Cilt Kanseri

Mar 14, 2022

KISA YOL

Cilt kanseri nedir?

Mutasyonun tetiklenmesine neden olan onarılmamış DNA hasarının neden olduğu, cildin en dış tabakasındaki epidermis hücrelerinin kontrol dışı büyümesidir.

Oluşan mutasyonlar cilt hücrelerinin anormal bir şekilde artarak kötü huylu tümörlerin oluşmasına neden olmaktadır. 
Cilt kanserinin görünüşü hastaların cilt tonuna, boyutuna, türüne ve vücuttaki konumuna göre değişiklik göstermektedir. 

Cilt kanseri tanı kriterleri

Cilt kanserinin tanı aşamasında öncelikle dermatolog mevcut olan benlerinizde, çillerinizde ya da diğer cilt lekelerinizde herhangi bir değişiklik fark edip etmediğinizi öğrenmek isteyecekti.

Daha sonrasında saçlı deri de dahil olmak üzere tüm cilt incelenmektedir. 
Cilt kanserinden şüphelenilmesi durumunda bazı testlerin yapılması gerekmektedir. Bu testlerin başında biyopsi yer alır.

Biyopsi sadece cilt kanseri varlığının değil aynı zamanda türünün ve hangi evrede olduğunun anlaşılmasını da sağlamaktadır. 

Büyük hücreli Skuamöz hücreli karsinom ya da merkel hücreli karsinom gibi cilt kanseri türlerinde evrelemenin yapılması için ileri tetkiklere ihtiyaç duyulmaktadır. Yapılan ek tetkikler yakındaki lenf düğümlerinin çıkarılmasını ve lenf düğümü üzerinde incelemeleri içermektedir. 

Cilt kanseri nedenleri

Cilt kanserinin nedeni cilt hücrelerindeki DNA hasarı olmaktadır. Mutasyonlar sebebi ile hücre üremesi kontrolden çıkarak bir yığın kanser hücresinin oluşmasına neden olmaktadır.

Bunun yanında bazı faktörler de cilt kanserinin görülme riskini arttırmaktadır. Güneşin zararlı ışınlarına maruz kalmak ve solaryum yataklarını kullanmak DNA hasarının artmasına neden olan en büyük etmenlerdir.

Ancak bu etmenler güneş ışınlarına maruz kalmayan ciltlerde cilt kanserinin gelişmesini açıklamaz. Zararlı UV ışınlarının yanında zayıf bağışıklık sistemi ve toksinlere maruz kalmak da cilt kanseri riskinin artmasına neden olmaktadır. 
Cilt kanseri riskini yükselten etmenler içerisinde ise şunlar yer almaktadır.

  • Hangi ten rengine sahip olunursa olunsan cilt kanserine yakalanma riski bulunmaktadır. Ancak açık renk tenine sahip olan kişilerde daha az melanine sahip olmasından dolayı cildin doğal UV koruma sistemi daha az olmaktadır. Bu sebeple de açık renk teni olan kişilerde cilt kanseri riski artmaktadır. Özellikle sarı ve kızıl saçlı olan ve açık göz rengine sahip olan kişilerin çillenmesi ya da güneş yanığı olması durumunda risk artmaktadır.

  • Çocukluk ya da gençlik dönemlerinde güneş yanığı hikayesinin bulunması cilt kanseri riskinin artmasına neden olan bir diğer faktördür.

  • Aşırı güneşe ya da UV lambalarına korunmasız bir şekilde maruz kalmak da cilt kanseri riskini arttırmaktadır.

  • Güneşli ve sıcak iklimlerde yaşayan kişilerde soğuk iklimlerde yaşayan popülasyona göre daha fazla cilt kanserine rastlanmaktadır. Özellikle yüksek rakımlı yerlerde risk daha fazla artmaktadır.

  • Çok sayıda ben sahibi olmak ya da displastik nevüs adı verilen anormal benlerin bulunması durumunda cilt kanseri görülme riski artmaktadır. Anormal ben geçmişi olan kişilerin düzenli olarak kontrole gitmeleri gerekmektedir.

