30 Saniyelik Özet
- Dilde, diş etlerinde, damakta ya da dudağın iç kısmında aft oluşabilir. Ağrılı olabilen aftlar yemek yemeği ve konuşmayı zorlaştırabilir.
- Ağız yarası ya da aftöz ülserler olarak da adlandırılan aftlar, ağzın iç yüzeyinde oluşan küçük, fazla derin olmayan ülserlerdir.
- Bebek ya da çocukların yeterince folik asit, D ve B12 vitamini alamaması durumunda da sıklıkla aft görülmektedir. Bunların yanında bebek ve çocuklarda da stres sebebi ile aft oluşumu gözlemlenmektedir.
- Küçük aft yaraları için herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Bu tür aftlar genellikle 1-2 hafta içerisinde kendiliğinden geçmektedir. Ancak büyük, kalıcı ya da alışılmadık derecede ağrılı olan aftlar için tıbbi bakım gerekli olmaktadır.
Aft Nedir?
Ağız yarası ya da aftöz ülserler olarak da adlandırılan aftlar, ağzın iç yüzeyinde oluşan küçük, fazla derin olmayan ülserlerdir. Aftlar kırmızı kenarlı beyaz veya sarımsı bir lezyon olarak başlar. Genellikle 1 milimetreden daha küçüktürler. Ancak çaplarının 2-3 cm’ye kadar büyümesi mümkün olmaktadır.
Dilde, diş etlerinde, damakta ya da dudağın iç kısmında aft oluşabilir. Ağrılı olabilen aftlar yemek yemeği ve konuşmayı zorlaştırabilir. Aftların iki farklı türü bulunmaktadır. Bu türlerden ilki basit aftlardır. Yılda 2- 3 kez çıkabilen bu aftların iyileşmesi bir haftaya kadar uzayabilir. Kompleks aftlar ise daha az görülmekle birlikte daha öncesinde aft görülen kişilerde daha sık görülen bir türüdür.
Aftlar her yaştan ve cinsiyetten kişide görülebilmektedir. Ancak ergenlik döneminde ve 20’li yaşlarda daha sık görülür. Bunun yanında kadınlarda aft görülme ihtimali erkeklere oranla daha fazla olmaktadır.
Çocuklarda ve Bebeklerde Aft
Özellikle 0 ila 3 yaş arasındaki bebekler çevrelerini keşfedebilmek için sıklıkla buldukları her şeyi ağızlarına sokarlar. Bu durum da ağız içinde yara oluşumuna neden olur. Bunun yanında bebek ya da çocukların yeterince folik asit, D ve B12 vitamini alamaması durumunda da sıklıkla aft görülmektedir. Bunların yanında bebek ve çocuklarda da stres sebebi ile aft oluşumu gözlemlenmektedir. Bebek ve çocuklarda ağız içi yarası oluşumuna neden olabilecek diğer etmenler içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Diyabet
- Kronik hastalıklar
- Yanlış diş macunu kullanımı
- Zayıf bağışıklık sistemi
- Yetersiz beslenme
- Ağız içi yaralanmaları
- Virüsler
- Bakteriler
- Sert ya da asitli besin tüketmeleri
- Hormonal dengesizlikler
Aft Nedenleri
Bazı kişilerde aft görülme ihtimali daha yüksek olmaktadır. Ancak bunun altında yatan neden tam olarak kanıtlanamamıştır. Ancak ağız yaralarının gelişimini tetikleyen birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlerin içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Stres
- Ağız içi yaralanmaları
- Asitli besinler
- İbuprofen gibi steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar
- Diş telleri ya da tam oturmayan protezler
- Diş hekimliğinde kullanılan cihazlar
- Diş tedavisi
- Aşırı fırçalama
- Spor kazaları
- SLS içeren diş macunları
- Çikolata, kahve, çilek, kuruyemiş ve peynir gibi gıdalara karşı hassasiyet
- Ağızdaki bakterilere karşı alerjik reaksiyon
- Peptik ülsere de neden olabilen Helicobacter pylori
- Adet dönemindeki hormonal değişiklikler
Bunların yanında bağışıklık sistemi yetersizliği bulunana kişilerde kompleks aftların gelişmesi mümkün olmaktadır. Bu hastalıklar içerisinde şunlar yer alır.
- Lupus hastalığı
- Behçet hastalığı
- Çölyak hastalığı
- Ülseratif kolit
- Crohn hastalığı
- AIDS
Ayrıca aftlar B12 vitamini, çinko, folik asit ya da demir gibi besin eksiklikleri ile bağlantılı olarak da görülebilmektedir.
Aft Belirtileri
Aftın yaygın görülen belirtileri içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Ağız içerisinde bir veya daha fazla ağrılı yara
- Yanma ve karıncalanma hissi
- Beyaz, gri ya da sarı renkte kırmızı kenarlı küçük ülser
Şiddetli vakalarda görülebilecek belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Ateş
- Fiziksel olarak uyuşuk olmak
- Lenf düğümlerinin şişmesi
Aft Tedavi Yöntemleri
Küçük aft yaraları için herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Bu tür aftlar genellikle 1-2 hafta içerisinde kendiliğinden geçmektedir. Ancak büyük, kalıcı ya da alışılmadık derecede ağrılı olan aftlar için tıbbi bakım gerekli olmaktadır. Aft tedavisinde kullanılan birkaç yöntem bulunmaktadır.
