Omuz çıkığı nedir?
Omuz eklemi kol ve vücudu birbirine bağlayan ve son derece dinamik bir eklemdir. Bu eklemin birçok yönde hareket edebilmesi beraberinde daha kararsız bir yapıda olmasını da sağlamaktadır. Bunun yanında bilyalı yapıdaki omuz ekleminin soketinin de çok sığ olması diğer eklemlere göre daha kolay bir şekilde yerinden çıkmasına neden olmaktadır. Bu duruma da omuz çıkması denilmektedir. Bu sebeple de acil servise büyük eklem çıkması şikayetiyle başvuran hastaların %50’den fazlası omuz çıkması şikayetine sahip olmaktadır. Bunun yanında toplumun %1.7’sinde omuz çıkması görülmektedir.
Omuz çıkması çevre dokuların da zarar görmesine neden olabilir. Bunun yanında yanlış müdahale edilmesi de çevre dokuların za"rar görmesine neden olabilmektedir. Bu sebeple de omuz çıkması durumlarında hastaya herhangi bir müdahale yapılmadan acil servise başvurulması gerekmektedir.
Omuz çıkığında en sık görülen antero olarak da adlandırılan ön çıkıklar olmaktadır. Omuz çıkmasının en sık görülen sebebi ise omzun yana doru açılmış bir şekilde dışarıya dönük olarak zorlanmasıdır. Çıkan omuz eklemi yerine oturtulduktan sonra genellikle 12 ile 16 haftada tam olarak iyileşme sağlanır. Ancak ileri yaşta olan hastalarda, kemik ve eklem rahatsızlığı olan kişilerde iyileşme süreci daha uzun olmaktadır. Bunun yanında omuz çıkığına yapılan bilinçsiz müdahaleler hasarın kalıcı olmasına da neden olabilmektedir.
Omuz çıkığı belirtileri
Omuz çıkığının belirtileri son derece belirgin olmaktadır. Bu belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz.
- Uyuşma
- Karıncalanma
- Omuzda morarma ve şişme
- Kol kemiğinin üst kısmında, omuz bölgesinin önünde yumru ya da şişlik oluşması
- Omuzun yuvarlak görünümünün kare gibi köşeli bir şekle dönüşmesi
- Kolun hareket ettirmeye çalışılması durumunda şiddetli ağrı yaşanması
- Kolun hareket ettirilememesi
Bu belirtilerin görülmesi durumunda en kısa süre içerisinde acil servise başvurulması gerekmektedir. Tedavi olana kadar geçen süre içerisinde kolun mümkün olduğunca hareket ettirilmemesi gerekir. Aksi halde omuz ekleminin çevresinde yer alan kan damarları, sinirler, lifler ve diğer dokular zarar görebilir.
Omuz çıkması sonrasında doktora gidene kadar olan sürede kol ile vücut arasında kalan boşluğa yastık ya da battaniye gibi yumuşak bir cisim yerleştirilebilir. Mümkün olması durumunda ise kolun askıya alınması ve dirseğin 90 derecelik açıyla tutulması gerekmektedir.
Omuz çıkığı nedenleri
Kol kemiğinin omuz ekleminden çıkması için omuza ani ve sert bir darbe alınması gerekir. Omuz ekleminin aşırı dönemsi sonucunda kol kemiğinin üst ucu omuz soketinden çıkabilir. Bunun yanında kol kemiğinin omuz soketinden kısmi olarak çıkması durumuna kısmi omuz çıkığı adı verilmektedir. Omuz çıkığının en sık görülen sebepleri arasında ise şunlar yer almaktadır.
- Merdivenlerden düşmek
- Herhangi bir şeye takılarak düşmek
- Kazaya sebebiyle omuza sert darbenin alınması
- Düşme riski yüksek olan sporların yapılması
- Fiziksel aktivite düzeyi yüksek olan 20’li yaşlardaki kişilerde daha fazla omuz çıkığı vakasına rastlanmaktadır.
Omuz çıkığının bir kez gerçekleşmesi durumunda omuz eklemi buna daha yatkın bir hale gelmektedir. Bu sebeple de omuz çıkığı yaşayan kişilerin bu konuda daha dikkatli davranması gerekir. Bunun yanında yüksek riskli spor yapan kişilerin koruyu ekipman kullanması da gerekmektedir. Omuz çıkığından sonra doktor tarafından önerilen egzersizlerin düzenli bir şekilde yapılması tekrarlaması açısından önemli olmaktadır.