  • Kanser öncesi cilt lezyonlarının bulunması cilt kanseri riskini arttırmaktadır. Bu kanser öncesi cilt büyümeleri tipik olarak kahverengiden pembeye kadar değişen renklerde olabilmektedir. Ayrıca pullu ve kaba bir görünümleri bulunmaktadır.

  • Ailede cilt kanseri öyküsünün bulunması

  • Zayıflamış bağışıklık sistemi

  • Radyasyona maruz kalmak

  • Arsenik gibi bazı toksik maddelere maruz kalmak

Cilt kanseri belirtileri

Cilt kanseri sıklıkla erkeklerin yüzünde ya da vücudunda görünürken kadınlarda ise alt bacakta görünmektedir.

Her cilt tonuna sahip olan kişilerde görülebilen cilt kanseri, koyu renkli kişilerde avuç içi, ayak tabanında ya da tırnakların altında oluşma eğilimindedir.

Cilt kanserinin en yaygın belirtisi ciltte meydana gelen değişikliklerdir. Bunun yanında cilt kanserinde görülebilecek belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Yeni benlerin oluşması
  • Kanayan, şekli ya da rengi değişen benler
  • Yüz, kulak veya boyunda inci gibi ya da mumsu şişlik
  • Düz, pembe, kırmızı ya da kahverengi cilt tonu değişikliği ya da şişlik
  • Ciltte yara izi gibi görünen alanlar
  • Kabuklu bir görünümü olan, ortasında çöküntü bulunan veya sık kanayan yaralar
  • İyileşmeyen ya da iyileşmesine rağmen yeniden ortaya çıkan yaralar
  • Kaşınan, kanayan ve kabuklu hale gelen pullu, kaba lezyon

Cilt kanserinin görünümü hastadaki cilt kanserine göre değişiklik göstermektedir. Ancak belirtiler incelenirken şu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir.

  • Simetri: düzensiz şekilde olmaları
  • Kenar: bulanık ya da düzensiz şekilli kenarlar
  • Renk: birden fazla renginin bulunması
  • Çap: 6 milimetreden daha büyük olması
  • Evrim: en önemli kriter olan evrimde bendeki renk, şekil ve boyut değişikliklerine dikkat edilmesi gerekmektedir.

Cilt kanseri tedavi yöntemleri

Cilt kanserinin öncüsü olarak bilinen aktinik keratoz olması durumunda cilt lezyonlarına yönelik olarak yapılacak tedavi biyopsi örneği alınırken tüm alanın temizlenmesi ile sınırlı kalmaktadır. Bunun dışında genellikle ek tedaviye ihtiyaç duyulmaz. 

Cilt kanseri dondurma

Aktinik keratozları ve bazı küçük, erken dönem cilt kanserlerinin sıvı nitrojenle dondurulması kanserli hücrelerin yok olmasını sağlamaktadır.

Kriyocerrahi adı verilen bu işlemden sonra hücreler çözülür ve ölü dokular dökülür. 

Cilt kanseri kemoterapi tedavisi

Cilt kanserinin kemoterapi ile tedavisinde kanser hücrelerinin öldürülmesi için çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır. Cildin üst katmanı ile sınırlı olan cilt kanseri türlerinde anti- kanser ajanları içeren kremler ya da losyonlar direkt olarak cilde uygulanabilir. Cildin diğer bölgelerine yayılmış cilt kanserinde ise sistemik kemoterapinin uygulanması gerekmektedir. 

Cilt kanseri radyasyon tedavisi

Radyasyon tedavisinde kanserli hücrelerin öldürülmesi için X ışınları kullanılmaktadır. Özellikle ameliyatın kanserli hücrelerin tümü kaldırmadığı durumlarda kullanılan bir tedavi seçeneğidir. 

Cilt kanserinde fotodinamik terapi

Bu tedavide kanser hücreleri lazer ışınları ve hücreleri ışığa duyarlı hale getirecek ilaçlar kombinlenerek uygulanmaktadır. 

