30 Saniyelik Özet
- Vitiligo, melanosit adı verilen cilt hücrelerinin zarar görmesinden kaynaklanan bir cilt hastalığıdır.
- Vücudun herhangi bir yerinde beyaz lekeler olarak ortaya çıkar.
- Vitiligo tedavisinde, ışık tedavisi, kremler, bağışıklık sistemi baskılayıcı ilaçlar ve depigmentasyon gibi yöntemler kullanılabilir.
- Vitiligo, yaşam boyu sürebilen bir hastalıktır, ancak tedavilerle semptomlar hafifletilebilir.
- Vitiligo için kesin bir tedavi yoktur, ancak tedaviler mevcuttur.
Yaygın bir şekilde görülen vitiligo halk arasında ala ya da alaca olarak da adlandırılmaktadır. Yaklaşık olarak her 100 kişiden birinde görülen vitiligo her yaştan kişide görülmekle birlikte genellikle 20 yaşın altında ilk belirtileri göstermektedir. Sadece derinin rengini etkileyen ve herhangi bir fizyolojik soruna sebep olmayan vitiligonun boyutları hastalara göre değişiklik göstermektedir.
Vitiligo Nedir?
Vitiligo vücutta cilde rengini veren pigmentlerin üretiminden sorumlu olan melanosit hücrelerinin zarar görmesi sebebiyle oluşmaktadır. Melanosit hücrelerinin herhangi bir sebeple zarar görmesi cildin renginde değişikliklere neden olmaktadır. Sadece hastaları görünümleri sebebiyle psikolojik olarak etkileyen vitiligonun ilk lekeleri görüldüğü anda tedaviye başlanması gerekir.
Vitiligo Sınıflandırılması
Vitiligo lekelerin görülme sıklığı, konumu ve yayılımına göre değişik sınıflara ayrılmaktadır.
Lokal Vitiligo
Lokal vitiligo kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır. Lokal vitiligonun ilk çeşidi fokal olmaktadır. Fokal vitiligoda hastalarda bir veya daha fazla lezyon bulunmasına rağmen segmanal özellikler göstermemektedir.
Bir ya da birden fazla yama görülen bir diğer lokal vitiligo türü ise segmental vitiligonun fokal vitiligodan farkı ise vücudun belli hatlarına yerleşim göstermektedir. Her yaşta görülebilen segmental vitiligo özellikle 5 ile 30 yaş arasında görülmektedir. Belirli bir anatomik alanda başlar ve bu alan içerisinde sınırlı kalır. Erkeklerde en fazla sırasıyla yüz, boyun ekstremitlerde ve saçlı deride görülmektedir. Kadınların ise en fazla sırasıyla yüz, boyun, kol ve bacaklarda görülmektedir.
Tek göğüste başlayan lekelenmeler genellikle segmental vitiligo belirtisi olmaktadır. Vitiligonun artmasına etkili olan faktörler segmental vitiligoda etkili olmamaktadır. Diğer bir yandan segmental vitiligoda otoimmün hastalıklar daha az görülmektedir. Ancak segmental vitiligo hastalarında daha fazla alerjik belirtiler eşlik etmektedir.
Jeneralize Vitiligo
Jeneralize vitiligo da kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır. Jeneralize vitiligonun ilk alt türü akrofasiyal vitiligo olmaktadır. Yüz ve elleri tutan bir türü olan aksofiyal vitiligoda çok sayıda lezyon görülmektedir.
Jeneralize vitiligonun bir diğer alt türü ise yaygın olmaktadır. Bu hastalarda lezyonlar yaygın bir dağılım gösterirken aynı zamanda düzensizdir.
Universal Vitiligo
Birkaç normal deri bölgesinin dışında hastaların cildinin tamamında depigmentasyon görülmektedir.
Karma Vitiligo
Birden fazla vitiligo türünün bir arada görülmesine karma vitiligo denilmektedir. Karma vitiligodan en fazla etkilenen bölgeler içerisinde yüz, boyun ve saçlı deri bulunmaktadır. Ayrıca deri kıvrımlarında da sıklıkla görülmektedir. Bunların yanında sürekli olarak travmalara maruz kalan kemiklerin çıkıntı yaptığı alanlarda da sıklıkla lezyonlara rastlanmaktadır. Bu bölgeler içerisinde dirsekler, diş etleri, ön kol dış yüzü, bilek içyüzü, el parmağı ve el sırtı gibi bölgeler bulunmaktadır.
Vitiligo Nedenleri
Vitiligonun oluşmasına neden olan etmen tam olarak bilinmemekle birlikte, oluşma riskini artıran bazı faktörlerin neler olduğu bilinmektedir. Hastaların genelinde vitiligonun ortaya çıkması için ise genellikle birden fazla risk faktörünün bir arada görülmesi gerekmektedir.
Vitiligonun risk faktörlerinde ilk sıra otoimmün mekanizma olmaktadır. Melanositlere saldıran bağışıklık sistemi hücrelerin zarlarının zarar görmesine neden olmaktadır. Bu durumda pigment üretimini etkilediği için ortaya vitiligo çıkmaktadır. Vitiligonun diğer risk faktörleri içerisinde ise şunlar bulunmaktadır.