Omuz çıkığı tedavi yöntemleri
Omuz çıkığının teşhis edilmesi durumunda redüksiyon adı verilen yöntem uygulanarak eklem yavaş bir şekilde yerine oturtulmaktadır. Daha sonrasında eklemin ve çevresindeki dokların durumunun belirlenebilmesi için tıbbi görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır.
Eğer kemiklerde kırık söz konusu ise o zaman cerrahi müdahalenin ve ortopedik bakımın yapılması gerekir. Cerrahi operasyon sadece kırıklarda değil aynı zamanda omuzda yer alan çevre dokuların yırtılması durumunda da başvurulan tedavi yöntemi olmaktadır. Yapılan bu cerrahi işlemler omuzun yeniden çıkmasını engellemektedir.
Omuz çıkığında doku yaralanmaları için uygulanan cerrahi operasyonlarda genel anestezi uygulanmaktadır. Genellikle kapalı yöntem ile uygulanan bu operasyonlarda hastaların omuzlarına küçük kesilerden giriş yapılır. Eğer sürekli olarak tekrarlayan omuz çıkığı durumu varsa o zamanda açık ameliyat yöntemleri tercih edilmektedir. Böylece kemikler istenilen şekilde hareket ettirilebilir.
Omuz dokularında gerilme olmasına rağmen yırtık söz konusu değilse, dokuların güçlendirilmesine yönelik olarak verilen egzersizlerin uygulanması gerekmektedir. Bu sayede omuz çıkığı ameliyatsız olarak tedavi edilebilir.
Omuzun yerine yerleştirilmesinden sonra hastaların kolu bir süre askıda kalmaktadır. Bu süre içerisinde ağrı olması normaldir ve doktorun tavsiye ettiği ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir. Bazı hastalara fizik tedavi uygulanmaktadır. Çıkığın tamamen iyileşmesi ise 12 ile 14 hafta sürmektedir.
Omuz çıkığı sonrası yaşam
Omuz çıkmasının tedavisinden 2 hafta sonra hastalar genellikle günlük aktivitelerini yerine getirebilmektedir. Fakat hastaların ağır kaldırması veya spor aktivitelerine geri dönebilmeleri için 3 ay beklemeleri gerekmektedir. Hastaların bu faaliyetlere yeniden ne zaman başlayabilecekleri ile en kesin bilgiyi doktorundan alması gerekir.
Bedensel olarak çalışan kişilerin yeniden işlerine dönebilmesi ise 4 hafta sürebilmektedir. Eğer çıkıkta kemik kırığı da söz konusu ise o zaman bu süre 6 haftaya kadar uzayabilir. Bu süre içerisinde hastaların kol askısı kullanımına dikkat etmesi gerekir.
Tekrarlayan omuz çıkıkları
Özellikle genç yaşta yaşanan omuz çıkıklarının ilerleyen zamanlarda tekrarlamasına tekrarlayan omuz çıkıkları adı verilmektedir. Omuz çıkıklarının tekrarlamasının sebebi omuzun ilk çıkma anında ön tarafta yer alan kapsülün yırtılmasıdır. Kapsülün kemikten ayrılması omuz ekleminin stabilitesinin azalmasına neden olmaktadır.
İlk omuz çıkığından sonra hastaların tamamen iyileşmesi durumunda dahi daha sonrasında omuz çıkıkları tekrarlamaktadır. Tekrarlayan omuz çıkıklarında sert darbelere gerek bulunmaz uzanırken, bir şeyler fırlatırken, kıyafet giyerken ve hatta uyurken dahi omuz çıkması tekrarlayabilir.
Tekrarlayan omuz çıkıklarında humerusun yuvarlak başının çökmesi söz konusu olabilir. Bunun yanında çıkıkların tekrarlaması Hill Sachs lezyonu gittikçe büyür. Omuz çıkığının sürekli olarak tekrarlaması hastaların günlük hayatlarını engeller. Çünkü hastalarda güvensizlik hissi oluşur ve hastalar kendilerini sürekli olarak temkinli olmak zorunda hisseder.
Tekrarlayan omuz çıkığı tedavisi
Tekrarlayan omuz çıkığı söz konusu olduğunda tedavisinde cerrahi yöntemlere başvurulmaktadır. Artroskopik yöntemler ile uygulanan bu operasyonda hastaların omuz bölgelerine yaklaşık olarak 0,5 cm’lik kesi oluşturulur. Bu keşiden kamera ve cerrahi ekipmanlar ile giriş yapılarak operasyon gerçekleştirilir. Bu operasyonda kapsül yeniden yerine sabitlenir. Bunun için küçük vidalardan yardım alınır. Omuz artroskopisinde küçük bir kesiden müdahale edildiği için hastaların iyileşme süreçleri daha hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir. Bunun yanında hastalar daha az ağrı hissederler. Kapalı sistem ameliyatlardan sonra hastaların tamamen iyileşmeleri 2 ayı bulmaktadır.