Cilt kanserinde biyolojik terapi

Biyolojik terapi yönteminde kanser hücrelerinin öldürülmesi için vücudun bağışıklık sistemi kullanılmaktadır. 

Cilt kanseri ameliyatı

Cilt kanseri tedavisinde birçok farklı cerrahi yöntem uygulanmaktadır. Tedavide hangi yöntemin uygulanacağı kanserin türüne ve evresine bağlı olarak değişiklik gösterir.

Cilt kanseri ameliyatının yöntemleri

Cilt kanseri tedavisinde kullanılan 3 farklı cerrahi yöntem bulunmaktadır. Bu cerrahi yöntemlerin içerisinde şunlar yer alır.

Eksizyonel cerrahi

Her tür cilt kanseri için uygulanabilecek bir cerrahi yöntemdir. Bu yöntemde kanserli dokunun yanı sıra bir miktar sağlıklı dokuda kesilerek çıkarılır. Bazı vakalardfa geniş bir eksizyon önerilebilmektedir.

Mohs’s ameliyatı

Hem bazal hem de Skuamöz hücreli cilt kanseri tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Özellikle daha büyük, tekrarlayan ve tedavisi zor olan cilt kanserlerinin tedavisinde tercih edilmektedir. Özellikle derinin korunmasının önemli olan bölgelerde kullanılır. 

MOHS’S ameliyatlarında cerrah anormal hücre kalmayana kadar her cilt katmanını mikroskop altında inceleyerek çıkarmaktadır. Bu sayede lezyonun çevresindeki sağlıklı dokunun çok fazla alınmasına gerek kalmaz. 

Küretaj ve elektrodesikasyon

Kanserli dokunun büyük bir kısmının çıkarılmasından sonra dairesel bıçağa sahip bir cihaz ile kanser hücreleri katmanlarının kazınması işlemidir. Elektrikli bir iğne kullanılarak kanser hücrelerini yok eder ve kenarların dondurulması için sıvı nitrojen kullanılabilir. Son derece basit ve hızlı olan bu prosedür bazal hücreli kanserleri veya Skuamöz hücreli kanserleri tedavi etmek için kullanılmaktadır. 

Cilt kanseri ameliyatının yan etkileri

Cilt kanserinin tedavisinde sonra görülebilecek yan etkilerin içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Aşırı kanama
  • Enfeksiyon
  • Cilt hissinde değişiklikler
  • Cerrahi alan çevresinde ortaya çıkan kalıcı ya da geçici uyuşukluk
  • Kaşıntı
  • Uzun süreli yara izi
  • Gelecekte revizyon ameliyatı yapılma ihtimali

Cilt kanseri hastalarının iyileşme süreci

Cilt kanseri ameliyatlarından sonra hastaların nasıl hissedecekleri yapılan ameliyat prosedürüne bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Küçük cilt kanserlerinde genellikle hastalar uyanıkken lokal anestezi altında işlemler uygulanmaktadır.

Bu sebeple de ameliyattan sonra hastalar aynı gün taburcu edilebilirler. Büyük cilt kanserlerinde ya da genel anestezi altında uygulanan operasyonlarda ise bir gece hastanede kalmak gerekebilir. 

Genel anesteziden sonra

Genel anestezi uygulanan hastalar ameliyattan sonra dinlenme odasına alınmaktadır. İlk başta hastalara yeterli oksijenin sağlanması için oksijen maskesi ya da kanülü takılmaktadır. Anesteziden ilk uyanırken hastalarda baş dönmesi ve halsizlik görülmesi normal bir durumdur.

Hastaların kalp basınçları ve kandaki oksijen seviyeleri sürekli olarak kontrol altında olmaktadır. Hastalar yeterince uyanınca kendi odalarına alınırlar. Hastalar kendi odalarındayken pansumanları düzenli olarak yapılmaktadır.

