Gül Hastalığı (Rosacea)

Onaylayan Doktor (-lar) ; Neslihan Şendur , Ali Rıza Başaran • Haz 20, 2023

KISA YOL

30 Saniyelik Özet

  • Gül hastalığı, ciltte kızarıklık, şişlik ve sivilce gibi belirtilerle karakterize bir cilt hastalığıdır.
  • Gül hastalığı, erkeklerden daha fazla kadınlarda görülür.
  • Gül hastalığı, kesin bir tedavisi yoktur, ancak semptomların kontrol altına alınması için tedaviler vardır.
  • Gül hastalığı, genellikle 30 ila 50 yaş arasında görülür.

Gül hastalığı (Rosacea) nedir?

Yüzde kızarıklıkların oluşmasına neden olan bir hastalık olan gül hastalığı genellikle yanaklarda, burunda ve alın bölgesinde görülmektedir. Genellikle 30 yaşından sonra görülmeye başlayan hastalık hayat boyunca alevlenmeler şeklinde kendisini göstermektedir.

Rosacea olarak da adlandırılan gül hastalığı göz ve yüz başta olmak üzere vücudun tüm bölgelerinde görülebilen ve kızarıklığa neden olan enflamatuvar bir cilt durumudur. Farklı çeşitleri olan gül hastalığı kızarıklığın yanı sıra sivilcelere ve şişmelere de neden olabilmektedir. Tedavisi olmayan hastalıklardan birisi olan gül hastalığının sebep olduğu semptomların azaltılması için uygulanan yöntemlerin hayat boyu sürmesi gerekir.

Gül hastalığı türleri nelerdir?

Gül hastalığının 4 alt türü bulunmaktadır. Gül hastalığının çeşitlere ayrılmasına görülen belirtilerin farklılaşması neden olmaktadır.

Eritmatotelanjiektatik

Gül hastalığının bu çeşidi kalıcıdır. Kan damarlarının genişlemesine cilt yüzeyinde kızarıklıkların oluşmasına neden olmaktadır. Hastalığın alevlenme dönemleri ise beklenmedik zamanlarda ortaya çıkar ve daha sonrasında kaybolur.

Papülopüstüler

Papülopüstüler çeşidinde belirtiler sivilce şeklinde olmaktadır. İrin ya da sıvı dolu olan bu sivilceler cildin şişmesine neden olmaktadır. Bu sebeple de sıklıkla sivilce ile karıştırılır.

Phymatous

Bu gül hastalığı çeşidinde cildin şişmesi ve kalınlaşması söz konusu olmaktadır. Genellikle burun bölgesinin etkilenmesine neden olan phymatous cildin inişli çıkışlı olmasına neden olur. Bu sebeple de semptomlar burnun daha bombeli görünmesini sağlayabilir.

Oküler

Oküler gül hastalığı gözlerin etkilenmesine neden olmaktadır. Gözlerin tahriş olmasına neden olduğu için göz bebeklerinde kanlanma ve sulanma görülür. Bu hastalarda gözlerde ışık hassasiyeti ve göz kapaklarında ağrıya neden olan şişlikler ortaya çıkmaktadır. Bu şişlikler halk arasında arpacık olarak da adlandırılmaktadır.

Gül hastalığı en çok kimlerde görülür?

Gül hastalığı her yaştan ve cinsiyetten kişide görülebilir. Ancak açık tenli insanları daha fazla etkiler. Hastalığın semptomları genellikle 30 yaşından sonra ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple de çocuk ve ergenlerde nadir olarak görülür. Bunun yanında aile öyküsünde gül hastalığı bulunan kişilerde görülme ihtimali daha yüksek olmaktadır.

Gül hastalığı üzerine yapılan araştırmalara göre erkeklerde görülen rosacea daha şiddetli belirtilere neden olmaktadır. Bunun en büyük sebebi ise tedavinin geciktirilmesidir.

Gül hastalığı (Rosacea) tanı yöntemi

Gül hastalığının teşhisinde önemli olan ciltteki belirtiler önemlidir ve teşhis için kullanılacak özel bir test bulunmamaktadır. Bu sebeple de tanı hastalarda görülen belirtilere göre konur. Belirtilerin yanı sıra hastaların tıbbi geçmişleri de tanının kesinleşmesini sağlayacaktır. 

Gül hastalığı (Rosacea) belirtileri

Gül hastalığının belirtileri kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Özellikle de ciltte sebep olduğu görüntüler farklı şekillerde ortaya çıkabilmektedir. Bazı hastalarda ise hastalığın neden olduğu belirtilerin tümü ortaya çıkmaz. Belirtilerin farklı olmasının yanı sıra ortak belirtiler de görülmektedir ve bu ortak belirtilerin içerisinde şunlar yer alır;

Kızarma

Gül hastalığının en karakteristik belirtisi cildin sık sık kızarmasıdır. Bu kızarmalar ataklar halinde görülür ve gül hastalığının en erken belirtisi olmaktadır. Bunun yanında gül hastalığı kalıcı kızarıklığa da neden olabilmektedir. Bu kızarıklıklar güneş yanığı ile benzerlik gösterir. 

