Addison Hastalığı

May 09, 2023

KISA YOL

30 Saniyelik Özet

  • Addison hastalığı, böbrek üstü bezlerinin yeterli miktarda hormon üretememesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur.
  • Böbrek üstü bezleri, kortizol ve aldosteron gibi hormonları üretir. Bu hormonlar, vücudun stresle başa çıkmasına, kan basıncının düzenlenmesine ve elektrolit dengesinin korunmasına yardımcı olur..
  • Belirtileri arasında yorgunluk, halsizlik, kilo kaybı, mide bulantısı, kusma, ishal, tansiyon düşüklüğü, ciltte koyulaşma ve acil durumlarda koma yer alır.
  • Tedavisi, eksik olan hormonların yerine konması ile yapılır. Hastalar, ömür boyu hormon replasman tedavisi görmelidir.

Addison hastalığı (Adrenal Yetmezlik) nedir?

Nadir hastalıklardan birisi olan Addison hastalığı adrenal yetmezlik olarak da adlandırılmaktadır. Vücutta belirli hormonların yeterince salgılanmaması durumu olarak açıklanabilecek Addison hastalığı özellikle böbrek üstü bezlerinin salgıladığı adrenal bezleri, aldosteron ve kortizol hormonları normal değerlerin altında olmaktadır. Tüm yaş gruplarında ve cinsiyetlerinde görülen Addison hastalığı hayati tehlikesi bulunan bir hastalık olmaktadır.

Addison hastalığı (Adrenal Yetmezlik) çeşitleri

Addison hastalığı kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır. Bu çeşitliliğin sebebi ise hormon eksikliği görülen bölgenin çeşitlenmesinden kaynaklanmaktadır.

Primer (birincil) adrenal yetersizlik

Böbrek üstü bezlerinin korteks bölümünün bozulmasından dolayı ortaya çıkan Addison hastalığı türü olmaktadır. Genellikle otoimmün hastalık sebebiyle bağışıklık sisteminin sağlıklı vücut dokularına saldırması sebebiyle oluşmaktadır.

Bilinmeyen sebeplerden dolayı adrenal kortekse saldıran bağışıklık sistemi hormonların yeterince salgılanmamasına neden olmaktadır. Bunun yanında Addison hastalığı olan hastalarda farklı otoimmün hastalıklarının bulunma riski de artmaktadır. 

Primer adrenal yetmezliğe neden olabilecek diğer nedenler içerisinde çeşitli enfeksiyon türleri, adrenal bezlere metastaz gösteren kanser türleri, kanama ve tüberküloz bulunmaktadır. Özellikle adrenal bezlerde görülen kanamalar sebebiyle belirti göstermeyen ani Addison krizi yaşanabilmektedir.

Sekonder (ikincil)adrenal yetersizlik

Hipofiz bezi tarafından üretilen ACTH hormonu adrenal korteksi uyarmaktadır. Ancak hipofiz bezinin herhangi bir sebepten dolayı zarar görmesi durumunda adrenal korteks yeterince uyarılmamaktadır. İyi huylu hipofiz tümörleri ya da hipofiz bezi ameliyatlarının yanı sıra herhangi bir sebep olmadan da adrenal bezleri tarafından üretilen androjen ve glukortikoid yetersizliğine neden olabilmektedir.

Adrenal korteksin çeşitli sebeplerle uyarılmadığı kişilerde görülen bu durum sekonder adrenal yetmezlik olarak adlandırılmaktadır.
Sekonder adrenal yetmezliğinin neden olduğu belirtilerin önemli bir kısmı primer adrenal yetmezlik ile benzerlik göstermektedir. Ancak sekonder adrenal yetmezliğinde ciltte kararma görülmez.

Bunun yanında şiddetli dehidrasyon ya da düşük tansiyon görülme ihtimali daha düşük olmaktadır. Diğer bir yandan sekonder adrenal yetmezlikte hipoglisemi görülme ihtimali daha yüksek olmaktadır.
Sekonder adrenal yetmezliği geçici olarak da görülebilmektedir.

Artrit ya da astım gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan kortikosteroid alan hastaların ilaçlarını birden kesmesi geçici olarak sekonder adrenal yetmezliğine neden olmaktadır. Bu sebeple de ilaç kullanımlarında yan etkilerinin görülmemesi için doktor tavsiyesine uygun bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

Addison hastalığı (Adrenal Yetmezlik) belirtileri

Addison hastalığının belirtileri farklılık göstermektedir. Bunun sebebi ise vücutta eksik salgılanan hormonların farklılaşmasıdır. Bu sebeple de hastalığın belirtilerinin anlaşılabilmesi için hormonların işlevlerinin bilinmesi gerekmektedir.

Örneğin kortizol strese bağlı olarak salgılanan bir hormon olduğu için vücudun strese girdiği durumlarda vücudun cevabı olarak salgılanmaktadır. Bunun yanında protein, yağ ve karbonhidrat kullanımının düzenlenmesine yardımcı olmaktadır. İnflamasyonu kontrol etmesinin yanı sıra kardiyovasküler fonksiyonu ve kan basıncını kontrol eder.

