Grip nedir?
Solunum sisteminin parçaları olan burun, boğaz ve akciğerleri etkileyen bir enfeksiyon türüdür. İnfluenza olarak da adlandırılan grip, virüs sebebi ile oluşmaktadır. Genellikle kendi kendine iyileşen bir hastalık olan grip bazı durumlarda ölümcül komplikasyonlar geliştirmektedir. Görülebilecek bu komplikasyonlar bazı gruplarda daha sık görülmektedir. Risk grupları içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Özellikle 1 yaşın altındaki bebekler ve küçük çocuklar
- Hamile kalmayı planlayan kadınlar
- Hamileler
- Grip mevsiminde doğum yapanlar
- 65 yaş üstü yetişkinler
- Huzurevi ve askeri kışla gibi toplu yaşam alanlarında yaşayan kişiler
- Zayıflamış bağışıklık sistemi olanlar
- Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olanlar
- Beynin bilgiyi işleme biçimini değiştiren sinir sistemi bozuklukları ve durumları
- Astı, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, karaciğer hastalığı ve diyabet olan kişiler
- Felç geçirmiş kişiler
- 20 yaşın altında uzun süre aspirin tedavisi görmüş kişiler
Grip tanı yöntemleri
Gribin tanı alabilmesi için fiziki muayenenin yapılması ve grip belirtilerinin belirlenmesi yeterli olmaktadır. Ancak grip virüslerinin tespit edilebilmesi için ayrıca test istenebilir. Gribin yaygın olduğu mevsimlerde genellikle test istemez ve belirtilere uygun olarak grip teşhisi konulabilir.
Grip nedenleri
Grip, virüs kaynaklı bir enfeksiyondur. Bu sebeple de enfeksiyonu taşıyan birisinin öksürmesi, hapşırması ya da konuşması durumunda damlacıklar halinde virüsler havada yayılır. Bu damlacıkların doğrudan solunması ya da virüs bulaşmış yüzeylere dokunduktan sonra burna, gözlere ya da ağza dokunulması ile virüs sağlıklı kişiyi geçer.
Virüslerin sürekli olarak değişmesi ve yeni türlerin ortaya çıkması sebebiyle bulaşıcılığı her zaman yüksek olmaktadır. Ancak belli bir virüs tipinde geçirilen grip vücutta antikor oluşmasını sağlar. Bu sayede gelecekte aynı virüs sebebiyle gribe yakalanma ihtimali son derece düşer. Bu sebeple grip aşıları da gribe yakalanma riskinin düşürülmesini sağlar. Ancak antikor seviyesinin zaman içerisinde düşmesi sebebiyle bağışıklık geliştirilen virüse karşı ileri dönemde bağışıklığın azalmasına neden olur.
Grip belirtileri
Gribin ilk belirtileri içerisinde burun akıntısı, hapşırma ve boğaz ağrısı bulunmaktadır. Bu sebeple de ilk semptomlar soğuk algınlığı ile benzerlik gösterir. Ancak grip çok daha hızlı ilerleyen bir hastalıktır ve soğuk algınlığına göre daha kötü bir klinik tablo sergiler. Gribin diğer belirtileri içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Ateş
- Kas ağrısı
- Titreme
- Terleme
- Baş ağrısı
- Kuru, kalıcı öksürük
- Nefes darlığı
- Yorgunluk ve halsizlik
- Burun tıkanması
- Göz ağrısı
- Kusma
- İshal
Grip komplikasyonları
Genç ve sağlıklı bireylerde genellikle gribin neden olduğu ciddi komplikasyonlara rastlanmaz. Bu sayede 1- 2 hafta içerisinde kendiliğinden ve hiçbir kalıcı etki bırakmadan kaybolur. Ancak yüksek risk grubu altında olan kişilerde ciddi komplikasyonlar görülme ihtimali bulunmaktadır. Bu komplikasyonların içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Akciğer iltihaplanması
- Bronşit
- Astım alevlenmeleri
- Kalp sorunları
- Kulak enfeksiyonları
- Akut solunum sıkıntısı sendromu
- Pnömoni
Grip tedavi yöntemleri
Grip kendi kendine iyileşen hastalıklardan birisi olduğu için genellikle bol miktarda sıvı tüketimi ve dinlenme iyileşme için yeterli olmaktadır. Ancak ciddi bir enfeksiyon söz konusu olması ya da komplikasyon riski yüksek ise gribin tedavisi için antiviral ilaçlar reçete edilebilir.
