MS (Multiple Skleroz)

Onaylayan Doktor (-lar) ; Afitap Gülçin Bak , Sevin Balkan • Haz 13, 2024

KISA YOL

MS (Multiple Skleroz) hastalığı nedir?

Bağışıklık sisteminin sinir liflerini kaplayan koruyucu kılıfı saldırarak beyinle vücudun geri kalanı arasında iletişim sorunlarına neden olması durumunda multiple Skleroz adı verilmektedir. MS olarak da adlandırılan bu durumda sinir liflerinde kalıcı hasar ve bozulma meydana gelmesine neden olmaktadır. 

MS hastalığının şiddetli olması durumunda hastalar bağımsız yürüme yeteneklerini kaybedebilirler. Bazı MS hastaları ise herhangi yeni bir belirti olmadan uzun süreli iyileşme yaşayabilirler. 

MS hastalığının tamamen ortadan kaldırılmasını sağlayan herhangi bir tedavi bulunmamakla birlikte ataklılar sonrasında iyileştirmenin hızlandırılması, hastalığın seyrini değiştirmesi ve semptomların yönetilmesine yardımcı olacak tedavi seçenekleri uygulanmaktadır

MS hastalığı tanı kriterleri

MS hastalığının tanı almasını sağlayan özel bir test bulunmamaktadır. Bunun için tanısı benzer belirtilere neden olabilecek diğer durumların dışlanarak ve MS hastalığının karakteristik belirtileri göz önüne alınarak konulmaktadır.

Bunun için öncelikle hastanın kapsamlı bir tıbbi öyküsü alınması ve daha sonrasında fiziki muayene uygulanması gerekmektedir. Daha sonrasında diğer hastalıkların dışlanabilmesi için hastalara farklı testler uygulanabilmektedir. 

  • MS hastalığı ile ortak belirtilere sahip diğer hastalıkların dışlanabilmesi için kan testleri. 

  • Omurilik kanalından beyin omurilik sıvısı örneğin alınarak MS ile ilişkili antikordaki anormallikler aranır. Bu örnek aynı zamanda enfeksiyonların BMS gibi belirtilere neden olan diğer durumların dışlanmasına da yardımcı olmaktadır. MS tanısında yakın zamanda kullanılmaya başlanan yeni bir antikor testi ile örneği daha hızlı test edilmesi mümkün olmaktadır.
     
  • Beyindeki servikal ve toristik omurilikteki MS lezyon alanlarının ortaya çıkarılması için manyetik rezonans görüntüleme yönteminden yardım alınmaktadır. Hastalığın aktif bir aşamada olduğunu gösteren lezyonları vurgulamak için intravenöz kontrast madde enjeksiyon edilebilir. 

  • Uyarılara yanıt olarak sinir sistemi tarafından üretilen elektrik sinyallerini kaydeden uyarılmış potansiyel testler uygulanabilmektedir. 

Tekrarlayan iyileşen MS hastalığının çoğunda tanı kolaylıkla konulabilmektedir. Hastalıkla tutarlı olan ve MRI gibi beyin görüntüleme taramalarıyla bir dizi belirtilere dayanarak tanı konmak mümkün olmaktadır.

Ancak olağan dışı belirtileri olan veya ilerleyici hastalığı olan kişilerde MS tanısı konması daha zorlu olabilmektedir. Bu durumlarda lomber fonksiyon ve uyarılmış potansiyeller gibi ek testleri ihtiyaç duyulmaktadır

MS hastalığın belirtileri

MS hastalığında görülen belirtiler etkilenen sinir liflerinin konumuna bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Ayrıca belirtiler hastalığın seyri boyunca da büyük ölçüde farklılık göstererek tanının zorlaşmasına neden olabilmektedir MS hastalığında yaygın olarak görülen belirtiler içerisinde ise şunlar yer almaktadır. 