Tekrarlayan omuz çıkığı ameliyatlarından sonra hastaların 4 hafta süreyle kol askısı kullanması gerekmektedir. İyileşme sürecinin daha hızlı bir şekilde ilerlemesi için ise verilen egzersizlerin düzenli olarak yapılması gerekmektedir. Bunun yanında zorlayıcı aktivitelere geri dönmek için hastaların birkaç ay beklemeleri gerekecektir. Zorlayıcı aktivitelere ne zaman dönüleceğine dair kesin bilgiyi doktorunuzdan almalısınız.
Tekrarlayan omuz çıkıklarında artroskopik omuz ameliyatının avantajları:
- Ameliyat sonrasındaki yara izi daha estetik olmaktadır
- Komplikasyon riski açık ameliyatlara göre daha azdır
- Operasyon süresi daha kısadır.
- Kolun çevirme hareketlerinde hastaların kısıtlanma riskleri daha azdır.
- Ameliyat daha konforlu ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilir.
- Hastalar daha hızlı bir şekilde iyileşirler.
- Ameliyat sonrasında görülen ağrı daha azdır.
- Ameliyat esnasında ek sorunlar görülerek aynı anda tedavi edilmesi sağlanır.
Omuz Ameliyatı Komplikasyonları
Artroskopik omuz ameliyatlarından sonra oluşan komplikasyonlar genel ameliyat sonraki komplikasyonlar ile aynı olmaktadır. Bunun yanında kapalı sistem ile yapılması sebebiyle olası komplikasyon riski en aza inmektedir. Bunun dışında artroskopik omuz ameliyatlarına özgü olan tek komplikasyon kemik eksikliğine bağlı olarak çıkığın tedavi edilememesi bulunmaktadır.
Omuz çıkığı sonrası yapılması gerekenler
Omuz çıkığı sonrasında omuz hareketliliğinin tam ve sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için fizik rehabilitasyonun aksatılmaması gerekmektedir. Bunun için omuz esnekliğinin sağlanmasına ve güçlenmesine yardım edecek egzersizlerin yapılması gerekmektedir. Bunun yanında omuzun yeniden çıkmasına neden olabilecek hareketlerden nasıl kaçınılacağı da öğrenilmelidir.
Omuz çıkığı rehabilitasyon programları genellikle birkaç ayı kapsayan sürelere sahip olmaktadır. Bu noktada rehabilitasyon hedefinin belirlenmesi son derece önemli olmaktadır. Ayrıca egzersizlerin önemli bir kısmını hastalar tarafından uygulanması gerekliliğinin de atlanmaması gerekir. Bu sebeple de hastaların her gün egzersizleri için zaman ayırması gerekmektedir.
Ağrı ve omuz hareket kısıtlılığının azaltılması
Omuz çıkıklarından sonra uygulanan fizik tedavinin ilk aşaması çıkmanın sebep olduğu ağrının, şişliğin ve sertliğin giderilmesini sağlamaktır. Bu aşamada farklı yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemlerin içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Elle uygulanan tedavide sertliğin giderilmesi amacıyla dokulara masaj olarak uygulanmaktadır. Bunun yanında esneme hareketlerini de içermektedir.
- Ultrason tedavisinde ise ses dalgaları kullanılmaktadır. Bu ses dalgaları derin dokularda ısı yaratılmasını sağlayarak kas spazmlarının dindirilmesini sağlamaktadır. Özellikle kaza ya da ameliyattan sonra oluşan yara dokularında kullanılmaktadır.
- Elektrikli uyarma yönteminde ise omuza yerleştirilen yastıkçıklar yöntemiyle elektrik akımı verilmektedir. Ağrı ve şişliklerin azaltılmasında kullanılan bu yöntem ile kan akışının hızlanması da sağlanmaktadır. Bu sayede yara dokusu daha hızlı bir şekilde iyileşmektedir.
- Esnekliğin arttırılması için gerçekleştirilen rehabilitasyon egzersizlerinde mutlaka nazik bir şekilde hareket edilmesi gerekmektedir. Normal bir şekilde nefes almaya devam edilmesi ve ağrı hissedilmesi durumunda egzersizin sonlandırılması gerekmektedir.
- Bunların yanında sarkaç egzersizi, süpürgeyle esneme hareketi ve duvarda elle yürüme gibi egzersizler de bulunmaktadır.