Oral yollarla alınan bazı ilaçlar bulunurken, diğerleri solunum cihazları yardımıyla alınır ve astım veya akciğer hastalığı gibi kronik solunum problemleri olan kişiler tarafından kullanılmamalıdır. Ayrıca, ciddi durumları olan hastalara hastane yatışlarında damar yoluyla tedavi uygulanabilmektedir. Bu tür tedaviler, hastalığın süresini bir gün kadar kısaltmaya ve ciddi komplikasyonları önlemeye yardımcı olabilir. Ancak, bu ilaçların yan etkileri arasında mide bulantısı ve kusma bulunabilir. Bu nedenle, yiyeceklerle birlikte alınmaları önerilmektedir.
Ev ilaçları
Gribin tedavisinde bazı yaşam tarzı değişiklikleri ve ev ilaçları yeterli olmaktadır. Uygulanacak bu yöntemler gribin neden olduğu belirtilerin hafiflemesine yardımcı olacaktır. Uygulanabilecek yöntemler arasında şunlar yer almaktadır.
- Dehidrasyonun önlenmesi için su,ılık çorba ve meyve suyu gibi bol miktarda sıvı tüketilmesi gerekmektedir.
- Bağışıklık sisteminin enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olabilmesi için dinlenmek ve uyumak son derece etkilidir. Belirtilere bağlı olarak aktivite düzeyinin değiştirilmesi gerekmektedir.
- Grip ile ilişkili ateş ve ağrılar için belirli ağrı kesici ve ateş düşürücüler tercih edilebilir. Ancak, grip semptomları gösteren çocuklar ve gençlerde, reye sendromu riski nedeniyle bazı yaygın ilaçlardan kaçınılmalıdır. Bu sendrom nadir görülse de, gribin ciddi komplikasyonlarından biri olarak bilinir.
- Gribin yayılmasının engellenmesi için hastaların mümkün olduğunca evde kalmaları önerilmektedir. Eğer herhangi bir sebeple evden çıkılması gerekiyorsa maske kullanılması ve ellerin sık sık yıkanması gerekmektedir.
Grip çeşitleri
Grip kendi içerisinde çeşitlere ayrılmaktadır. Mide gribi haricindeki diğer türleri solunum sisteminin etkilenmesine neden olmaktadır. Farklı virüs aileleri bu çeşitlenmelerinin temelini oluşturur.
Domuz gribi
İnfluenza A virüslerinden birisi olan domuz gribi H1N1 gribi olarak da adlandırılmaktadır. 2009- 2010 grip sezonunda görülmeye başlanan domuz gribinin bu ismi almasının sebebi virüs ailesinin domuzları, kuşları ve insanları enfekte etmesidir.
2009 yılında Dünya Sağlık Örgütü domuz gribinin pandemik olduğunun ilan etti Ağustos 2010 yılında ise salgının sona erdiğini açıkladı. Bu süre içerisinde 284.000’dan daha fazla kişinin ölümüne neden olan domuz gribi zaman içerisinde mevsimsel gribe neden olan türlerden biri haline geldi. Bu sebeple de mevsimsel grip aşısı domuz gribine karşıda koruma sağlamaktadır.
Domuz gribinin belirtileri normal grip ile benzerlik göstermektedir. Ancak yetişkinlerde aşağıdaki belirtilerin olması durumunda acil tıbbi yardım alması gerekmektedir.