  • Tipik olarak vücudun bir tarafında aynı anda meydana gelen bir veya daha fazla uzuvda uyuşma ve güçsüzlük 
  • Karıncalanma 
  • Belirli boyun hareketleri ve boyunun öne doğru bükülmesi ile ortaya çıkan elektrik çarpması hissi 
  • Koordinasyon eksikliği 
  • Dengesiz yürüme 
  • Yürüyememe 
  • Uzun süreli çift görme 
  • Bulanık görüş 
  • Baş dönmesi 
  • Bağırsak ve mesane fonksiyonları ile ilgili sorunlar 
  • Cinsel sorunlar 
  • Tükenmişlik 
  • Konuşma bozukluğu 
  • Ruh hali bozuklukları 
  • Bilişsel sorunlar

MS hastalığı nedenleri

MS hastalığının nedeni bilinmemektedir. Vücudun kendi bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması sebebiyle oluşmasından kaynaklanan MS bağışıklık aracılı bir hastalık olarak kabul edilmektedir. 

Bağışıklık sisteminin saldırmış olduğu miyelin elektrik kablolarındaki yalıtım kaplamasına benzetilebilir. Koruyucu miyelin hasar gördüğünde ve sinir lifi açığa çıkar ve sinir lifi boyunca iletilen mesajlar yavaşlayabilir ya da engellenebilir. 

MS hastalığının bazı kişilerde gelişip diğerlerinde neden gelişmediği bilinmemektedir. Bu durumun ortaya çıkmasında genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun sorumlu olduğu düşünülmektedir. 

MS hastalığı risk faktörleri 

Aşağıda belirtilen faktörler MS hastalığı gelişme riskini arttırmaktadır. 

  • MS hastalığı her yaşta ortaya çıkabilen bir hastalık olmakla birlikte başlangıcı genellikle 20 ila 40 yaş arasında olmaktadır. 

  • Kadınların erkeklere göre MS hastalığına yakalanma ihtimali 2 ila 3 kat daha fazla olmaktadır. 

  • Ebeveynlerde ya da kardeşlerde MS hastalığının bulunması durumunda risk artar. 

  • Çeşitli virüsler sebebiyle görülen enfeksiyonlar MS ile ilişkilendirilmiştir. 

  • Başta Kuzey Avrupa kökenli olmak üzere beyaz insanlar MS hastalığına daha yatkındır. Afrika, Asya veya Kızılderili kökenli kişilerde risk düşmektedir. 

  • MS hastalığı ılıman iklime sahip ülkelerde daha yaygın olarak görülür. 

  • Düşük D vitamini seviyesine sahip olmak riski arttırır.
     
  • 6 p 21 kromozomundaki bilginin MS ile ilişkili olduğu bulunmuştur. 

  • Kadınlarda obezite ile MS hastalığı arasında ilişki olduğu bulunmuştur 

  • Bazı otoimmün hastalıklara sahip olmak MS geliştirme riskini
    yükseltmektedir. 

  • Sigara kullanımının MS riskini arttırır. 

MS hastalığı komplikasyonları 

MS hastalarında aşağıdaki komplikasyonlar görülebilir. 

  • Kas sertliği ve spazmları
  • Depresyon ve anksiyete gibi ruh hali değişiklikleri 
  • Genellikle bacaklarda şiddetli zayıflık veya felç 
  • Unutkanlık 
  • Kelime bulma güçlükleri 
  • Bağırsak ve mesane kontrolünün kaybı 
  • Felç 
  • Cinsel fonksiyonlarla ilgili sorunlar 
  • Nadir olarak görülmekle birlikte nöbetler

MS hastalığın tedavi yöntemleri

MS hastalığının tamamen ortadan kaldırabilecek bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Tedavinin amacı ataklardan iyileşmeyi hızlandırmaya, nüksleri azaltmaya, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya ve MS belirtileri yönetmeye odaklanmaktadır. Bazı hastalarda görülen belirtiler son derece hafif olmaktadır. Bu hastalar da herhangi bir tedavi yöntemi uygulanmamaktadır. 

MS ataklarını yönelik tedaviler 

MS ataklarının yönetilebilmesi için uygulanabilecek tedavi yöntemleri içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Sinir iltihabının azaltılması için oral prednizon ve intravenöz metil prednizolon gibi kortikosteroitler reçete edilmektedir. Bu ilaçların yan etkileri içerisinde kan şekeri ve kan basıncında artış, uykusuzluk, sıvı tutulumu ve ruh halinde değişiklikler yer almaktadır.
     