- Ağır travmalar,
- Güneş yanıkları,
- Ateşli hastalıklar,
- Stres,
- Otoimmün guatr hastalıkları,
- Sedef hastalığı,
- Diyabet hastalığı,
- Kansızlık,
Bunların yanında vitiligonun genetik geçişli olduğu da düşünülmektedir. Çünkü vitiligo hastalarının %30’nun ailesinde de aynı hastalık görülmektedir.
Vitiligo Hastalığının Seyri
Vitiligo hastalığı yaşam boyu devam eden bir hastalıktır. Zaman zaman alevlenme dönemlerine giren vitiligo, her hastaya özgü bir gelişim göstermektedir. Bu sebeple bazı hastalarda az sayıda plak oluşarak bu plaklar tüm hayat boyunca değişmezken, bazı hastalarda ise lekeler kısa bir süre içinde büyüyüp yayılım göstererek tüm cildi kaplayabilir.
Vitiligo Belirtileri
Vitiligo belirtileri çocukluk çağından başlayarak yetişkinlik dönemine kadar her yaştan kişide görülebilir. İlk belirtiler genellikle cildin en çok güneşe maruz kalan bölgelerinde görülmektedir. Bu sebeple ilk lekeler eller, kollar, bacaklar, boyun ve yüz bölgesinde görülmektedir. Ciltte oluşan beyaz lekeler cilt renklerinin farklılığından dolayı kadınlarda erkeklere göre daha fazla belirgin olmaktadır.
Vitiligonun ilk ve en çok görülen belirtisi cildin herhangi bir yerinde aniden gerçekleşen nokta şeklindeki beyazlıklardır. İlerleyen süreç içerisinde ise bu nokta büyüyerek yayılma gösterir. Herhangi bir organı etkilemeyen vitiligo başka belirti göstermez.
Vitiligo Tedavi Yöntemleri
Uygulanacak vitiligo tedavisinin belirlenmesinde etkilenen cilt bölgesinin genişliği, hangi bölgenin etkilendiği ve durumun ne kadar hızlı ilerlediği bulunmaktadır.
Her ne kadar sonuçlar değişkenlik gösterse de tedavide kullanılan ilaçlar ve ışın cilt tonunu düzeltmeye ve cilt tonunu eşitlemek üzere tasarlanmıştır. Bunun yanında vitiligo tedavisinde uygulanan bazı tedavilerin ciddi yan etkileri bulunmaktadır. Bu yan etkiler sebebi ile uzmanlar cilt tonu eşitsizliklerin öncelikle kapatıcı ve bronzlaştırıcı gibi kozmetik ürünler ile kapatılmasını önermektedir.
Yapılan tetkiklere ve hastaların genel sağlık durumlarına göre ilaç, terapi ve ameliyat gibi tedavi seçenekleri değerlendirilmektedir. Hastalar için en uygun tedavinin bulunması için çeşitli denemelerin yapılması gerekebilmektedir.
Bunların yanında vitiligo tedavileri bir süre başarılı olsa dahi elde edilen sonuçların kalıcı olacağının herhangi bir kesinliği yoktur. Ayrıca tedavi edilen bölgenin dışında da yeni yamaların görülmesi mümkün olmaktadır. Yeni yamaların oluşması için ise uzmanlar önleyici ilaçlar reçete edebilmektedir.
İlaç tedavisi
Şu anda hiçbir ilaç hücrelerdeki pigment kaybının telafi edilmesini sağlamamaktadır. Ancak bazı ilaçlar ışın tedavisi ile kombine bir şekilde kullanılması sayesinde cilt renginin bir miktar geri dönmesi sağlanabilmektedir.
İnflamasyonu kontrol eden ilaçlar
Hastalıktan etkilenen bölgeye kortikosteroid kremlerinin kullanılması cilt renginin bir kısmının kazanılmasını sağlayabilir, kullanımı son derece kolay olan bu ilaçların etkileri ise birkaç ay içerisinde görülebilmektedir. Kullanılan bu ilaçların yan etkilerinin içerisinde ciltte incelme ve çizgi oluşumu görülmektedir.
Kortikosteroid ilaçlarının hafif formları çocuk hastalara ya da uzun süreli kullanımın gerekli olduğu hastalara reçete edilmektedir. Hastalığın hızlı ilerlediği kişilere ise krem yerine hap reçete edilmektedir.
Bağışıklık sistemini etkileyen ilaçlar
Kalsinörin inhibitör merhemler ise özellikle yüz bölgesinde ortaya çıkan küçük yamaların giderilmesinde etkili olmaktadır. Ancak kullanılan bu ilaçlar lenfoma ve cilt kanseri arasında bağlantı bulunduğu yapılan çalışmalar ile kanıtlanmıştır.
Terapiler
Vitiligo tedavisinde uygulanan bazı terapi türleri depigmentasyonun giderilmesini ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaktadır. Bu tedaviler içerisinde ise şunlar yer alır.