Acı kontrolü

Genellikle ameliyatlardan sonra ağrı iyi bir şekilde kontrol edilebilmektedir. Hastaların ihtiyacı olması durumunda ağrı kesiciler tablet, damla ve sıvı yolu ile verilmektedir.

Bazı ameliyatlarda ise ameliyat bölgesinin yakınındaki sinirlere sinir bloğu enjeksiyonu uygulanmaktadır. Bunun yanında ağrı kesicinin dozunun hasta tarafından ayarlanabilmesini sağlayan hasta kontrollü analjezi de sunulmaktadır. 

Yeme içme

Ameliyattan sonra hastaların ne zaman yemek yiyebileceği ve sıvı tüketebileceği hakkında hekim ve tıp ekibi gerekli bilgilendirmeleri dikkate alınmaktadır. 

Hareket etmek

Hastaların yataktan ne zaman kalkacağı doktorun iznine bağlı olarak değişmektedir. Ayrıca ameliyatın türü de hastanın hareket edebileceği zaman üzerinde etkili olmaktadır.

Genellikle ameliyatla aynı gün ya da ertesi günü hastalar ayağa kaldırılır. Hastaların kendi başlarına hareket edememesi durumunda ise sağlık ekibi yardımcı olacaktır. 

Cilt kanseri olan hastalar nelere dikkat etmeli?

Cilt kanseri geçiren kişilerin daha sonrasında cilt kanserine yakalanma riski daha yüksek olmaktadır. Bu sebeple de kanser tedavisinden sonra hastaların dikkat etmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Bu noktaların içerisinde şunlar yer alır.

Cildin düzenli olarak kontrol edilmesi

Cildin normalde nasıl göründüğünün farkında olunması gerekmektedir. Bu sayede herhangi bir cilt değişikliği ya da olası cilt kanseri belirtileri fark edilebilir.

Bunun yanında ilk cilt kanseri olan bölgede herhangi bir değişikliğin bulunması durumunda doktora görünülmesi gerekmektedir. 

Korunmak için alınması gereken önlemler

Cilt kanseri hastalarının tedavilerinden sonra güneşin zararlı ışınlarından korunmak için dikkat etmeleri gereken noktala içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Sık dokunmuş pamuklu giysilerin giyilmesi
  • Uzun kollu kıyafetlerin ve pantolonların tercih edilmesi
  • Yüzün ve boyun bölgesinin gölgelenmesini sağlayan geniş kenarlı şapkaların kullanılması %100 UV koruması sağlayan güneş gözlüklerinin kullanılması
  • Yüksek koruyucu faktöre sahip güneş koruyucu kremlerin kullanılması
  • UV ışınlarının en çok olduğu saatlerde dışarıya çıkmamak
  • Güneşlenmemek

Güneş kremi seçimi

Cilt kanseri geçiren kişilerin güneş kremi seçerken dikkat etmesi gereken noktalar içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Koruyuculuğunun en az SPF 15 olması gerekmektedir. Ancak daha iyi bir koruma için SPF 50 ve üzerindeki kremlerin tercih edilmesi daha iyi olacaktır. 
  • Bol miktarda güneş kremi uygulanmalıdır. 
  • Güneş kreminin dışarıda kalınan süre boyunca tekrarlanması gerekir.
  • UVA ve UVB korumasının olması önemlidir.

D vitamini kullanımı

Cilt kanserinden korunmak için güneş ışınlarından maruz kalmak kişilerde D vitaminin azalmasına neden olmaktadır.

Bu durumda beraberinde birçok farklı sağlık sorunun tetiklenmesine neden olur. Bunun önlenmesi için D vitamini takviyelerinin alınması ya da D vitamini açısından zengin beslenilmesi gerekmektedir. 

Cilt kanseri evreleri 

Kanser evreleri hastanın vücudunda ne kadar kanser olduğunu belirtmektedir. Cilt kanserinde de evreler 0’dan başlayarak 4’e kadar derecelendirilir.