  • Plazma değişimi ile hastalardan bir miktar kan alınır. Daha sonrasında kan hücreleri ve plazma ayrılır. Kan hücreleri bir protein çözeltisi olan albüminle karıştırılarak hastaya geri verilir. Bu tedavi yöntemi belirtilerin şiddetli olması ya da diğer tedavilere yanıt vermemesi durumunda kullanılmaktadır. 

Hastalığın ilerlemesini engellemeye yönelik tedaviler 

Bu tedavilerde kullanılan ilaçlar MS hastalığının erken dönemlerinde agresif bir şekilde tedavinin uygulamasını sağlamaktadır. Bu sayede nüksetme oranı azaltılarak yeni lezyonların oluşumu yavaşlatılmaktadır. Bu sayede potansiyel olarak beyin lezyonları ve sakatlık birikim riski de azaltılmaktadır. Ancak hastalığın ilerlemesini durdurmak için kullanılan bu tedavilerin önemli bir kısmı ciddi sağlık riskleri taşımaktadır.

Bu sebeple de bu tedavilere karar vermeden önce hastalığın süresi ve şiddeti, daha önceki MS tedavileri ve diğer sağlık sorunları ile çocuk doğurma gibi faktörlerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Hastalığın ilerlemesini engellemeye yönelik uygulanana tedavi seçenekleri arasında enjekte edilebilir, oral ve infüzyon ilaçları bulunmaktadır.

Enjekte edilebilir tedavileri içerisinde şunlar yer alır. 

  • MS tedavisinde en sık reçete edilen ilaçlar interferon Beta ilaçları olmaktadır. Vücuda saldıran bağışıklık hücreleri mücadele ederek çalışırlar ve iltihabı azaltarak sinir büyümesini arttırabilirler. Deri altına veya kas içerisinde enjekte edilirler ve nükslerin sıklığı ile şiddetini azaltabilirler. İnterferonların yan etkileri içerisinde grip benzeri belirtiler ve enjeksiyon bölgesi reaksiyonları bulunmaktadır. Bunun yanında karaciğer enzimlerinin izlenmesi için kan testlerinin de uygulanması gerekmektedir. Bazı hastalar interferon etkilerinin azaltılmasını sağlayacak nötrleştirici antikorlar geliştirebilmektedir.

  •  Bağışıklık sisteminin miyeline saldırısını engellemeye yardımcı olmak için Glatiramer asetat ilaçları kullanılmaktadır. Deri altına enjekte edilen bu ilaçların yan etkileri içerisinde enjeksiyon bölgesinde cilt tahrişi bulunmaktadır. 

  • Sinir sistemine zarar veren hücreleri hedef alan Monoklonal antikorlar ise deri altına enjeksiyon yoluyla verilmektedir. MS hastalığının neden olduğu beyin lezyonlarını ve kötüleşen belirtilerin azalmasına yardımcı olmaktadır. Olası yan etkileri içerisinde enfeksiyonlar, baş ağrıları ve enjeksiyona karşı reaksiyonlar bulunmaktadır. 

Oral tedavileri içerisinde şunlar yer almaktadır. 

  • Günde bir kez kullanılan Teriflunomid nüks etme oranının azalmasına yardımcı olmaktadır. Yan etkileri içerisinde karaciğer hasarı ve saç dökülmesi bulunmaktadır. Bunun yanında hem erkeklerde hem de kadınlarda doğum kusurları ile ilişkili olmaktadır. Bu sebeple de ilacı alırken ve sonrasında 2 yıl boyunca doğum kontrolünün kullanılması gerekmektedir. Ayrıca ilacın düzenli olarak yapılan kan kontrolleri ile takip edilmesi gerekmektedir.

  • Günde 2 kez alınması gereken dimetil fumarat yükseltmenin azaltılması için kullanılan bir diğer ilaçtır. Yan etkileri içerisinde kızarıklık, ishal, mide bulantısı ve azalmış beyaz kan hücresi bulunmaktadır. Bu sebeple de ilacın düzenli olarak kan testleri ile izlenmesi gerekmektedir. 

  • Günde iki kez kullanılması gereken bir diğer ilaç ise diroksimel fumarat olmaktadır. Bu ilaç dimetil fumarat'a benzerlik göstermekle birlikte daha az yan etkiye neden olmaktadır. Tekrarlayan MS formları tedavisinde onaylanan ilaçlar içerisinde bulunur. 