Sivilceler ve şişlikler

Gül hastalığını bir diğer karakteristik belirtisi kırmızı, küçük ve katı şişliklerin meydana gelmesidir. Bu şişlikler bazı kişilerde sivilceye benzeyebilir. Bunların yanında şişliklerde yanma ya da batma hissi de gelişebilir. Gül hastalığı sivilce benzeri görüntülere neden olsa da siyah nokta oluşumuna neden olmaz.

Kan damarlarının görünür olması

Son olarak gül hastalığının belirtileri içerisinde ciltte ince kırmızı çizgiler halinde görülen kan damarları görünür hale gelmesi de bulunmaktadır. 

Diğer belirtiler

Gül hastalığı yukarıda belirtilen semptomların yanı sıra şu belirtilere de neden olabilmektedir.

  • Gözlerin tahriş olması
  • Gözlerde sulanma
  • Gözlerin kanlanması
  • Arpacık
  • Göz kapaklarının kızarması
  • Şiddetli vakalarda ise korneanın zarar görmesi ve görme kaybının yaşanması
  • Yüzde yanma ya da batma hissi
  • Kaşıntı
  • Kuru görünüm
  • Döküntü gibi görülen ve kabarık olan kırmızı lekeler(bu lekelerin çevresindeki ciltte herhangi bir değişiklik görülmez)
  • Cildin kalınlaşması
  • Yüzün şişmesi

Gül hastalığı vücudun hangi bölgelerinde görülür?

Gül hastalığı öncelikle yüz bölgesinde belirtilere neden olmakla birlikte ilerleyen aşamaların vücudun diğer kısımlarındaki ciltte de değişikliklere neden olabilmektedir. Bu alanların içerisinde ise şunlar yer alır.

  • Kafa derisi
  • Boyun
  • Kulaklar
  • Göğüs
  • Sırt

Gül hastalığı (Rosacea) nedenleri

Gül hastalığının oluşmasının nedenleri bilinmemektedir. Ancak hastalık üzerindeki çalışmalar devam etmektedir. Yapılan bu çalışmalar sonucundaki güçlü görüşler aşağıda belirtilen nedenler sebebiyle gül hastalığının görüldüğü yönünde olmaktadır.

  • Sinir sistemini, kan damarlarını ya da bağışıklık sistemini etkileyen bir durumun varlığı
  • Burun, yanak ve vücutta yaşayan mikroskobik akarlar bulunmaktadır. Bu akarların popülasyonunun artması ise gül belirtilerinin görülmesine neden olabilir.
  • H. Pylori bakterisinin neden olduğu enfeksiyonlar da kişilerde gül hastalığının görülmesine neden olduğu düşünülmektedir. 
  • Son olarak cildin enfeksiyonlardan korunmasını sağlayan katelikidin proteinin gerektiği gibi çalışmaması da gül hastalığı semptomlarının görülmesine neden olmaktadır. 

Gül hastalığını tetikleyen faktörler

Gül hastalığının neden olduğu semptomların alevlenmesine neden olan tetikleyiciler bulunmaktadır. Bu tetikleyiciler kişilere göre farklılık göstermektedir. Bu sebeple de hastaların tetikleyicilerini belirlemesi alevlenmelerin kontrol altına alınmasında son derece etkili olmaktadır. En sık karşılaşılan belirtiler içerisinde ise şunlar yer almaktadır.

  • Hormonal değişiklikler
  • Kullanılan cilt ya da saç ürünleri
  • Baharatlı yiyecekler
  • Alkol tüketimi
  • Stres
  • Çok sıcak ya da soğuk gıdalar
  • Güneş maruziyeti
  • Nem
  • Rüzgar
  • Kaygı
  • Öfke
  • Utanç
  • Şiddetli egzersiz yapmak
  • Soğuk algınlığı
  • Öksürük
  • Ateş
  • Hipertansiyon
  • Süt ürünleri
  • Domates
  • Narenciye
  • Çikolata

Tetikleyicilerin tam olarak tespit edilebilmesi için birkaç hafta boyunca hastaların kullandıkları cilt ürünlerinden tükettikleri gıdalara kadar tüm faktörlerin ciltlerini nasıl etkilediğine dair günlük tutmaları gerekmektedir. 

Gül hastalığı (Rosacea) tedavi yöntemleri

Gül hastalığının tedavisi hastalara göre değişiklik gösterir ve amacı hastalığın neden olduğu semptomların şiddetinin azaltılması ya da kötüleşmesinin önlenmesidir. Rosacea için tedavi yöntemleri temel olarak 3 başlık altında toplanabilir.