Genel olarak ise sayının yüksek olması kanserin büyüdüğünün bir işaretidir ve tedavisi daha zorlu olmaktadır. Ancak melanom evrelemesi diğer cilt kanseri evrelerinden farklılık göstermektedir. 

Melanom evrelemesi

Melanom kanserlerinde evreleme şu şekilde yapılmaktadır.

Evre 0

Melanom cildin sadece üst katmanında görülür.

Evre 1

Bu evredeki melanom düşük risklidir ve yayıldığına dair herhangi bir belirti yoktur. Genellikle ameliyat ile tedavi edilir.

Evre 2

Melanomun ikinci evresinde tekrarlama ihtimalinin olduğu gösteren bazı belirtiler bulunmaktadır. Ancak bu aşamada da yayılmaya dair herhangi bir belirti görülmez.

Evre 3

Bu evredeki melanom yakındaki lenf düğümlerine ya da yakındaki cilde yayılım gösterir.

Evre 4 

Melanomun son evresinde metastaz uzaktaki lenf düğümlerine ve cilde metastaz yapar. Ayrıca iç organlarda da metastaz görülebilir. 

Melanom dışı evreleme

Melanom dışında kalan cilt kanseri türleri bu aşağıdaki evreleme standartlarına göre evrelenmektedir. 

0.evre 

Kanser hücreleri sadece cildin en üst katmanında görülmektedir.

1.evre

Kanser cildin orta katmanlarına yayılır.

2.evre

Kanser cildin üst ve orta katmanında görülmekle birlikte cildin daha at katmanları ve sinirleri hedef alarak ilerler.

3.evre

Bu aşamada kanser hücreleri cilt hücrelerinin yanı sıra lenf düğümlerine de yayılım gösterir.

4.evre

Cilt kanserinin bu son aşamasında kanser hücreleri diğer bölgelere, karaciğere, beyne ve akciğerlere yayılım gösterir.

Cilt kanseri çeşitleri

Kanser oluşumunun görüldüğü hücre tipi cilt kanseri türünün belirlenmesini sağlamaktadır. Birçok farklı cilt kanseri bulunmakla birlikte en sık görülen türleri arasında şunlar bulunur.

Bazal hücreli kanser

Bazal hücreli karsinom, vücudun güneş ışını gören boyun, omuzlar, kulaklar, kafa derisi, sırt ve yüz gibi bölgelerde oluşmaktadır. Cildin en üst katmanında yer alan bazal hücrelerdeki kontrolsüz büyümeler sebebi ile oluşmaktadır.

Bazal hücreli kanserin görülme sebebi UV ışınlarına kümülatif olarak çok fazla maruz kalınmasıdır. Bazal hücreli karsinomlar erken dönemde tedavi edilmezse lokal olarak yıkıcı olabilirler. Ancak nadir olarak metastaz yaparlar ve ölümcül olurlar.

Bazal hücreli kanser belirtileri

Bazal hücreli karsinomda görülebilecek belirtiler şunlar olmaktadır.

  • İnci gibi ya da mumsu yumru
  • İyileştikten sonra tekrarlayan, kanamalı ya da kabuk bağlayan yara,
  • Düz, ten rengi ya da kahverengi yara benzeri lezyonlar

Sküamoz hücreli kanser

Epidermis tabakasında oluşan bir diğer cilt kanseri türü de sküamoz hücreli karsinom olmaktadır. Skuamöz hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde çoğalması ile oluşur. Özellikle kulaklar, yüz, kafa derisi, eller ve boyunda yaygın olarak görülmektedir.

Özellikle yaşlılık ve güneş hasarının görüldüğü bölgelerde görülmektedir. Bronzlaşma ve uzun süreli UV maruziyeti nedeni ile oluşmaktadır.

Sküamoz hücreli kanser belirtileri

Skuamöz hücreli cilt kanserinde görülebilecek belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Sert, kırmızı nodül
  • Pullu ve kabuklu bir yüzeye sahip olan düz lezyon

Melanom

Cilde rengini veren melanom hücrelerinde gelişen bir cilt kanseri türüdür. Bu sebeple de vücudun güneş görmeyen yerlerinde dahi ortaya çıkabilir. Bronzlaşmak ve solaryum kullanmak melanom riskinin artmasına neden olmaktadır.