  • Gecikmeli salınımlı bir ilaç olan monometil fumarat yavaş ve istikrarlı bir etkiye sahip olmaktadır. Zamanında salınmasını nedeniyle yan etkilerin azalması beklenir. Olası yan etkileri içerisinde karaciğer hasarı, kızarma, karın ağrısı ve enfeksiyonlar yer almaktadır. 

  • Günde 2 kez ağızdan alınan fingolimod ataklarının yükseltme oranını azaltmaktadır. Ancak kalp atış hızının yavaşlamasına neden olmasından dolayı ilk dozdan sonra 6 saat boyunca kalp atışını ve kan basıncının izlenmesi gerekmektedir. İlacın diğer yan etkileri geçersin yine nadir görülen ciddi enfeksiyonlar, yüksek tansiyon ve bulanık görme yer almaktadır. 

  • Günde bir kez kullanılması gereken sponimod nükslerin azalmasına sağlamakla birlikte hastalığın yavaş ilerlemesine yardımcı olabilmektedir. Bunun yanında ikincil ilerleyici MS içinde onaylanan ilaçlar arasında yer almaktadır. Olası yan etkileri içerisinde karaciğer sorunları, viral enfeksiyonlar ve düşük beyaz kan hücresi sayımı yer almaktadır. Bunun yanında kalp atış hızında değişiklikler, baş ağrıları ve görme sorunları da bulunmaktadır. Bu ilacın gelişmekte olan fetüse zarar vermesinden dolayı hamile kalabilecek kadınların ilaç alırken ve ilacı bıraktıktan sonraki 10 gün boyunca doğum kontrol yöntemi kullanmaları gerekmektedir. Bazı hastaların ise ilk dozdan sonra 6 saat boyunca kalp atışı ve kalp basıncını izlemesi gerekmektedir. Düzenli kan testleriyle izlenmesi gereken ilaçlar içerisinde yer almaktadır. 

  • Günde bir kez alınması gereken ozanimodn nüks oranının azaltılmasını sağlamaktadır. Olası yan etkileri içerisinde yüksek kan basıncı, karaciğer iltihabı ve enfeksiyonlar yer almaktadır. 

  • Ponesimod adlı ilaç ise giderek artan dozaj programı ile günde bir kez alınmaktadır. Bu ilacın nüks etme oranı düşük olmakla birlikte hastalık tedavisinde kullanılan diğer bazı ilaçlara göre daha az beyin lezyonun oluşumu görülmüştür. İlacın yan etkileri içerisinde solunum yolu enfeksiyonları, karaciğer tahrişi, yüksek tansiyon, kalp atış hızı ve ritmi etkileyen kalpte elektriksel sorunlar bulunmaktadır. 

  • Tekrarlayan düzelen MS hastaları için 2. basamak tedavisi olarak reçete edilen Kladribin aynı zamanda ikincil ilerleyici MS içinde onaylanmıştır. 2 yıllık bir süreç içerisinde 2 haftalık yayılmış iki tedavi kürü olarak uygulanır. Yan etkileri içerisinde üst solunum yolu enfeksiyonu, tümörler, baş ağrıları, ciddi enfeksiyonlar ve beyaz kan hücrelerinin azalması bulunmaktadır. Aktif kronik enfeksiyonu veya kanseri olan kişiler, hamile ve emziren kadınların bu ilacı kullanmamaları gerekmektedir. Erkek ve kadınların ilacı kullanırken ve takip eden 6 ay boyunca doğum kontrolü kullanmaları gerekmektedir. 

MS hastalığının infüzyon tedavileri içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Hem nüksetme oranlarını azalttığı hem de sakatlık riskini yavaşlattığı için kullanılan Natalizumab, monoklonal bir antikordur. Bu ilaç beyindeki ve omurilikteki sinirlere zarar veren potansiyel bağışıklık hücrelerinin kan dolaşımından uzaklaştırılmasına yönelik olarak tasarlanmıştır. Şiddetli MS hastaları için birinci basamak tedavi olmaktadır. Bazı şiddetli MS hastaları için ise 2. basamak tedavi olarak uygulanmaktadır. PML JC etken maddesine karşı antikor açısından pozitif olan kişilerde ilerleyici multifokal ensefolapati adı verilen ve beyinde potansiyel olarak ciddi bir viral enfeksiyon riskini arttırmaktadır. Bu antikora sahip olmayan kişilerde PML son derece düşük olmaktadır. 

