30 Saniyelik Özet
- Bipolar bozukluk, ani duygu durum değişikliklerine neden olan bir akıl sağlığı sorunudur.
- Mani döneminde, hastalar enerjik, iyimser ve aşırı üretken hissederken, depresyon döneminde ise üzgün, karamsar ve enerjisiz hissederler.
- Bipolar bozukluğun nedenleri tam olarak bilinmese de, genetik, beyin kimyasallarındaki dengesizlikler ve stres gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.
- Tedavi edilebilir, ancak düzenli tedavi ve destek gerektirir.
Bipolar Nedir?
Manik depresif bozukluk olarak da adlandırılan bipolar bozukluk, kişinin günlük aktiviteleri başta olmak üzere enerjisini, ruh halini ve konsantrasyonunu ciddi ölçüde düşüren psikolojik bir hastalık olmaktadır. Temel olarak bipolar bozukluk hastaların kendilerini bir an çok iyi hissederken, bir süre sonra kendi içine kapanık bir hale gelmeleri olmaktadır. Bu sebeple de bipoların en karakteristik özelliği hastaların duygu durumlarının uçlarda olmasıdır. Bu sebeple bipolar bozukluk üst seviyelerde iken hastalar tam bir enerji patlaması yaşarlar ve kendilerini çok mutlu hissederler. Ancak hastalar depresif ruh hallerine büründüklerinde ise depresif bir ruh haline bürünmekle birlikte intihar eğiliminde olurlar.
Eğer ileri düzeyde bir bipolar bozukluk söz konusu değilse hastalar hayatları boyunca bu atakları sadece birkaç kez yaşayabilirler. Birçok hasta kendisinde oluşan bu değişiklikleri fark edebilmelerine rağmen ileri düzeyde ki hastalarda bu durum söz konusu olmamaktadır. Birçok farklı sebebe bağlı olarak gelişen bipolar bozukluk genellikle depresyon sebebi ile doktora başvuran hastalarda en sık görülen bozukluk olmaktadır.
Bipolar Bozukluk Belirtileri
Bipolar bozukluk aşırı uç noktaları bulunan bir hastalık olmaktadır. Bu sebeple bipolar hastaları özellikle mani aşamasında yaşadıklarını farkına varmama eğilimindedirler. Ancak mani dönemi geçtikten sonra yaptıklarını sorgulama aşamasına geçerler. Bipolar hastalarının durumu farkında olmamalarından dolayı da genellikle yakınlarının teşviki ile uzmana giderler.
İleri bipolar teşhisi olan hastaların ise bu atakları çok daha şiddetli bir şekilde geçirirler. Bu sebeple de iş, aile ve sosyal yaşamları ciddi şekilde etkilenir. Bunların yanında bipolar bozukluğu yaşayan hastalar özellikle mani depresyon dönemlerinde halüsinasyonlar görebilir ve sanrılara inanabilirler. Bipolar bozukluğunun belirtileri hastaların mani ya da depresyon döneminde olmalarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Manik atakların belirtileri
Bipolar bozukluğu olan kişilerin mani dönemi genellikle enerjilerinin yüksek oldukları dönemdir. Bu sebeple de manik dönemde görülen belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır:
- Çok mutlu, çok sinirli ya da çok alıngan hissetmek
- Normalden daha aktif olmak
- Gergin hissetmek
- Uyku ihtiyacının azalması
- Farklı konular hakkında hızlı bir şekilde konuşma
- Yiyecek ya da cinsel ilişki gibi zevklere duyulan iştahın artması
- Alışılmışın dışında güçlü ya da yetenekli hissetmek
Depresif atakların belirtileri
Bipolar bozukluğu olan kişilerin depresif dönemlerinde görülen belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır:
- Çok üzgün hissetmek
- Endişeli olmak
- Yavaşlamış hissetmek
- Huzursuz olmak
- Konsantrasyon problemleri
- Kararsızlık
- Daha fazla uyuma eğilimi
- Çok yavaş konuşmak
- Söylenecek bir şey bulamamak
- Unutkanlık
- Tüm faaliyetlere karşı ilgi eksikliği
- Günlük aktiviteleri yapamamak
- Umutsuz ve değersiz hissetmek
- İntiharı düşünmek
Mani Dönem
- Huzursuzluk gibi duyguların uç noktalarda yaşanması,
- Sürekli olarak para harcamak,
- Sabırsızlık,
- Alkol ve uyuşturucu kullanımı,
- Yaratıcılık,
- Hızlı konuşma,
- Halüsinasyon görme,
- Odaklanmada güçlük yaşama,
- Aşırı özgüven,
- Cinsel dürtülerde artış,
- Daha az uyuma,
- Hiperaktivite,
- Olayların merkezinde olma duygusu,
- Aşırı neşe,
Depresif Dönem
- Günlük işleri yerine getirememe,
- İntihar düşünceleri,
- Azalan cinsel istek,
- çevresindeki insanlarla sürekli olarak tartışmak,
- uyumada zorluk yaşamak,
- Sanrılar görmek,
- İştahsızlık,
- Sürekli olarak kuşku duymak,
- Umutsuzluk hali,
- Suçluluk hissetme,
- Olaylara konsantre olmada güçlük yaşamak,
- Keyifsizlik,
- Yorgunluk,
- Uzun süre uyuma isteği
Karma Dönem
Bu dönemdeki hastalarda ise hem mani hem de depresyon dönemlerine ait belirtiler birlikte gözlemlenmektedir. Bu süreç içinde hastalar bir an çok mutluyken bir sonraki an çöküntü ruh haline girebilmektedir.