- Nefes almada zorluk ya da nefes darlığı
- Göğüs ağrısı idrar yapamama gibi de iterasyon belirtileri
- Devam eden baş dönmesi
- Nöbetler
- Mevcut tıbbi durumun kötüleşmesi
- Şiddetli zayıflık veya kas ağrısı
Aşağıdaki belirtilerin çocuklarda görülmesi durumundayız acil bir şekilde tıbbi yardıma başvurulması gerekmektedir
- Nefes almada zorluk
- Cilt rengine bağlı olarak soluk gri ya da mavi renkli cilt dudaklar ya da tırnak yatakları
- Göğüs ağrısı
- Dehidrasyon
- Şiddetli kas ağrısı
- Nöbetler
- Mevcut tıbbi durumun kötüleşmesi
İspanyol gribi
İnfluenza A virüslerinin neden olduğu bir diğer grip türü de İspanyol gribi olmaktadır. H1N1 virüsü öncelikli olarak bir kuş türü enfekte etmiş ve daha sonrasında insanlara yayılmıştır. Hızlı bir şekilde yayılan İspanyol virüs gribinin ilk olarak ortaya çıktığı dönemde çok az kişinin hastalığa karşı bağışıklığı olmasından dolayı dünya çapında yaklaşık olarak 500.000.000 insanı bulaşmıştır. 1918 ile 1919 yıllarında bu rakam dünya nüfusunun yaklaşık olarak üçte birine tekabül etti. Bunun yanında İspanyol gribi 50.000.000 insanın ölümüne neden oldu. Özellikle 5 yaşın altındaki çocuklar ve 65 yaş üstündeki yetişkinler için ölümcül olmaktaydı. Yaklaşık olarak 40 yıl süren İspanyol gribi pandemisi zaman içerisinde yirmili yaşlarında çok sayılı yetişkinin de ölmesine neden oldu.
İspanyol gribinin belirtileri grip belirtileri ile benzerlik göstermektedir. Ancak İspanyol krizinde ani ve hızlı bir şekilde yükselen ateş ve iştah kaybı söz konusu olmaktadır. İspanyol gribinin bu kadar yayılmasının ve ölümcül olmasının nedenleri arasında görüldüğü dönemde dünya savaşının olması, doktorların önemli bir kısmının cephede olması, tıbbın günümüzdeki kadar gelişmemesi ve virüsün akciğerlere hızlı bir şekilde ulaşmasıdır.
Asya gribi
İlk olarak 1957- 1958 yıllarında Asya gribi Çin’den yayılan bir pandemidir. İnfluenza A ailesinin alt türlerinden birisi olan H2N2 virüsleri sebebi ile görülmüştür. En ölümcül salgınlardan birisi olarak kabul edilen Asya gribi pandemi sürecinde 1- 4 milyon insanın ölümüne neden olmuştur. Daha sonrasından 1968 yılında yeniden pandemiye neden olmuştur. Ancak ikinci döneminde daha öncesinde Asya gribine yakalanan kişilerin bağışıklık geçirmesinden dolayı daha kişi etkilendi. İkinci dönemde salgına neden olan virüs ise H3N2 virüsüydü.
İkinci pandemi döneminde dünyanın farklı bölgeleri farklı şekillerde etkilendi. Örneğin Japonya’da daha fazla insanın etkilenmesine rağmen öldürücülüğü daha düşüktü. Ancak Amerika Birleşik Devletleri’nde daha az insan etkilendi. Ancak ölüm oranı çok daha yüksekti. İkinci dönemde görülen Asya gribi aynı zamanda Hong Kong gribi olarak da adlandırılmıştır.
Fujian gribi
İlk olarak 2002- 2003 yılında görülen Fujian gribi, Çin’in Fujian bölgesinde ilk olarak görülmüştür. H3N2 virüs türlerinden birisi olan Fujian gribi, standart grip aşısına 2004 yılında katılmıştır.
Kuş gribi
Kuşlardan insanlara bulaşan bir grip türü olan kuş gribinin bulaş yollu ise enfekte olan kuşların tüyleri ya da dışkıları ile teması olmaktadır. İnfluenza A virüslerinden birisi olan kuş gribinin insandan insana bulaşabileceğine dair herhangi bir kanıt bulunamamıştır. H5N1 türü olan kuş gribi ilk olarak 2003 yılında görülmüş ve özellikle Azerbaycan, Türkiye, Endonezya, Vietnam, Tayland, Kamboçya, Mısır, Irak ve Çin’i etkilemiştir.
Mide gribi
Viral gastroenterit olarak da adlandırılan mide gribi bilindik grip ile aynı değildir. Çünkü klasik grip solunum yolları etkiler mide gribi bağırsakları etkilemektedir. Bu sebeple de neden olduğu belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Sulu ishal
- Şiddetli enfeksiyon olması durumunda kanlı ishal
- Mide bulantısı
- Kusma
- Mide krampları
- Mide ağrısı
- Kas ağrısı
- Baş ağrısı
- Düşük dereceli ateş