Gece körlüğü nedir?
Nyctopia olarak da adlandırılan gece körlüğü zayıf ışıklı olan ortamlarda iyi görememek olarak tanımlanabilir. Özellikle iyi aydınlatılmış bir ortamdan zayıf aydınlatması olan bir ortama geçiş yapıldığında yeni ortama hızlı bir şekilde uyum sağlayamama durumudur. Başlı başına bir hastalık olarak kabul edilmeyen gece körlüğü genellikle altta yatan bir etmenin belirtisi olarak ortaya çıkar. Özellikle miyop olan kişilerde yaygın bir şekilde görülen gece körlüğü genellikle retina kaynaklı sorunlar sebebiyle ortaya çıkar. Ancak miyop olan kişilerde görülen gece körlüğü retina kaynaklı değil, optik sorunlardan kaynaklanmaktadır.
Gece körlüğü tanı yöntemleri
Gece körlüğünün teşhis edilmesinde öncelikle göz uzmanı tarafından detaylı bir muayene gerçekleşmektedir. Daha sonrasında bir sizi özel görüntü veya test uygulanarak hem gece körlüğü hem de gece körlüğüne neden olan etmen saptanabilir.
Gece körlüğü belirtileri
Gece körlüğünün altında yatan nedenler farklı olduğu için belirtiler de farklılık gösterebilmektedir. Gece körlüğü olan kişilerde görülebilecek belirtiler içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Zayıf aydınlatılmış ortamlarda bulanık görme
- Zayıf ışıklı ortamlar nesnelerin yüzeylerini görmede sorun yaşama
- Işığa duyarlılık
- Karanlık bir odaya girildiğinde tam görme kaybı
- Işıkların etrafında parlama ya da hare görme
- Gece yıldızları görememe
- Zayıf ışıklı ortamlarda uzaktaki nesneleri görememe
Gece körlüğü nedenleri
Göz bebekleri ışığa uyum sağlayacak şekilde gelişmiştir. Bu sebeple de ışığın zayıf olduğu alanlarda göz bebekleri büyüyerek retinaya daha fazla ışık ulaşmasını sağlar. Daha sonrasında gözün arka kısmında yer alan koni ve çubuk hücrelerden oluşan retina görüntüyü beyne iletir. Koni hücreler renkleri görmemizi sağlarken, çubuk hücreler ise karanlıkta görmemizi sağlar. Gece körlüğünde ise çubuk hücrelerde yaralanma ya da bir hastalık söz konusu olmaktadır. Gece körlüğünün yaygın görülen nedenleri içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Miyop
- Diyabet
- Göz bebeğinin daralmasına neden olan glokom ilaçları
- Bağırsak bypassı geçiren kişilerde sıklıkla görülen A vitamini eksikliği
- Katarakt
- Renitis pigmentoza
- Makula dejenerasyonu
- Doğuştan gelen gözün pigmentasyon sorunları
- Lasik ve PRK gibi reaktif ameliyatlar
Gece körlüğü tedavi yöntemleri
Gece körlüğünün tedavisinin planlanmasında önemli olan altta yatan etmendir. Bu sebeple de gece körlüğünün tedavisi gözlük camlarını ya da kullanılan glokom ilaçlarını değiştirmek kadar kolay olabilmektedir. Diğer bir yandan katarakt gibi bir sebepten kaynaklanıyor ise o zaman ameliyata başvurulması gerekir.
Gece körlüğü testi nasıl yapılır?
Gece körlüğü testinin yapılabilmesi için öncelikle göz bebeğinin genişlemesini sağlayan bir damla damlatılmaktadır. Daha sonrasında ise üzerinde parlak bir ışık bulunan bir mikroskop yardımı ile gözz incelenir. Daha sonrasında ise gece körlüğü teşhisinin tamamlanmasını sağlayan bir dizi test uygulanabilir.
Gece körlüğün korunmak için nelere dikkat edilmeli?
Genetik yatkınlıkları önlemenin bir yolu yoktur. Ancak genetik faktörler çevresel faktörlerden etkilenmektedir. Bu sebeple de gece körlüğünün engellenmesi için bazı alışkanlıklara dikkat edilmesi gerekmektedir.
A vitamini
A vitamini içeren besinler açısından zengin beslenmek A vitamini eksikliği nedeni ile oluşabilecek gece körlüğünün engellenmesinde son derece etkili olmaktadır. A vitamini açısından zengin olan besinler ise şunlar olmaktadır.
- Yumurta
- Havuç
- Süt
- Kavun
- Ispanak
- Balkabağı
Düzenli göz muayenesi
Göz ile ilgili herhangi bir problemin varlığının erken teşhis edilmesi için düzenli göz muayenesinin yaptırılması gerekir. Bu sayede göz hastalıkları ve kusurlarına en kısa süre içerisinde müdahale edilebilir.
Çinko
A vitaminin vücutta daha iyi bir şekilde metabolize edilebilmesi için çinkoya ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sebeple de çinko eksiliğine de dikkat edilmesi gerekir. Çinko açısından zengin olan besinlerin içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Sığır eti
- Kümes hayvanları
- Fasulye
- Fındık
Güneş gözlüğü
Cildimiz gibi gözlerimizin de UV ışınlarından korunması gerekmektedir. Aksi halde yaşanan makula dejenerasyonu glokom riskini arttıracaktır. Kullanılan güneş gözlüklerinde aşağıdaki özelliklerin bulunmasına dikkat edilmesi gerekir.
- Görünür mavi ışığın %74 ile %90 arasında filtrelenmesi
- UVA ve UVB ışınlarını %99 engellemesi
- Gözlerin her açıdan korunması
Egzersiz yapmak
Göz hastalıkları riskinin azaltılması için egzersiz yapılması önerilmektedir. Bu sayede hem göz içi basıncı hem de kandaki şeker oranı düşürülebilir.