Bipolar Bozukluk Kimlerde Görülür?
Bipolar bozukluğunun görülme oranları erkek ve kadınlarda eşit olmaktadır. Ancak kadınlar depresyon dönemlerini daha uzun süre yaşarken, erkekler ise mani dönemlerini daha uzun süre yaşamaktadır.
Bipolar bozukluğunun oluşmasının üzerinde hastalarının kişilikleri de rol oynamaktadır. Özellikle dışa dönük, eğlenceli ve renkli kişilikler ile; melankolik ve güneşli melankolik kişilik yapılarına sahip kişilerde daha fazla bipolar bozukluk gözlemlenmektedir. Güneşli melankolik olarak tabir edilenler ise bir an coşkulu ve sonra içe dönük olan kişiler olmaktadır.
Bunların yanında ailesinde psikolojik bozukluk bulunan kişiler ve ebeveynlerden birinin bipolar bozukluk yaşadığı durumlarda kişilerde bipolar bozukluğunun görülme ihtimali de artmaktadır.
Bipolar Bozukluk Neden Olur?
Bipolar bozukluğunun neden kaynaklandığı tam olarak belirlenememiştir. Ancak bazı etmenler bipolar bozukluğu riskini artırmaktadır. Bu etmenler içinde özellikle etkili olan üç başlık bulunmaktadır.
Genetik
Özellikle birinci dereceden yakın akrabalarda bipolar bozukluk bulunması hastaların riskini arttıran nedenler arasında olmaktadır. Bu sebeple anne, baba ya da kardeşlerde bipolar bozukluk görülmesi durumunda ailenin diğer bireylerine de doktor kontrolüne gitmeleri önerilmektedir. Ancak bipolar bozukluğun tek sebebi belirli bir gen olmamaktadır. Birçok aktarılan gen ve tetikleyici çevresel faktörler bipolar üzerinde etkili olmaktadır.
Beyindeki Kimyasal Dengesizlikler
Beyin fonksiyonları kontrol eden kimyasallara nörotransmitter adı verilmektedir. Nörotransmitlerin bir veya birkaçında görülen dengesizliklerin bipolar bozukluğuna neden olabilir. Yaşanılan bu dengesizlikler sonucunda hastalarda bipolar bozukluk semptomları görülebilir.
Tetikleyici Unsurlar
Yaşanılan stresli ya da travmatik olaylar bipolar bozukluğun nedenleri arasında yer almaktadır. Sevilen birinden ayrılma ya da ölümü, cinsel ya da fiziksel istismar ya da beyin travmaları gibi sebepler bipolar hastalığının tetikleyici faktörleri içinde yer almaktadır.
Bipolar Bozukluk Nasıl Teşhis Edilir? (Tanı)
Bipolar bozukluğun tanısında hastaların öyküleri kadar aile geçmişlerinin de önemi bulunmaktadır. Genellikle klinik izlem ile tanı konulabilen bipolar bozukluğu eğer depresif dönemde ise o zaman tanı konması zorlaşabilmektedir.
Bir hastanın tam olarak bipolar tanısı alabilmesi için hastaların uzmanlar tarafından hem depresif hem de mani dönemlerinde tam olarak gözlemlenmeleri gerekmektedir. Bunun yanında hastaların uyuşturucu madde ya da alkol bağımlılığı söz konusu ise o zaman tanı koymak zorlaşabilir.
Bipolar bozukluğunun teşhisini zorlaştıran bir diğer etmen ise bulunduğu hastalık grubunda ki diğer hastalıklar ile semptomların benzemesidir. Bu sebeple her iki atak döneminin de gözlemlenmesi gerekliliğini doğurmaktadır.
Bunların yanında hastalarda aşırı aktif tiroide sahip olmaları da benzer semptomların yaşanmasına neden olmaktadır. Bu sebeple de uzmanlar tiroid hormonları için kan tahlillerine başvurabilir. Bunun yanında beyin aktivitelerinin gözlemlenmesi için de MR gibi görüntüleme yöntemlerinden yardım alınabilmektedir.
