30 Saniyelik Özet
- Tetanozun en sık görülen çeşidi olan jeneralize tetanoz; çene kilitlenmesi, terleme, taşikardi ve hipertansiyon gibi belirtileri ile karakterize olmaktadır.
- Dünya çapında görülen neredeyse tüm tetanoz vakaları hiç aşılanmamış ya da 10 yıllık pekiştirme aşısını yapmamış kişilerde görülmüştür.
- Tetanoz aşı ile kolaylıkla önlenebilir bir hastalıktır.
- Tetanos aşısı tek başına uygulanan bir aşı değildir. Farklı hastalıklar için formüle edilmiş diğer aşılar ile birlikte uygulanır.
Tetanoz Nedir?
İsmini Yunanca’dan alan tetanoz kasılma anlamına gelmektedir. Clostridium tetani adı verilen bir bakteri sebebi ile oluşan tetanoz ölümcül olabilen ve sinir sistemini etkileyen bir hastalıktır. Tetanozun klinik özellikleri uzun süredir bilinen bir hastalıktır. Öyle ki M.Ö 1600’lü yıllara kadar uzanmaktadır. Klinik açıdan tetanoz 4 farklı çeşitte gözlemlenmektedir.
Tetanozun en sık görülen çeşidi olan jeneralize tetanoz; çene kilitlenmesi, terleme, taşikardi ve hipertansiyon gibi belirtileri ile karakterize olmaktadır. Neonatal tetanoz ise yeni doğanlarda görülen bir tetanoz türüdür ve göbek bağının bakımının doğru bir şekilde yapılmamasından kaynaklanmaktadır. Diğer bir yandan neonatal tetanoz bebeklerin sinir hücrelerinin daha kısa olmasından dolayı daha hızlı ilerleyen bir tetanoz çeşididir. Kafa travmalarından sonra gözlemlenen sefalik tetanoz kranial sinirleri tutmaktadır. Son olarak en az gözlemlenen çeşidi olan lokal tetanoz sadece tek kas durumunda gözlemlenen bir çeşididir. Ancak daha sonrasında jeneralize tipe ilerleyebilir.
Tetanozun Belirtileri
Tetanozun belirtileri son derece karakteristik olmaktadır. Bu belirtiler;
- Hızlı kalp atışları,
- Hipertansiyon,
- Terleme,
- Ateş,
- Çok hafif uyaranlarda dahi uzun süren ve acı veren spazmlar yaşama,
- Karın kaslarında görülen sertlik,
- Yutkunma zorluğu,
- Ense kaslarında sertlik,
- Çene kaslarının kilitlenmesi ve sertleşmesi,
Tetanos Belirtileri Ne Kadar Sürede Ortaya Çıkar?
Tetanosun neden olabileceği belirtilerin görülmesi için gereken süre 3 ila 21 gün arasında değişiklik göstermektedir. Ancak tetanosa neden olan yaranın özellikleri belirtilerin görüleceği zaman üzerinde etkili olmaktadır. Ortalama olarak 10 gün içerisinde belirtilerin görülmeye başlamasının yanı sıra küçük bir hasar sebebi ile görülen tetanosun belirti göstermesi için aylar gerekebilmektedir. Bunun yanında doku hasarı fazla olan durumlarda belirtilerin görülmesi için birkaç gün yeterli olmaktadır.
Tetanoz Nedenleri
Tetanoza neden olan bakteri hem memeli hayvanlarda hem de toprakta yaşayabilmektedir. Bu bakterilerin ya da sporlarının insanların ciltlerinde oluşan sıyrık ve yaralardan vücutlarına girerek kana karışır ve üremeye başlar. Bakterinin inkübasyon süresi ise ortalama olarak 8 gün olmaktadır. Ancak bu süre hastadan hastaya değişiklik gösterdiği için 3 ile 21 gün arasında da değişebilmektedir. Vücutta ki bu toksin beyin köküne veya omuriliğe ulaştığında ise burada yer alan sinir hücrelerinin bozulmasına neden olmaktadır. Bozulan sinir hücreleri sebebi ile iletim de bozulmaktadır. Bu sebeple de hastalarda istemsiz kasılmalar görülür.
