Tip 1 Diyabet

Onaylayan Doktor (-lar) ; Neslihan Kurtulmuş , Hümeyra Bozoğlan • Eyl 04, 2023

KISA YOL

30 Saniyelik Özet

  • Tip 1 diyabet, pankreasın insülin üretme yeteneğini kaybetmesi ile ortaya çıkan otoimmün bir hastalıktır.
  • Belirtileri arasında aşırı su içme, aşırı idrara çıkma, aşırı açlık, kilo kaybı, yorgunluk, bulanık görme ve cilt enfeksiyonları yer alır.
  • Tedavisinde insülin iğnesi, kan şekeri takibi ve karbonhidrat sayımı gibi yöntemler uygulanır.
  • Genetik faktörler ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun sonucu olarak ortaya çıkmaktadır.

Tip 1 diyabet nedir?

Vücudun temel besin maddeleri karbonhidratlar, yağlar ve proteindir. Karbonhidratlar arasında yer alan ve glukoz adı verilen basit şeker ise başta beyin olmak üzer vücudun birçok organında görev alan önemli bir besin maddesi olmaktadır. Glukozun metabolizmada kullanılabilmesi için ise midenin arkasında yer alan pankreasın insülin hormonu salgılaması gerekmektedir. Bu hormon kandaki glukozu küçük parçalara ayırarak hücreler tarafından kullanılmasını sağlar. Eğer insülin hormonu yeterince salgılanmaz ise vücut ihtiyacı olan enerjiyi karşılayamaz.

Tip 1 diyabet ise pankreasta insülin hormonu üretmekle görevli olan beta hücrelerinin çeşitli sebeplerden dolayı zarar görmesi ve bu sebeple de yeterince insülin homonu salgılayamaması durumuna verilen isim olmaktadır. Genellikle 15 yaş altındaki çocuklarda görülen tip 1 diyabet her yaştan insanda görülebilir. Daha çok çocukları etkilemesinden dolayı tip 1 diyabete aynı zamanda juvenil diyabet adı da verilmektedir. Tip 1 diyabet olan çocukların dünyada yayılımı herhangi bir coğrafyada sıklık göstermemektedir. Ancak yetişkinlerde görülen tip 1 diyabet kuzey ülkelerinde daha sık görülmektedir.

Vücutta yeterince insülin hormonunun olmaması ise kandaki şeker düzeyinin artmasına ve bu şekerin vücut tarafından kullanılamamasına neden olmaktadır. Bu sebeple de tip 1 diyabetin tedavi edilmemesi durumunda ciddi sağlık problemlerine neden olmaktadır. Tip 1 diyabetin tedavisinde esas olan dışarıdan insülin hormonu alınmasıdır. Bunun yanında hastaların beslenme düzenlerine ve egzersizlerine de dikkat etmesi gerekir.

Tip 1 diyabet tanı kriterleri

Tip 1 diyabetin tanı alması nispeten kolay olmaktadır. Çünkü kanda şeker miktarının artması vücutta bazı belirtilerin görülmesine neden olmaktadır. Bunun yanında yapılacak kan testleri de hastalığın teşhisini kolaylaştırmaktadır.

Kan şekeri testi

Kandaki şeker miktarının kontrol edilmesi için uygulanan bu testte hastaların aç karnına kan örneği vermesi gerekmektedir. Yapılan testte kanda yüksek miktarda şeker bulunması halinde kişi tip 1 diyabet teşhisi alır.

Antikor testi

Teşhisin kesinleşmesi için uygulanan bir diğer test ise antikor testi olmaktadır. Bu testte vücudun dokularına saldırmaması gerektiği halde saldıran ve otoantikor olarak adlandırılan proteinlerin teşhis edilmesi sağlanır. Bu test aynı zamanda diyabetin tipinin belirlenmesi için de yapılmaktadır. Çünkü tip 2 diyabet hastalarında otoantikorlar bulunmaz.

İdrar tahlili

Tip 1 diyabettin tanı almasında kullanılan idrar testlerinde örneklerde keton aranmaktadır. İdrar örneğinde yüksek miktarda keton görülmesi idrarın daha asittik bir yapıya sahip olmasına neden olur. Bu durum da hastaların genel sağlıklarını olumsuz etkiler.