  • Birincil ilerleyici MS hastalığının ilerlemesini yavaşlatan Ocrelizumab, hem nüks eden hem de birincil ilerleyici formların tedavi etmek için FDA tarafından onaylanan tek dmt'dir. Bu alanda yapılan çalışmalar hastalığının nüksetmesi durumunda nüksetme oranının azalttığını veya hastalığın her iki formunda da sakatlığın kötüleşmesinin yavaşlattığını göstermektedir. İlacın yan etkileri içerisinde enjeksiyon bölgesinde tahriş, ateş, düşük tansiyon ve mide bulantısı olmaktadır. Hepatit B enfeksiyonu olanlar da dahil olmak üzere bazı kişilere ve bu ilaç uygulanamamaktadır. İlacın kullanımı bazı kanser türlerinin görülme ihtimalini arttırmaktadır. 

  • Yıllık nüksetme oranlarının azalmasını ve MRI faydalarını gösteren manoklonos antikorlardan birisi olan Alemtuzumab, bağışıklık hücrelerin yüzeyindeki bir proteini hedef almaktadır. Bu sayede beyaz kan hücrelerinin neden olduğu potansiyel sinir hasarı sınırlanmaktadır. Ancak bu ilaç yüksek tiroid otoimmün hastalıklara ve nadir görülen bağışıklık aracılı böbrek hastalığı risklerini arttırmaktadır. İlaç 5 gün boyunca arka arkaya infüzyon olarak verilmektedir. Daha sonrasında bir yıl beklenir ve tekrar dozları 3 gün olarak verilir. İlaç sadece kayıtlı sağlayıcılardan temin edilebilmektedir. Bunun yanında ilacın uygulanması durumunda ilaç güvenliği izleme programının kayıtlı olunması gerekmektedir. Bu ilaç genellikle agresif MS hastaları için veya başka bir MS ilacının başarısız olduğu hastalar için ikinci basamak tedavi olarak kullanılmaktadır. 

MS belirtileri yönelik tedaviler 

Hastalarda görülen belirtilerin şiddetinin azalması için uygulanabilecek tedaviler içerisinde şunlar yer almaktadır. 

  • Hastalara uygulanan fizik tedavi sayesinde kasların daha fazla esnemesi ve güçlenmesi mümkün olmaktadır. Bu sayede hastalığının günlük görevlerini yerine getirmeleri daha kolay olmaktadır. Bunun yanında günlük görevlerin yerine getirilmesini kolaylaştıracak cihazları nasıl kullanıldığı da terapi sırasında hastalara öğretilmektedir. Fizik tedavi ve gerektiğinde hareket yardımcısı kullanmak MS hastalığının neden olduğu bacak zayıflığının ve diğer yüzüne sorunlarını yönetilmesine de yardımcı olmaktadır. 

  • Hastaların özellikle bacaklarında görülen ağrılı veya kontrol edilemeyen kas sertliği veya spazmların azaltılması için çeşitli kas gevşeticilerden yararlanılmaktadır. 

  • Hastalığa bağlı olarak görülen yorgunluğu azaltmak için çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır. Ancak bu amaçla kullanılan ilaçların plaseboyu üstüne olduğu kanıtlanamadı ve daha sık yan etkilere neden olduğu görülmüştür. Seçici serotonin geri alım inhibütörleri de dahil olmak üzere depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar nu amaçla kullanılmaktadır. 

  • Yürüme hızını arttırmak için kullanılan ilaçlar hastaların yürüme hızlarının hafifçe artmasına yardımcı olabilmektedir. Bu ilaçların yan etkileri içerisinde idrar yolu enfeksiyonları, uykusuzluk, vertigo ve baş ağrıları bulunmaktadır. Nöbet öyküsü veya böbrek fonksiyon bozukluğu olan kişilerin ilacı kullanmamaları gerekir. 

  • MS hastalığı ile ilişkili depresyon ağrı kesici cinsel ilişki bozukluğu, uykusuzluk, mesane veya bağırsak kontrolü gibi sorunların kontrol altına alınabilmesi için de çeşitli ilaçlar reçete edilebilmektedir.