Dünya çapında görülen neredeyse tüm tetanoz vakaları hiç aşılanmamış ya da 10 yıllık pekiştirme aşısını yapmamış kişilerde görülmüştür. İnsandan insana bulaşmayan tetanoz riskini artıran bazı etmenler bulunmaktadır.
- Aşı olmama,
- Güncelleme aşılarının yapılmaması,
- Bakterilerin vücuda girmesine neden olabilecek türde yaralanmaları,
- Kıymık, iğne ya da çivi gibi yabancı cisim batması,
- Vücut piercingi,
- Dövme,
- Enjeksiyon sebebi ile oluşan yaralar,
- Kemiklerde çoklu kırık,
- Yanık,
- Cerrahi yaralar,
- Böcek ısırıkları,
- Enjektör ile uyuşturucu kullanımı,
- Böcek sokması,
- Enfekte ayak ülseri,
- Diş enfeksiyonları,
- Aşıları yetersiz olan annelerin bebeklerinin göbek bağları,
Tetanoz Nasıl Teşhis Edilir?
Tetanoz teşhisinin konulabilmesi için herhangi özel bir teste ihtiyaç duyulmamaktadır. Hastaların yakın hikayesinin alınması ve detaylı bir fiziki muayene tetanozun teşhis edilmesi için yeterli olmaktadır.
Tetanoz Tedavisi
Tetanoz hastalığının tedavisi için kullanılacak herhangi bir ilaç bulunmamaktadır. Çünkü tetanoz toksinlerinin sinir hücrelerine bağlanmasından sonra toksinlerin buradan çıkarılma ihtimali bulunmamaktadır. Bu sebeple tetanozun tam olarak iyileşebilmesi ancak yeni sinir uçlarının oluşumu ile mümkün olabilmektedir. Yeni sinir uçlarını oluşması ise aylar alabilen bir süreçtir. Diğer bir yandan tetanozun ilerlemesinin durdurulabilmesi ve semptomların önlenebilmesi için bazı tedavilerden yardım alınır.
Yaranın Temizlenmesi
Tetanoz tedavisinin ilk adımı yaranın temizlenmesidir. Özellikle yara dokularında yer alan ölü dokular bakterilerin üremesine ortam hazırlandığı için ölü dokuların temizlenmesi gerekmektedir.
Antitoksin
Bu tedavi henüz sinir uçlarına bağlanmamış olan tetanoz toksinlerinin varlığında kullanılmaktadır. Tetanoz immünglobulini denilen bir antitoksin kullanılarak gerçekleştirilen tedavi sayesinde tetanoz toksinlerinin sinir hücreleri yerine antitoksine bağlanması sağlanır.
Antibiyotikler
Hastalığa bir bakteri neden olduğu için hem oral hem de enjeksiyon olarak antibiyotik tedavisinde de yararlanılmaktadır.
Diğer İlaç Tedavileri
İstemsiz olarak gerçekleşen kasılmaların giderilmesi ve kas aktivitelerinin düzenlenebilmesi için beta brokerler ve magnezyum sülfat gibi ilaçlar da kullanılmaktadır.
Tetanoz Nasıl Önlenir?
Tetanoz aşı ile kolaylıkla önlenebilir bir hastalıktır. Uzun yıllardır güvenli bir şekilde uygulanan tetanoz aşıları bebeklik döneminden itibaren uygulanmaktadır. İlk tetanoz aşısı 2 aylık bebeklere uygulanmaktadır. Daha sonrasında ise pekiştirme dozları 4, 6 ve 18. aylada uygulanmaktadır. Daha sonrasında ise 48 ve 72. aylarda dörtlü karma aşıların da içinde yer almaktadır. Çocuklar 13. yaşlarına geldiğinde ise erişkin tip difteri ve tetanoz aşısı uygulanmaktadır. Bu pekiştirme aşısı aynı zamanda yetişkinlere de uygulanan aşıdır.