Cerrahi yöntemler

Gül hasatlığının şiddetli olarak görüldüğü hastalarda rinofima olarak adlandırılan ve burunda şekil değişikliğine neden olan belirtilerin giderilmesi için cerrahi yöntemlerden yararlanılmaktadır.

Ameliyatın Özeti

Ameliyatın Süresi: 1-2 Saat

Anestezi Yöntemi: Lokal, Sedasyon

Hastanede Yatma Süresi: Yatış Gerekmez

İşe Dönme Süresi: 1-2 Hafta

Lazer tedavisi

Özellikle kan damarlarının görünür olduğu gül hastalarında bu görüntünün giderilmesi için lazer tedavisi kullanılmaktadır. Bazı hastalarda görünümün tamamen iyileşmesi mümkün olurken bazı hastalar da ise görünümün hafiflemesi sağlanabilmektedir.

İlaç tedavisi

Gül hastalığının neden olduğu şişliklerin, sivilcelerin ve kızarıklığın giderilmesi için çeşitli topikal ve oral ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar alevlenmenin azaltılmasını sağlar. Gül hastalığında kullanılan ilaç grupları ise şunlar olmaktadır.

  • Doksisiklin: sivilcelerin azaltılması için kullanılan ilaç grubudur.
  • Brimonidin: kızarıklığın azaltılması için kullanılmaktadır
  • Şişliklerin ve sivilcelerin azaltılması için ivermektin, azelaik asit ve metronidazol kullanılmaktadır.

Yaşam tarzı değişiklikleri

Gül hastalığının tamamen tedavi edilmesi mümkün olmasa da yapılan hayat tarzında yapılacak bazı değişiklikler ile kontrol altına alınması mümkün olmaktadır. Bu değişiklikler diğer tedaviler ile birlikte uygulanarak tedavinin başarısını arttırmaktadır.

  • Öncelikle hastaların güneşe çıkmadan önce en az 15 faktörlü güneş kremi kullanmaları gerekmektedir.
  • Kış aylarında yüzün hava şartlarından korunması için kar maskesi ya da atkı ile yüzün korunması gerekir.
  • Yüze dokunulmamalıdır. 
  • Yüz temizliğinde hafif temizleyicilerin kullanılması gerekir. Cilt ürünlerinin alkol ve cilt tahrişine neden olabilecek içerikler içermemesi gerekir.
  • Cildin sürekli olarak uygun nemlendiriciler ile nemlendirilmesi gerekir.
  • Nemlendiricilerin topikal ilaçlardan sonra uygulanması gerekir ve nemlendiricinin uygulanması için kullanılan topikal ilaçların kurumasının beklemesi gerekmektedir.
  • Kullanılan ürünlerin komedojenik olmamasına dikkat edilmelidir.
  • Ağır egzersiz gibi vücut ısısının artmasına neden olabilecek aktivitelerden kaçınmak gerekir.
  • Alkollü içecekler tüketilmemelidir.
  • Jilet yerine elektrikli tıraş makinelerinin kullanılması önerilir.
  • Baharatlı yiyecekler tüketilmemelidir. 
  • Doktor önermedikçe steroid (OTC) içerikli kremlerin kullanılmaması gerekir. Çünkü bunlar semptomların kötüleşmesine neden olmaktadır.
  • Gül hastalığının önemli bir tetikleyicisi olan stresin kontrol altına alınması gerekir. 
  • Hastaların düzenli ve kaliteli uyku uyumaları önemlidir.
  • Hastaların egzersiz yoğunluğu az olan yüzme ve yürüme gibi sporları tercih etmeleri gerekir.
  • Meditasyon, yoga ve nefes egzersizleri stresin kontrol edilmesine yardımcı olacaktır.

Gül hastalığının neden olduğu komplikasyonlar

Gül hastalığı beraberinde bazı farklı şikayetleri de getirmektedir. Bunların içerisinde ilk sırada oküler gül hastalığının neden olduğu görme kaybı bulunmaktadır. Bunun yanında hastalığın gözleri etkilemesi durumunda göz kapaklarının iltihaplanması da söz konusu olabilmektedir.

Gül hastalığı cildin bozulmasına neden olduğu için hastalarda benlik saygısının azalmasına, utanca ve hayal kırıklığı gibi duyguların yaşanmasına da neden olabilmektedir. Duygu durumlarının hastalığı etkilemesinden dolayı kısır döngü ortaya çıkabilmektedir. Bu sebeple de gül hastalığının neden olduğu psikolojik etkilerin en aza indirilmesi için uzmanlar ile görüşülmesi tedaviyi de desteklemektedir.

Doktora Soru Sor