Bipolar Bozukluk Nasıl Tedavi Edilir?
Bipolar bozukluğunun tedavi süreci ve tedavinin başarısı hastaların hekimleri ile olan ilişkilerine ve hasta yakınlarının bu süreçte ne kadar destek oldukları ile yakından bağlantılı olmaktadır.
Psikoterapi
Psikoterapi yöntemleri söz konusu bipolar bozukluk olduğunda özellikle önemli olmaktadır. Bu tedaviler grup, aile ya da bireysel olarak gerçekleştirilebilir. Psikoterapi tedavi yöntemleri içinde psikoeğitim, sosyal ritim terapisi, kişiler arası terapi, bilişsel davranış terapisi ve aile terapisi yer almaktadır.
İlaç Tedavileri
Ani atak dönemleri için kullanılan ilaçlar hastaların kendilerine ve çevrelerine zarar vermelerini önlemek amacını taşımaktadır. Hastaların duygu durumlarının düzenlenmesi için antipsikotik ilaçlar tedavinin önemli bir parçası olmaktadır. Özellikle olarak devam eden hastaların mani dönemleri için kullanılan lityum bipolar tedavisinin altın standardı olmaktadır.
Kullanılan ilaç sınıflarının içinde nöbetlerin engellenmesini sağlayan antikonvülsan ilaçlar da bulunmaktadır. Bunların yanında hekimlerin gerekli görmesi halinde tedaviye atipik antipsikotik ilaçların kullanımını da başlatabilir.
Hastane Tedavileri
Bazı hastaların kendileri ya da çevreleri için tehlike oluşturmaları ya da kendilerine bakabilecek yeterliliğe sahip olmamaları durumunda tedavilerinin klinik ortamlarda devam etmesi gerekmektedir. Özellikle psikotik belirtileri bulunan hastalar için en çok tercih edilen tedavi seçeneği olmaktadır.
Bipolar bozukluk tedavisi ne kadar sürer?
Bipolar bozukluğun tedavisi hastalığın tamamen iyileştirilmesine yönelik olmamaktadır. Bunun yerine hastalarda görülen belirtilerin hafifletilmesine yönelik olarak gerçekleştirilmektedir. Bu tedavi ile hastalar duygudurumlarını daha kolay bir şekilde düzenleyebilmektedir.
Uygulanan tedavilerin düzenli bir şekilde takip edilmesi sayesinde hastaların %15’inde ataklar ömür boyu görülmez. Hastaların %45’inde ise hayatlarının çeşitli dönemlerinde ataklar yaşasalar da ataklar arasında normal bir hayat sürerler. Bu sebeple de bipolar bozukluğun tedavisi hayat boyu devam eden bir süreci kapsamaktadır. Ancak mani ya da depresif dönemlerinde kişilere harici tedaviler uygulanmaktadır ve bu tedaviler sürelidir.
Bipolar Bozukluk Atakları
Bipolar bozukluğu atakları kişilerin ruh hallerin ani ve şiddetli bir şekilde değişimini ifade etmektedir. Ataklar hastalığın ilk dönemlerinde seyrek ve kısa süreli görülürken tedavi edilmemesi durumunda ataklar sıklaşır ve daha uzun sürer.
Bipolar Bozuklukta Evlilik ve Cinsel Yaşam
Genel olarak zor bir deneyi olan evlilikte eşlerden birisinin bipolar bozukluk tanısı alması durumunda ilişki daha karmaşık bir hale gelmektedir. Buna rağmen bipolar tanısı almış kişilerin de mutlu evlilikleri bulunmaktadır.
İletişim
Eşlerden birinin manik ya da depresif dönemde olması iletişiminin akıcı olmasını engellemektedir. Ancak eşlerin birbirine anlayışlı davranması iletişimin daha iyi bir hale gelmesini sağlayabilir. Çiftlerin belli bir düzeyde duygusal açıklamalar yapması iletişimin daha kuvvetli olması açısından hayati önem taşımaktadır.
Bipolar hastaları ve eşleri ile yapılan çalışmalarda, eşlerin hasta olması diğer eşin kendisini üzgün ve çaresiz hissettiklerini ortaya koymuştur. Bunun yanında bipolar hastalığının evlilikleri üzerindeki etkilerini değerlendirmede zorlanmışlardır. Sonuç olarak eşlerden birisinde bipolar bozukluk olması durumunda evlilik içindeki iletişim etkilenmektedir.
Cinsel yaşam
Bipolar eşlerin cinselliğe olan ilgileri içlerinde bulundukları döneme ve kullandıkları ilaçlara bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bazı ilaçlar kişinin cinselliğe olan ilgisinin azalmasına neden olurken; mani döneminde olmaları ise cinselliğe karşı aşırı ilgi duymalarına neden olmaktadır.