Melanom kanseri, cilt kanserinin en yaygın üç çeşidi içerisinde en tehlikeli olan türüdür. Erken evrede fark edilen melanom kanseri başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Ancak ölüm riski bulunan bir cilt kanseri türüdür. 

Melanom belirtileri

Melanom belirtileri içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Daha koyu tonlarda beneklere sahip kahverengimsi benekler
  • Rengi, boyutu ya da hissi değişen ya da kanayan ben
  • Düzensiz kenarlara sahip kırmızı, pembe, beyaz, mavi ya da mavi- siyah kısımları olan lezyonlar
  • Kaşınan ya da yanan ağrılı lezyonlar
  • Avuç içleri, ayak tabanları, parmak uçları, ayak parmakları, ağzı, vajinayı, anüsü kaplayan mukozalarda koyu lezyonlar

Cilt kanserinin daha az görülen türleri

Cilt kanseri vakalarının önemli bir kısmını yukarıda belirtilen üç türü kapsasa da nadir görülen bazı türleri de bulunmaktadır. Bu türlerin içerisinde şunlar yer alır.

Kaposi sarkomu

Cildin kan damarlarında gelişen bir kanser türüdür. Bu sebeple de ciltte ya da mukozada kırmızı ya da mor lekelere neden olmaktadır. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde görülen bir tür olmaktadır.

Kaposi sarkomunun risk açısından yüksek olduğu bölgeler içerisinde ise Afrika kıtasında yaşayan genç erkekler ile İtalya ve Doğu Avrupa’da Yahudi mirasına sahip yaşlı erkekler bulunmaktadır. 

Merkel hücreli karsinom

Derinin üzerinde ya da hemen altında kıl köklerinde oluşan sert, parlak nodüllere neden olan Merkel karsinomu sıklıkla baş, boyun ve gövdede görülmektedir.

Yağ bezesi karsinomu

Son derece nadir görülen ancak agresif olan bu kanser türü ciltteki yağ bezlerinde başlamaktadır. Genellikle sert, ağrısız nodüller olarak başlarlar. Her yerde gelişebilen bu nodüller özellikle göz kapağında yoğunlaşmaktadır. 

Cilt kanserinden korunma yöntemleri

Cilt kanserlerinin önemli bir kısmı önlenebilmektedir. Cilt kanserinin önlenmesi için şu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir.

  • Güneş ışınlarının en güçlü olduğu öğlen saatlerinde açık hava etkinliklerinden kaçınılması gerekmektedir. Hava bulutlu olsa dahi bulutların UV ışınlarını filtreleme gücünün çok zayıf olmasından dolayı dikkatli olunması gerekmektedir.

  • 12 ay boyunca gündüz saatlerinde güneş kremi kullanılması gerekir. Her ne kadar güneş kremleri özellikle melanomaya neden olabilecek radyasyonu filtrelemese de genel olarak güneşten korunmada önemli bir rol oynamaktadır. Daha iyi bir koruma için en az SPF 30 faktör olmasına, 2 saatte bir yenilenmesine ve bol miktarda uygulanması gerekmektedir.

  • Güneş kremlerinin UV ışınlarına karşı tam bir koruma sağlamamasından dolayı sıkı dokunmuş giysiler ile fiziksel korunmanın sağlanması gerekmektedir. 

  • Solaryum ile bronzlaşmanın tercih edilmemesi gerekir.

  • Antibiyotiklerin de içerisinde bulunduğu bazı ilaçlar cildin UV ışınlarına karşı daha hassas olmasına neden olmaktadır. bu sebeple de kullanılan ilaçların yan etkilerinin hekime ya da eczacıya sorulması gerekmektedir.

  • Cildin sürekli olarak kontrol edilmesi olası değişiklerin erken evrede fark edilmesi gerekmektedir.
Doktora Soru Sor