Arteriyel kan gazı

Kandaki oksijen ve karbondioksit oranlarının karşılaştırılması için uygulanan bu testte kan örneği arteriyel damardan alınmaktadır. 

Tıp 1 diyabet belirtileri

Tip 1 diyabetin neden olduğu ve yaygın görülen belirtileri içerisinde şunlar yer almaktadır:

  • İstemsiz kilo kaybı
  • Ağız kuruluğu
  • Sürekli olarak su içme ihtiyacı
  • İdrara çıkma sayısında artış
  • Daha fazla aç hissetme
  • Yorgunluk
  • Halsizlik
  • Görmede bulanıklık
  • Cilt enfeksiyonları
  • Nefes almada güçlük çekme
  • Yaraların yavaş iyileşmesi
  • Sinirli olma
  • Vajinal mantarlar
  • Gece idrara çıkma
  • Kaşıntı
  • Konsantre olmada zorluk yaşamak
  • Ayaklarda uyuşma ve karıncalanma hissi
  • Ciltte kuruluk
  • Ağızda aseton benzeri koku oluşumu

Bu belirtilerin yanında hastalarda aşağıda belirtilerin şikayetlerin oluşması durumunda en kısa süre içerisinde doktora başvurulması gerekmektedir.

  • Uyuşukluk
  • Ağızda meyvemsi bir kokunun oluşması
  • Karın ağrısı
  • Mide bulantısı
  • Kusma
  • Nadir olarak bilinç kaybı

Bebeklerde tip 1 diyabet belirtileri

Bebeklerde tip 1 diyabet belirtileri net bir şekilde anlaşılamayabilir. Bu sebeple de kan testlerinin sonuçları önemlidir.

Bebeklerde görülen tip 1 diyabet belirtileri içerisinde şunlar yer almaktadır:

  • Artan susuzluk
  • Normalden daha fazla idrar çıkışı
  • Tuvalet eğitimi olanlarda alt ıslatma
  • Aşırı açlık
  • İstenmeyen kilo kaybı
  • Tükenmişlik
  • Sinirlilik
  • Davranış değişiklikleri
  • Meyve kokulu nefes

Bunun yanında bebeklerin kan testlerinde aşağıda belirtilen değerlerden daha yüksek olması durumunda tip 1 diyabet tanısı konulmaktadır:

  • Açlık kan şekerinin 126 mg/ dl fazla olması
  • OGTT’de 2 saatlik kan şekerinin 200 mg/ dl fazla olması
  • HbA1c değerinin %6,5 fazla olması

Tip 1 diyabet nedenleri

Tip 1 diyabetin temel nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak genetik yatkınlık söz konusu olmaktadır. Aile bireylerinde tip 1 diyabet olan kişilerde insülin hormonu üreten beta hücrelerinin otoimmün bir sebepten dolayı tamamen ortadan kalması söz konusu olmaktadır.

Bunun yanında tip 1 diyabetin viral enfeksiyonlar, travma ve stres yaratan olaylardan sonra tetiklendiği de bilinmektedir. Viral enfeksiyonlar pankreasta yer alan beta hücrelerine saldırmasından dolayı beta hücrelerinin hasar alması söz konusu olmaktadır.

Tip 1 diyabet tedavi yöntemleri

Tip 1 diyabet hastaların insülin hormonun hiç bulunmaması ya da çok az bulunmasından dolayı en önemli tedavi seçeneği dışarıdan insülin hormonu alınmasıdır. Bunun yanında hastaların beslenme düzenlerine de dikkat etmesi gerekir.

Tip 1 diyabet ameliyatı

Metabolik cerrahi olarak adlandırılan bu ameliyatlar vücuttaki insülin hormonunun işlevsel hale gelmesini sağlamaktadır. Ancak tip 1 diyabet hastalarında insülin hormonunun bulunmaması bu ameliyatlardan başarılı sonuçların elde edilmesini engellemektedir. Bu sebeple de tip 1 diyabet hastalarına metabolik cerrahi yöntemi uygulanmamaktadır.