Bunların yanında bipolar bozukluk üzerine yapılan araştırmalar mani döneminde hastaların hiperseksüaliteye eğilimli olduğunu göstermektedir. Bu sebeple de bu dönemde olan eşler tehlikeli cinsel ilişki ya da aldatmaya daha yatkın olurlar.
Ebeveynlik
Bipolar bozukluğu olan kişiler için ebeveyn olmak ödüllendirici olabileceği gibi durumun kötüleşmesine de neden olabilmektedir. Çünkü bipolar hastaları için aile sorumlulukları ve çocukların hastalıkları gibi durumlar stres kaynağı olmaktadır. Bu durum da ruh hallerinin değişmesine neden olur. Bu durum diğer eşin zorluk yaşamasına neden olmaktadır. Diğer bir yandan ebeveynlerinden birinin yaşamış olduğu bipolar bozukluğun çocuğun yaşına bağlı olarak anlatılması ve çocuğun bu durumu anlaması da zorlu olmaktadır.
Nasıl yardım edilebilir?
Evlilikte eşlerden birinin bipolar bozukluğu olması durumunda her iki eşin de birbirine şefkat göstermesi zorlu olabilmektedir. Çünkü bipolar bozukluğu olan eş bir önceki dönemdeki davranışlarından dolayı kendisini suçlu hissedebilir. Diğer yandan diğer eş yaşadıklarından dolayı kızgınlık ya da dargınlık hissedebilir. Bu durum ilişkinin devam etmesinde bazı sorunların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Ancak çiftlerin birbirlerini desteklemeyi öğrenmeleri ile bu süreç kolaylıkla aşılabilir. Bunun için bipolar bozukluğu olan eşe yardım edecek birçok yol bulunmaktadır. Bunların içerisinde şunlar yer almaktadır:
- Bipolar bozukluk konusunda yeterli bilgi sahibi olmak
- Eşin hastalığının dışında bir karakteri olduğunu kabul etmek
- Eşlerin surumla ilgili deneyimlerini paylaşmaları ve dikkat edilmesi gereken konuları belirlemeleri gerekir.
- Bipolar olan eşe sorular sormak ve onu aktif bir şekilde dinlemek iletişim kurabilmenin en önemli adımlarından olmaktadır.
- Bipolar atakları ortaya çıktığında eşe ve eve yardım edecek bir planın oluşturulması gerekir.
- Belirtilerin kötüleşmesi durumunda uygulanacak bir planın yapılması gerekir.
- Bipolar eşin tedavisinde tutarlı olması yönünde desteklenmesi gerekir.
- Sağlıklı günlük rutinlerin desteklenmesi gerekir.
Bunun yanında bipolar bozukluğu olmayan eşin de kendisi için dikkat etmesi gereken noktalar bulunmaktadır. Bu noktalar kısaca şu şekilde özetlenebilir:
- Kendilerine karşı her zaman nazik ve şefkatli olmalıdırlar.
- Öz bakımlarını ihmal etmemelidir.
- Başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi gerekir.
- İhtiyaç olması halinde yardım almaktan kaçınılmamalıdır.
- Sınırlarının belirlenmesi ve bu sınırlara sadık kalınması gerekir
- Sınırların ihmal edilmesi durumunda neler olacağı konusunda her zaman net olunması gerekir.
Boşanma ne zaman konuşulmalı?
Bazı durumlarda bipolar bozukluğu olan kişilerin de evlilikleri yürümeyebilir. Bu durumda eşler için boşanma bir seçenek olmaktadır. Boşanma özellikle aşağıda belirtilen noktaların oluşmasında düşünülmesi gerekir:
- Bipolar bozukluğun özellikle mani dönemlerinde kişilerin aşırıya kaçması diğer eşin suistimal edilmesine neden olmaktadır. Bu aşırılıkların içerisinde özellikle finansal sorunlar ve aldatmalar öne çıkmaktadır. Ailenin finansal olarak sıkıntıya girmesine neden olmak ya da sadık olmamak boşanma için geçerli nedenlerin başında gelmektedir.
- İlişkinin sürekli olarak sağlıksız bir hal alması
- Kendi ihtiyaçların karşılanamaz bir hal alması
- Güvende hissedememe
Bunun yanında bipolar bozukluğu olan kişinin de ayrılma kararı alması son derece normaldir. Bu kararın alınması için geçerli olabilecek durumlar ise şunlardır:
- İlişkinin fiziksel, ruhsal ve psikolojik olarak güvensiz hissettirmesi
- Eşlerin yeterince destek olmaması
- Eşleri tarafından sürekli olarak yargılanmak