Işık terapisi
UVB ile uygulanan fototerapinin hastalığı yavaşlattığı bilinmektedir. Bu terapinin ilaçlar ile birlikte kullanılması durumunda ise etkinliği artmaktadır. Işık terapisi haftada 2- 3 kez uygulanan seanslara katılımı gerektirmektedir. Hastaların farkı görebilmeleri ise 1- 3 ay arasında gerçekleşmektedir. Tam etkinin görülmesi için ise 6 ay tedavinin devam etmesi gerekir.
Tedavide kullanılan ilaçların cilt kanseri ile olan bağlantısı sebebi ile tedavi öncesinde doktor ile tedavinin faydaları ve yan etkilerini görüşmeleri gerekmektedir.
Seanslara katılamayacak hastalara ise evlerinde uygulanabilecek şekilde tasarlanmış olan taşınabilir UVB cihazları önerilebilir. Tedavinin olası yan etkileri içerisinde ise yanma, kızarıklık ve kaşıntıdır. Ancak bu belirtiler seanstan birkaç saat sonra ortadan kalkar.
Psoralen ve ışık tedavisinin birleştirilmesi
Bu tedavide fototerapi ile bitkisel bazlı psoralen adlı madde birleştirilmelidir. Proselenin oral yolla kullanılması ve etkisini göstermesinin ardından UVA ışınları ile fototerapi uygulanır. Bu tedavi cilt renginin geri getirilmesini sağlamaktadır. Ancak uygulamasının zorluğundan dolayı genellikle UVA ışınları yerine UVB ışınları kullanılmaktadır.
Kalan rengin giderilmesi
Vitiligonun neden olduğu lekelerin çok yaygın olması ya da diğer tedavilerden beklenne sonuçların alınamaması durumunda depigmentasyon uygulaması yapılmaktadır. Bu uygulamada cildin hastalıktan etkilenmeyen bölgelerine pigment giderici bir madde uygulanmaktadır. Bu sayede cilt tonu giderek soluklaşır ve tüm cilt yamalar ile aynı rengi alır. Depigmentasyon tedavisinin en az 9 ay sürmesi gerekmektedir. Uygulama ise günde 2 kez yapılmaktadır.
Tedavinin yan etkilerinin içerisinde ise kaşıntı, şişme ve kuruluk yer almatadır.
Ameliyat
İlaç ve terapilerin işe yaramadığı durumlarda eğer hastanın genel sağlık durumu da stabil ise çeşitli ameliyat yöntemleri uygulanabilir. Bu ameliyatların amacı cildin eski rengine kavuşmasıdır.
Cilt aşılama
Cilt aşılama işleminde pigmentini koruyan hücreler alınarak pigmentini kaybetmiş yamalar enjekte edilir. Özellikle lekelerin küçük olduğu durumlarda kullanılmaktadır.
Tedavinin yan etkileri içerisinde enfeksiyon, sivilceli renk, yara izi yamalı görünüm oluşması ve bölgenin renklenmemesi bulunmaktadır.
Blister aşılama
Blister aşılaması yönteminde cerrahlar öncelikle emme yolu ile cilt üzerinde kabarcıklar oluşturmaktadır. Daha sonrasında kabarcıkların üst kısmında kalan kısımlar yamalar nakledilir.
Bu tedavinin olası riskleri içerisinde ise yara izi, yamalı görüntü ve bölgenin yeniden renklenmemesi bulunmaktadır. Bunun yanında emme sebebi ile doku alınan bölgede yeni vitiligo yamaları görülebilir.
Hücresel süspansiyon nakli
Bu cerrahi yöntemde de pigmentler sahip olan ciltten doku alınmaktadır. Daha sonrasında bu doku özel bir solüsyona konur ve doku hazır olunca yamalara nakledilir. Bu işlemin sonuçları operasyondan 4 hafta sonra görülmeye başlanır.
Tedavinin olası yan etkileri içerisinde ise yara izi, eşit olmayan cilt tonu ve enfeksiyon yer almaktadır.
Araştırması devam eden tedaviler
Vitiligonun tedavi edilebilmesi için üzerinde çalışılan tedavi yöntemleri içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
Renk üreten hücreleri uyaran ilaç
Afsmelsnoid adı verilen bu tedavi yönteminde melanositlerin büyümesini teşvik edecek implant cilt altına yerleştirilmektedir.
Melanositleri kontrol etmeye yardımcı ilaç
Prostagladin E2 ike yaygın olmayan veya küçük yamaları olan hastalarda cilt renginin yeniden sağlanması amaçlanmaktır.
Vitiligo Hastalarının Beslenmesi Nasıl Olmalıdır?
Vitiligo alerji sebebiyle ortaya çıkan bir hastalık değildir. Bu sebeple hastalığın kontrol altına alınması pek mümkün değildir. Ancak vitiligo hastaları güneşin zararlı ışınlarından daha fazla etkilendikleri için antioksidan özelliği bulunan A, E ve B vitaminleri açısından zengin beslenmeye dikkat edilmelidir.