Tip 1 diyabet insülin tedavisi

Tip 1 diyabet hastalarının olmazsa olmaz tedavi seçeneği insülin tedavisi olmaktadır. Genellikle hastalar insülin tedavisini gün içerisinde 4 ya da 6 do z olarak uygularlar. İnsülin çeşitleri ise şunlar olmaktadır:

  • Çoklu günlü enjeksiyonlar
  • Hızlı etki eden inhale insülin
  • İnsülin pompaları
  • İnsülin kalemleri

Kan şekeri takibi

İnsülin tedavisinin bir parçası da kan şekeri takibinin yapılmasıdır. Özel bir ölçüm cihazı ile evlerinde kendilerinin uygulayabilecekleri bu yöntemde hastalar kan şekeri seviyelerini olması gereken aralıkta tutmaya çalışırlar.

Karbonhidrat sayımı

İnsülin dozlarının doğru bir şekilde belirlenebilmesi için tüketilen yiyecek ve içereceklerin içerisinde karbonhidrat miktarının sayımının yapılması gerekmektedir. Bunun sebebi ise karbonhidratların sindirilmesi sonucunda glukozun ortaya çıkmasıdır.

Glukoz da kan şekeri oranının yükselmesine neden olur. Bu sebeple de gün içerisinde tüketilen karbonhidrat miktarı insülin dozunun belirlenebilmesi açısından son derece önemli olmaktadır.

Tip 1 diyabet kök hücre tedavisi

Tip 1 diyabet hastaları için uygulanabilecek kök hücre tedavisi ile ilgili araştırmalar 2022 yılında açıklanmıştır. Bu çalışmalara göre kök hücre tedavisi özellikle hipoglisemi olan hastalarda umut vaat etmektedir.

Yapılan araştırmalarda bazı kök hücrelerinin insülin üreten hücrelere dönüştüğü görülmüştür. Bu sayede kan şekeri seviyeleri kontrol edilebilmektedir. Yapılan çalışmalarda pankreasta yer alan ve insülin ile birlikte yapılan C-peptidde bir artış görülmüştür. C-peptid ölçümü ise vücutta ne kadar insülin olduğunu gösteren önemli göstergelerden birisi olmaktadır.

Özel bir implant cihaz ile uygulanan bu tedavide cihazlar uzun süreli ve kararlı kan şekeri seviyelerini korumak için tasarlanmışlardır. Cihazda vücuda implante edildikten sonra pankreas hücrelerine dönüşmek üzere hazırlanmış olarak hazırlanan kök hücrelerin yer aldığı bir depo bulunmaktadır. Daha sonrasında kan damarlarının bu depo ile temas etmesi halinde kök hücrelerinin cihazın içerisinde doğru bir şekilde büyümesi sağlanır. Bağışıklık sisteminin implanta karşı herhangi bir tepki göstermemesi için ise hastaların bağışıklık baskılayıcı ilaçlar kullanması gerekmektedir.

Tip1 diyabet genetik mi?

Tip 1 diyabet genetik olarak aktarılabilen bir hastalıktır. Kişinin anne, baba ya da kardeşinde tip 1 diyabet bulunması durumunda diyabet olma riski yüksek olmaktadır. Yakın ailesinde tip 1 diyabet bulunan 100 kişiden 10’nunda tip 1 diyabet gelişme riski bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda babanın tip 1 diyabet olması durumunda annenin tip 1 diyabet olmasına göre daha fazla risk taşımaktadır.

Tip 1 diyabetin genetik geçişi üzerine yapılan araştırmalara göre riskler şu şekilde belirlenmiştir:

  • Nüfusun genelinde tip 1 diyabet görülme ihtimali 1000 kişiden 3 ya da 4 olmaktadır.
  • İki ebeveyninde tip 1 diyabet hastası olması durumunda 100 çocuktan 25’inde tip 1 diyabet görülmektedir.
  • Ebeveynlerinden birinde ve kardeşte tip 1 diyabet olması durumunda 100 çocuktan 8’inde tip 1 diyabet görülmektedir.
  • Babanın tip 1 diyabet olması durumunda 100 çocuktan 5’inde tip 1 diyabet görülmektedir.
  • Annenin tip 1 diyabet olması durumunda ise 100 çocuktan 3’ünden tip 1 diyabet görülmektedir.