Ağız Gargarları
Ağız içerisinde birden fazla aftın olması durumunda ağrının ve iltihabın azaltılması için deksametanoz içeren ağız gargaraları reçete edilebilmektedir. Bunun yanında ağrının azaltılması için lidokain de reçete edilebilir.
Topikal Ürünler
Reçetesiz ya da reçeteli macunlar, kremler, jeller ya da sıvılar yaraların ortaya çıktığı anda uygulanarak ağrının hafiflemesini ve iyileşmenin hızlanmasını sağlamaktadır. Bu ürünler yaralara tek tek sürülür.
Oral İlaçlar
Ağız yaralarının şiddetli olması durumlarda ya da topikal tedavilere cevap alınamaması halinde kullanılmaktadır. Kullanılan oral ilaçların içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Aft yaraları için üretilmemiş ancak aftlarda da etkinliği kanıtlanmış ilaçlar bulunmaktadır. Bu ilaçlar içerisinde bağırsak ülseri tedavisinde kullanılan sukralfat ve gut tedavisinde kullanılan kolşisin yer almaktadır.
- Şiddetli aft yaraları diğer tedavilere cevap vermediğinde oral steroid ilaçlar kullanılmaktadır. Ancak ciddi yan etkilere sahip olmasından dolayı son basamak tedavi olarak kullanılmaktadır.
Yaraların Dağlanması
Yaraların yakılması işleminde özel cihazlar ya da kimyasal maddeler kullanılmaktadır.
- Aftların kimyasal olarak yakılmasını sağlayan madde aynı zamanda diş eti tedavisinde de kullanılan topikal bir solüsyondur. Bu kimyasal sayesinde aftların iyileşme süresi bir haftaya inebilmektedir.
- Aftların dağlanmasında gümüş nitrat da kullanılmaktadır. Ancak bu madde iyileşmenin hızlanmasını sağlamamaktadır. Bunun yerine ağrının hafiflemesine yardımcı olmaktadır.
Besin Takviyeleri
Yapılan tahlilîlerde folik asit, B6 ve B12 gibi vitaminlerin yanı sıra çinko ve demir gibi minerallerin yetersiz olduğu görülürse besin takviyeleri reçete edilebilir.
Aft Tanı Kriterleri
Aftın tespit edilebilmesi için fiziksel muayene yeterli olmaktadır. Ancak yaraların şiddetli olduğu durumlarda diğer sağlık sorunlarının tespit edilebilmesi için çeşitli testler istenebilir.
Afta Neler İyi Gelir?
Aft için evde uygulanabilecek yöntemler içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Tuzlu ya da karbonatlı su ile gargara yapmak
- Su ile seyreltilen hidrojen peroksiti yaralara pamuk yardımı ile uygulamak
- Bol miktarda sıvı tüketmek
- Aft iyileşene kadar asitli, acı, baharatlı ya da ekşi besinler tüketmemek
- İçerisinde SLS olan diş macunlarını kullanmamak
- Stresten uzak durmak
- Sıcak içeceklerden kaçınmak
- Papatya ya da adaçayı ile gargara yapmak
- Yoğurt tüketmek
- Yaralara bal sürmek
- Ağrının giderilmesi için soğuk kompres uygulamak
- Fesleğen yaprağı çiğnemek yaraların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olmaktadır
- Yaraların üzerine nane yağı sürmek
- Yaraların üzerine Hindistan cevizi yağı sürmek
- Karadut emmek
Aft Çeşitleri
Aftlar küçük, herpetiform ve büyük olmak üzere üç farklı çeşide ayrılmaktadır.
Minör Aft
En yaygın olarak görülen aft çeşididir. Özellikleri içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Genellikle boyutları küçüktür.
- Kırmızı kenarlı oval şeklindedir.
- 1-2 hafta içerisinde herhangi bir iz bırakmadan kaybolur.
Majör Aft
Daha az görülen majör aftların özellikleri içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Küçük aft yaralarına oranla daha büyük ve derindirler.
- Genellikle belirgin kenarları olan yuvarlak şeklindedir. Ancak çok büyük olmaları durumunda kenarları düzensiz olabilir.
- Son derece acı verici olabilirler.
- İyileşmesi 6 haftaya kadar sürebilir.
- İz bırakabilirler.
Herpetiform
Nadir olarak görülen herpetiform yaraları yaşamın ilerleyen yıllarında görülmektedir. Herpes virüsü enfeksiyonundan kaynaklanmamaktadır. Özellikleri içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Noktasal boyuttadırlar
- Genellikle 10 ila 100 yaradan oluşan kümeler halinde görülmektedir.
- Tek bir büyük ülsere dönüşebilirler
- Düzensiz kenarlara sahiptirler.
- 1- 2 hafta içerisinde iz bırakmadan iyileşirler.
Aft Nerelerde Görülür?
Aft yaraları ağız içinde görülmektedir. Görülebileceği alanlar içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Dil
- Dil altı
- Diş etleri
- Damak
- Küçük dil
- Ağız tavanı
Aftan Korunma Yolları
Aftın önlemesini sağlayacak herhangi bir yöntem bulunmamakla birlikte riskin azaltılması için şu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir.
- Asitli, tuzlu ya da baharatlı besinlerden uzak durmak
- Ağız hijyenine dikkat etmek
- Olası vitamin ve mineral eksiklerini gidermek.
- Stresi kontrol altına almak.
- Sağlıklı besinler tercih etmek.