölümüne başvuru nedenleri son derece farklı olabilmektedir. Ancak bu bölüme başvuru yapan hastalarda en sık görülen belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Baş ağrısı
  • Titreme
  • Baş dönmesi
  • İstemsiz kasılma
  • İstemsiz hareketler denge kaybı bacaklarda boşalma hissi
  • Bayılma
  • Konuşma bozuklukları
  • Unutkanlık
  • Yürüme bozuklukları
  • Dalma
  • Uzuvlarda uyuşma güçsüzlük ve his kaybı
  • Davranış değişimleri
  • Çift görme
  • Yüzde oluşan şekil bozuklukları ve uyuşma
  • Yutma güçlüğü
  • Uyku bozuklukları
  • Duyu bozukluğu
  • Felç
  • İskemik ataklar