Bunların yanında tip 1 diyabetin genetik aktarım riski taşımasına rağmen 100 tip 1 diyabet hastası çocuktan 90 tanesinde genetik geçiş görülmez. Bu sebeple de her çocuğun tip 1 diyabet riski altında olduğunu söylemek mümkün olmaktadır.

Tip1 diyabet hastalarında beslenme

Tip 1 diyabet hastalarının diyabetik besinlere ya da diyete ihtiyacı bulunmamaktadır. Diyabete uygun bir beslenme düzeninin kişiye özel olarak ayarlanması ve beslenmeye eklenen gıdaların sağlıklı olmasına ve bu gıdaların dengeli bir şekilde tüketilmesine dikkat edilmesi gerekmektedir.

Diyabet hastalarının beslenme düzenleri günlük yaşamlarına kolaylıkla uyarlanabilecek şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Bunun yanında hastaların maddi durumları ve kültürleri de göz önüne alınmalıdır. Bu sebeple de tip 1 diyabet hastalarının beslenmelerinin düzenlenmesinde beslenme uzmanlarından yardım alınması gerekir.

Tip 1 diyabet hastalarına yoğunlaştırılmış insülin tedavisi uygulanmasından dolayı beslenme düzenleri esnek olabilmektedir. Ancak insülin dozajının ayarlanabilmesi için beslenmedeki karbonhidrat miktarının ve besin değerlerinin hesaplanması önemlidir.

Tip 1 diyabet hastalarının beslenmelerinde dikkat etmesi gerekenler

Tip 1 diyabet hastaların beslenme programları uzmanlar tarafından hazırlanmalıdır. Hastalar zaman içerisinde beslenme düzenlerine alışırlar ve uygulaması kolay olur. Hastaların beslenmelerinde dikkat etmesi gereken noktalar içerisinde ise şunlar yer almaktadır.

  • Beslenmelerinde her zaman bol çeşit olmasına dikkat etmesi gerekmektedir.
  • Lif açısından zengin olan gıdalar seçilmelidir.
  • İşlenmiş yiyeceklerden uzak durmaları ve mümkün olduğunca işlenmemiş ya da az işlem görmüş gıdaları tüketmeleri önemlidir.
  • İlave şeker, yüksek enerji içeren gıdalar ve rafine tahıllardan uzak durulmalıdır.
  • Beslenmelerinin ana bileşenleri sebzeler, baklagiller, tohumlar, meyve, tam tahıllı ürünleri balık, az yağlı süt ürünleri az yağlı et ürünleri olmaktadır.
  • Düşük karbonhidratlı ve yağlı bir beslenme düzeninin belirlenmesi gerekir.

Öğün sıklığı

Tip 1 diyabet hastalarının gün içerisinde yemeleri gereken öğün sayısı alınan medikal tedaviye ve hastaların fiziksel aktivite düzeyine göre belirlenmesi gerekmektedir. İnsülin kullanan tip 1 diyabet hastalarının 1 diyabet hastalarının 3 ana öğün ve 3 ara öğün yemeleri gerekmektedir. Son ara öğünün ise gece yatmadan önce tüketilmesi gerekmektedir.

Hastaların öğünlerini insülin enjeksiyonu yaptıktan yarım saat sonra tüketmeleri gerekmektedir. Bekleme süresine uyulmaması halinde öğün sonrasında kan şekeri hızlı bir şekilde yükselecektir. Hastaların öğün tüketimi ile ilgili yaptıkları bir diğer yanlış ise hastaların açlık hissetmedikleri için ara öğünleri atlamaları ya da tükettikleri besin miktarlarını kısıtlamalarıdır. Bu durum kan şekerinin düşmesine neden olmaktadır.

Ara öğünlerde ne tüketilebilir?

Tip 1 diyabet hastalarının ara öğünlerinde genellikle karbonhidrat içeren besinleri tüketmeleri önerilmektedir. Genel olarak 10- 15 gr karbonhidrat tüketimi yeterli olmaktadır. Bu sebeple de ara öğünlerde ekmek yerine geçebilecek galeta, patlamış mısır, şekersiz kepekli bisküvi ve süt ürünleri tüketilebilir.