MS hastalığında beslenme

MS hastalığında diyet son derece önemlidir. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra egzersiz ve sigara içme gibi yaşam tarzı faktörleri MS hastalığına yakalanma riskini ve hastalığın ilerlemesine etkilemektedir. Sağlıklı bir diyet birçok farklı nedenden dolayı MS üzerinde olumlu bir etkiye sahip olmaktadır. Sağlıklı bir diyetle beslenmek nüks etmeleri ve sakatlık riskinin azalmasını sağlamaktadır.

Bunun yanında sağlıklı bir diyet ile bağırsaklarda yaşayan bakterilerin olumlu bir şekilde etkilenmesi sağlanır. Bu da bağışıklık sistemi üzerinde MS ile ilişkili olabilecek önemli etkilere neden olmaktadır. Ancak MS hastaları için kesin bir diyet bulunmamaktadır. Bunun yerine hastaların genel olarak sağlıklı bir diyeti benimsemelerim gerekmektedir. Beslenmede dikkat edilmesi gereken noktalar içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Yemeklerin mümkün olduğunca evde hazırlanması 
  • Her gün renkli taze meyve ve sebzelerin tüketilmesi 
  • Yağsız protein kaynaklarının tercih edilmesi 
  • Sağlıklı yağların tercih edilmesi 
  • Tahıl tüketen kişilerin rafine tahıllar yerine tam tahılları tercih etmesi 
  • Yemeklere çeşitli otlar ve baharatlar eklenmesi 
  • İşlenmiş gıdaların ve ilave şekerin sınırlandırılması

MS hastalığı çeşitleri

MS hastalığının yaygın olarak görülen 4 farklı türü bulunmaktadır. Türler doktorların belirtileri tanımlamasını bir yolu olarak düşünülmelidir.

İyi huylu MS

Klinik olarak izole sendrom olarak da adlandırılan iyi huylu MS türünde MS’i düşündüren belirtilerin ilk atağına sahip olunduğu ancak MS kriterleri karşılanmadığı anlaşılmaktadır. Enflamasyon ve sinir hasarı belirtilere neden olur. BDT MS hastalığına dönüşebilir.

Tekrarlayan ve düzelen MS

MS hastalığının başlamasının en yaygın yolu olan tekrarlayan düzelen MS hastaların %85'ini etkilemektedir. Bu MS türünden belirtilerin alevlenmesi söz konusu olmaktadır. Alevlenme dönemlerinin remisyon dönemleri takip eder.

İkincil ilerleyici MS

Tekrarlayan düzelen MS vakalarının önemli bir kısmı sonunda ikinci ilerleyici MS dönüşmektedir. Bu türde sinir hasarı birikir ve belirtiler gidilerek kötüleşir. Hastalar halen bazı yükseltmeler veya alevlenmeler yaşayabilse de iyileşme dönemlerinin gerçekleşme olasılığı daha düşük olmaktadır.

Birincil ilerleyici MS

Bazı hastalarda belirtiler yavaş yavaş başlar ve herhangi bir belirgin nüksetme ya da iyileşme dönemi olmadan en başından itibaren zaman içerisinde kademeli olarak kötüleşir. Bu duruma birincil ilerleyici MS adı verilmektedir. 

MS hastalığının bu türleri içerisinde nadir olarak görülen üç farklı varyantı bulunmaktadır. Bu varyantların içerisinde şunlar yer alır.

Marburg tipi MS

Bu varyant çok nadir görülen ve hızlı ilerleyen agresif bir formudur. Tedavi edilmemesi halinde ölümle sonuçlanmaktadır. 

Tümefaktif MS

MS hastalığının bu varyansında beyinde tümöre benzer görünebilen demiyelinizasyonlar oluşmaktadır. Çoğu durumda bunun beyin kanseri ve diğer sorunlardan ayırt edilmesi için beyin dokusu örneğine ihtiyaç duyulur.

Balo’nın konsantrik sklerozu

MS hastalığının bu varyansının en önemli özelliği bu duruma adını veren manyetik rezonans görüntülemede miyelin hasarının eş merkezi halkalarının ortaya çıktığı lezyon varlığıdır.

Doktora Soru Sor