Hiç aşı olmayan yetişkinlerin ise aşı takvimi daha farklı olmaktadır. Bu yetişkinler için ilk ve ikinci doz aşının arasında 2 hafta bulunmaktadır. 6 ay geçtikten sonra ise 3. doz uygulanır. Daha sonrasında ise her 10 yılda bir pekiştirme aşılarının yapılması gerekmektedir.
Tetanoz Aşısı
Hem çocukların hem de yetişkinlerin aşılama takvimlerinde yer alan tetanos aşısı aynı adı taşıyan ve bakteriyel bir enfeksiyon olan hastalığa karşı koruma sağlamaktadır. Tetanos aşısı tek başına uygulanan bir aşı değildir. Farklı hastalıklar için formüle edilmiş diğer aşılar ile birlikte uygulanır.
Tetanoz Aşısı Çeşitleri
Tetanos aşısının kullanılacağı çeşidi kişinin yaşına ve daha öncesinde yaptırmış olduğu aşılara bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
DTaP difteri
Bebeklere ve küçük çocuklara uygulanan bu tetanos aşısı türü aynı zamanda boğmacaya ve difteriye karşı koruma sağlamaktadır.
Tdap
Daha büyük çocuklara ve yetişkinlere uygulanan türü olmaktadır. Tetanosun yanı sıra difteri ve boğmacaya karşı da koruma sağlamaktadır.
Td
Büyük çocuklara ve yetişkinlere uygulanabilecek bir diğer aşı türü de Td olmaktadır. Hatırlatma aşısı olan bu aşı difteri ve tetanosa karşı koruma sağlamaktadır.
Tetanoz Aşı Takvimi
Tetanos aşısının vurulacağı dönemler tüm dünyada benzerlik göstermektedir. Çocuklara genellikle uygulandığı dönemler içerinde şunlar yer almaktadır.
- 2 aylık
- 4 aylık
- 6 aylık
- 15 ila 18 aylık
- 4 ila 6 yaş
Bu dönemlerde bebeklere ve çocuklara DTaP aşısı uygulanmaktadır. daha sonrasında 11- 12 yaşları arasında bir doz Tdap aşısı uygulanır. Daha sonrasında 10 yılda bir hatırlatma aşısı olarak Td aşısı uygulanmaktadır.
Çocukluk döneminde aşı olmamış yetişkinlerin ise üç dozluk aşı serisi ile başlaması gerekmektedir. Birinci ve ikinci doz arasında en az 4 hafta olması gerekir. üçüncü doz ise ikinci dozdan 6 ila 12 ay sonra yapılmaktadır. Daha sonrasında her 10 yılda bir hatırlatma dozlarının uygulanması gerekir.
Eğer herhangi bir kesik ya da yara varsa o zaman aşının tekrarlanması gerekebilmektedir.
Tetanoz Aşısı Kaç Yıl Korur?
Genel olarak tetanos aşısının koruyuculuğunun 10 yıl olduğu kabul edilmektedir. Bu sebeple de 10 yılda bir aşının hatırlatma dozlarının uygulanması önerilir. Ancak bazı çalışmalarda aşının koruyuculuğunun 30 yıla kadar uzadığı tespit edilmiştir.
Tetanoz Aşısı Canlı Mı?
Tetanos ve difteri aşısı toksoid aşı türlerinden birisi olmaktadır. Toksoid aşı ise genel anlamda canlı mikroorganizma taşımayan aşılardır. Bu sebeple de tetanosa neden olan bakteri laboratuvar ortamında çoğaltıldıktan sonra kimyasallar ya da ısı ile öldürülerek tetanos aşısı elde edilmektedir.
Tetanoz Aşısı Kaç Gün İçinde Yapılmalı?
Tetanos aşısının tam olarak etkisinden faydalanabilmek için yara oluşumunun hemen ardından uygulanması gerekmektedir. Süre uzadıkça aşının etkinliği de azalmaktadır. Bu sebeple de yaralanmadan sonraki ilk 24 saat içerisinde kişilerin aşı olması önerilmektedir.