Tip 1 diyabet hastaları için ara öğünlerinde meyve tüketmeleri de önerilmektedir. Ancak meyvenin tek başına tüketilmemesi gerekir. Çünkü meyvenin tek başına tüketilmesi halinde kan şekeri hızlı bir şekilde yükselmektedir.

Tip 1 diyabette karbonhidrat sayımı

Tip 1 diyabet hastalarının her öğünlerinde yapmaları gereken karbonhidrat sayımı kan şekerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olmaktadır. Sayım yapılmadan önce kan şekeri ölçülerek kişilerin ihtiyacı olan karbonhidrat miktarının öğrenilmesi gerekmektedir.

Besinlerde yağ, protein ve karbonhidrat, vitamin ve mineral gibi öğeler yer alsa da kan şekeri üzerinde en etkili olan kısım karbonhidratlar olmaktadır. Bu sebeple de kişilerin beslenmelerinde karbonhidrat tüketimine dikkat etmeleri gerekir.

Kan şekerinin ideal aralığı hastalara göre farklılık göstermektedir. Bu sebeple de hastaların kendileri için en uygun aralığı doktorlarından öğrenmeleri gerekir. Yapılan çalışmalarda doğru karbonhidrat miktarının tüketilmesi ve doğru insülin dozunun ayarlanması ise HbA1c’de %1’lik bir düşüş olduğu kanıtlanmıştır.

Karbonhidrat sayım teknikleri

Karbonhidrat sayımının yapılabilmesi için porsiyon kontrolünün sağlanması gerekmektedir. Porsiyonların ayarlanması için kullanılan yöntemler içerisinde ise şunlar yer almaktadır:

  • Pratik mutfak ölçüleri (bardak, kaşık ve kase gibi)
  • El ölçüleri (avuç içi ve yumruk gibi)
  • Etiketler
  • Mutfak terazisi
  • Besinlerin karbonhidrat miktarını gösteren kitaplar

Tip 1 diyabet hastaların karbonhidrat sayımı yaparken kendileri için en uygun ölçü yöntemini belirlemeleri ve beslenmeleri bu ölçülere sahip kalmaları gerekir. Zaman içerisinde pekişecektir.

Karbonhidrat sayımı ise 3 farklı yöntemle yapılmaktadır. Bu yöntemler şunlar olmaktadır:

  • Karbonhidrat içeren besinlerin porsiyonlarını sayma
  • Karbonhidrat seçeneği sayma
  • Karbonhidrat gramı sayma

Karbonhidrat sayımı yapacak olan kişilerin etiket okuma alışkanlığını da kazanması gerekmektedir. Ancak etiketlerde posa ve şeker alkollerinin toplam değerleri karbonhidrat değerlerinden düşülmektedir. Diyabetik ürünler hariç tüm ürünlerde uygulanan bu yöntemin farkında olunmalı ve karbonhidrat sayımı yaparken bu değerlerin hesaba katılması gerekmektedir.  

Başlangıç düzeyi karbonhidrat sayımı

Temel karbonhidrat sayımı 7 aşamada gerçekleşmektedir.

  • Öncelikle kişilerin beslenme günlüğü tutmaları gerekmektedir
  • Daha sonra besinlerdeki karbonhidrat miktarını öğrenmeleri gerekir.
  • Karbonhidrat miktarının ölçülebilmesi için porsiyonların öğrenilmesi gerekmektedir.
  • Karbonhidrat hesabının kontrol edilmesi
  • Tüketilen besinlerdeki karbonhidrat miktarının kontrol edilmesi
  • Diyabetli bireylerin günlük olarak tüketmeleri gereken karbonhidrat miktarını kontrol etmeleri
  • Her öğünde alınan karbonhidrat miktarının postprandial glikoz etkisinin değerlendirilmesi

Tip 1 diyabet hastaları için öğün içerisinde tüketilmesi gereken karbonhidrat miktarı genellikle 15 gr olmaktadır. Bu miktardaki karbonhidrat değerine sahip olan besinler içerisinde ise şunlar yer almaktadır:

  • 1 su bardağı çorba
  • 1 küçük parça taze meyve
  • Yarım su bardağı güveç
  • Yarım su bardağı konserve ya da dondurulmuş meyve
  • 6 tavuk nuggets
  • Yarım su bardağı yulaf ezmesi
  • 1 yemek kaşığı jöle, reçeli şeker ya da bal
  • 1 dilim ekmek
  • Yarım bardak dondurma
  • 3 yemek kaşığı pilav ya da makarna
  • 2 küçük kurabiye
  • Yarım su bardağı nişastalı kurabiye
  • 4- 6 kraker
  • 2/3 su bardağı yoğurt
  • Küçük boy patates

İleri düzey karbonhidrat sayımı

Çoklu insülin enjeksiyonu veya insülin pompası kullanan bireyler bazal insülin doz ayarlamasında kullanılan ileri düzey karbonhidrat sayımı ile ileri düzeyde glisemi kontrolü sağlanmaktadır. Bu sayımda karbonhidrat iler insülin oranının yanı sıra insülin duyarlılık faktörü de hesaplanmaktadır.

 Hesaplamanın nasıl yapılacağının hastalara öğretilmesi ve düzenli aralıklar ile kontrol edilmesi de gerekmektedir. Eğer hastaların vücut ağrılıkların artış, hipoglasiminin görülmesi ya da hipoglasimi sıklığında bir artış söz konusu olursa karbonhidrat ve insülin oranın yeniden hesaplanması gerekmektedir. 

Karbonhidrat ve insülin oranın hesaplanması için şu adımlar uygulanmaktadır:

  • Öncelikle oranlarda bazal ve bolus dozu ile hastaların aldıkları toplam karbonhidrat miktarının bireylere uygun olması gerekmektedir.
  • 1 hafta süresince hastaların tüm öğünlerinde aldıkları karbonhidrat miktarını ayrıntılı bir şekilde not etmeleri gerekmektedir. Bunun yanında beslenme öncesinde ve sonrasında yapılan kan şekeri sayımlarının sonuçlarının ve insülin tedavisi uygulama zamanı ve dozlarının düzenli bir şekilde kaydedilmesi gerekmektedir.
  • Bu kayıtların tutulması ile öğünlerde tüketilen karbonhidrat miktarı değerlendirilmektedir.
  • Öğünlerden önce ve sonra yapılan kan şekeri testlerinde sonuçların hedeflenen düzeyde sabit olmasının sağlanması gerekmektedir.

Tip 1 ve Tip 2 diyabet farkı

Tip 1 ve tip 2 diyabet arasındaki farkları kısaca özetlemek gerekirse aşağıdaki şekilde listelenebilir:

  • Tip1 diyabet nadir görülen bir diyabet türü olurken, tip 2 diyabet sık görülmektedir.
  • Tip 1 diyabet genellikle 30 yaşın altında ve özellikle de çocukluk ve gençlik dönemlerinde görülürken tip 2 diyabet genellikle 30 yaş üstü bireylerde görülmektedir.
  • Tip 1 diyabet yaşam tarzından bağımsız bir şekilde ortaya çıkarken, tip 2 diyabet tamamen yaşam tarzı ile ilgili olmaktadır.
  • Tip 1 diyabet insülin eksikliği nedeni ile ortaya çıkarken tip 2 diyabet genetik yatkınlık sebebiyle oluşmaktadır.
  • Tip 1 diyabette hastalarda görülen yaygın belirtiler içerisinde ağızda kuruluk, kilo kaybı ve bulanık görme bulunurken tip 2 diyabet hastalarında belirtiler görülmez ya da çok az hafif olarak görülür.
  • Tip 1 diyabet hastaları ideal kilolarında ya da zayıftırlar. Tip 2 diyabet hastaları genellikle obezdir.
  • Tip 1 diyabet hastalarında insülin üretimi bulunmamaktadır. Bu sebeple de hastaların dışarıdan insülin alması gerekir. Tip 2 diyabet hastalarının tedavisinde ise hap ya da insülin iğnesi kullanılmaktadır.
Doktora Soru Sor