Tetanoz Aşısı Yapılmazsa Ne Olur?
Deri bütünlüğünün bozulmasına neden olan yaralanmalardan sonra aşı yaptırılmaması durumunda tetanos enfeksiyonu riski önemli ölçüde artmaktadır. Bu durum kas kasılmalarına neden olan ve hayatı ciddi biçimde tehdit eden tetanos enfeksiyonunun oluşmasına zemin hazırlayabilir.
Tetanoz Aşısı Yan Etkileri
Tetanos aşısı alerjik reaksiyon göstermeyen kişilerde ciddi yan etkilere neden olmaz. Hatta aşı yaptıranların önemli bir kısmında herhangi bir yan etkiye neden olmazlar. Yan etkileri ise hafiftir ve birkaç gün içerisinde kendiliğinden geçer.
DTaP aşısının neden olduğu yan etkiler içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Aşı yerinde şişlik ve ağrı
- Ateş
- Sinirlilik ya da huzursuzluk
- İştahsızlık
- Kusma
Td ve Tdap aşılarının neden olduğu yan etkiler içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Aşının uygulandığı yerde şişlik, kızarıklık ve ağrı
- Hafif ateş
- Baş ağrısı
- Yorgun hissetmek
- Mide bulantısı
- Kusma
- İshal
- Mide ağrısı
DTaP aşısı bazı ciddi reaksiyonlara neden olabilmektedir. Ancak bu reaksiyonlar nadir görülür. Ciddi reaksiyonlar içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
- Nöbetler
- 3 saat veya daha fazla aralıksız ağlama
- 40 derecenin üzerinde ateş
- Uygulanan kol ya da bacağın tamamının şişmesi
Tetanoz Aşısı Kimlere Uygulanmamalıdır?
Tetanos aşısı genellikle herkes için güvenli bir aşıdır. Ancak aşağıdaki koşulları taşıyan kişilere tetanos aşısının uygulanmaması gerekmektedir.
- Daha öncesinde difteri, boğmaca ve tetanos aşısına karşı alerjik reaksiyon göstermek
- Kanama bozukluğu
- Nöbet geçmişi
- Sinir sisteminde herhangi bir sorun bulunması
- Guillain Barre sendromunun bulunması
Bunların yanında tetanos aşısı bazı ilaçlar ile etkileşime girebilmektedir. Bu ilaç gruplarının içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Kortikosteroidler
- Kanser ilaçları
- Bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar
Gebelikte Tetanoz Aşısı
Ülkemizde uygulanan aşı politikasından dolayı gebelere tetanoz aşısı uygulanmaktadır. Gebe takip rehberine göre hiç aşılanmamış gebelerin en azından 2 doz tetanoz aşısının uygulanması gerekmektedir. Her iki doz aşısının arasında ise 2 haftanın bulunması gerekmektedir. Gebelere uygulanan aşılar 27. ve 36. haftalar arasında olmaktadır. Eğer gebeliğin erken döneminde temas nedeni ile tetanoz aşısı uygulanmış ise o zaman bu dozların uygulanmasına gerek bulunmamaktadır. Gebelikte aşılarını olmamış annelerin ise doğumdan sonraki en kısa sürede aşılarını olması gerekmektedir. Bu sayede anne sütü ile antikorlar bebeğe d geçmektedir.
Tetanoz Aşısının Yan Etkileri
Tetanoz aşılarının özellikle bünyesi zayıf düşmüş bireylerde bazı yan etkileri bulunmaktadır. Bu kişilerde görülen yan etkiler ateş, halsizlik, baş ağrısı, aşı yapılan kolda uyuşma veya kızarıklık, sindirim sistemi sorunları, şişlik, dışkı ve idrarda kan oluşumu ve alerjik reaksiyonlardır.
Aşının sebep olduğu bu yan etkiler bazı kişilerde 7 ile 21. günlerde çıkmaktadır. Herhangi bir yan etki durumunda da doktora bilgi verilmesi gerekmektedir.