Aldosteron hormonu ise potasyumun böbrekten çıkarılmasını sağlarken aynı zamanda sodyumun geri emilmesini de sağlamaktadır. Bu sayede vücuttaki elektrolit dengesinin kurulmasını sağlar. Steroid yapılı bir hormon olan aldosteron, yeterince salgılanamaması durumunda böbrekler su ve tuz seviyesinin dengede kalması zorlaşır. Bu durumda dehidrasyona ve tansiyon düşüklüğüne neden olmaktadır.

Addison hastalığının neden olduğu belirtiler birkaç ay içerisinde kendisini göstermeye başlar. Bu sebeple de belirtiler yavaş bir şekilde ortaya çıkar. Belirtilerin yavaş bir şekilde ortaya çıkması sebebiyle bazı durumlarda belirtiler göz ardı edilebilmektedir. Addison hastalığında görülen en belirgin semptomlar ise şunlar olmaktadır:

  • Kadınların koltuk altı ve genital bölgelerinde kıllanma
  • Terlemede azalma
  • Depresyon
  • Diğer davranışsal bozukluklar
  • Sinirli olma hali
  • Kas ağrıları
  • Açlık hipoglisemisi
  • Eklemlerde oluşan ağrılar
  • Kilo kaybı
  • Şiddetli yorgunluk
  • Karın ağrısı
  • Mide bulantısı
  • Bayılma
  • İshal
  • Kusma
  • Düşük kan şekeri
  • Tuza duyulan ihtiyacın artması
  • Düşük tansiyon
  • Ciltte, ağız mukozasında, meme uçlarında, genital bölgede ve yara izlerinde koyulaşma

Addison hastalığı (Adrenal Yetmezlik) nedenleri

Addison hastalığının temel nedeni bağışıklık sisteminin böbrek üstü bezlerine saldırması ve dokuların bozulmasına neden olmasıdır. Addison hastalığının yegane sebebi bu olmamakla birlikte diğer sebepler içerisinde şunlar yer almaktadır:

  • Genetik kusurlar
  • Dokularda bazı protein türlerinin anormal olarak birikmesi
  • Organlarda bazı protein türlerinin anormal olarak birikmesi
  • Böbrek üstü bezlerinin farklı bir hastalıktan dolayı cerrahi olarak alınması
  • Adrenal bezlerinde meydana gelen kanamalar
  • AIDS
  • Adrenal bezlerinin işlevinin yitirilmesine neden olan tümörler
  • Tüberküloz
  • HIV
  • Çeşitli mantar enfeksiyonları
  • Adrenal bezlerin travması ya da yaralanması

Addison krizi

Addison krizinde belirtiler kısa süre içerisinde ortaya çıkmaktadır. Bu krizler hayatı tehdit edebilir. Bu sebeple de Addison hastalığı bulunan hastaların aşağıdaki belirtilerin görülmesi durumunda acil olarak sağlık kuruluşlarına başvurması gerekmektedir:

  • Soluk ve nemli cilt
  • Ciltte soğuma
  • Şiddetli dehidrasyon
  • Uyuşukluk hissi
  • Bilinç kaybı
  • Kasların zayıf ve güçsüz olması
  • Şiddetli kusma
  • İshal
  • Baş dönmesi
  • Hızlı nefes alıp verme
  • Terleme

Bunların yanında bazı hastalarda Addison krizinde şu belirtiler de görülebilmektedir:

  • Yüksek potasyum
  • Düşük sodyum
  • Düşük tansiyon

Addison krizinin belirtileri

Addison hastalığında adrenal yetmezliğe bağlı olarak krizler görülebilir. Bu krizler hayatı tehdit eden sağlık sorunlarından birisidir. Addison krizinde görülebilecek belirtiler içerisinde ise şunlar yer almaktadır.

  • Bilinç bulanıklığı
  • Ciddi halsizlik
  • Kusma
  • Tansiyon düşüklüğü
  • Karın ağrısı
  • Sıvı elektrolit kaybı sebebiyle dehidrasyon belirtileri

Addison hastalığı (Adrenal Yetmezlik) tanı yöntemleri (testleri)

Addison hastalığının tanı sürecinde öncelikle ekimler hastaların şikayetleri ve tıbbi geçmişi ile ilgili bilgi alırlar. Bu soruların sonucunda Addison hastalığından şüphelenilmesi durumunda ise hastalardan bir takım tetkikler isterler.

Kan tahlili

Addison hastalığının tanısında öncelikle hastalardan kan testleri istenmektedir. Bu testlerde potasyum, sodyum, ACTH ve kortizol seviyelerine bakılır. Bunun yanında otoimmün hastalık olup olmadığının belirlenebilmesi için Addison hastalığı ile ilgili olan antikorlar da incelenir.

İnsülin kaynaklı hipoglisemi testi

Özellikle sekonder adrenal yetmezliğinden şüphelenilmesi durumunda hastalardan insülin kaynaklı hipoglisemi testi istenmektedir. Bu testin uygulanabilmesi için öncelikle insülin enjeksiyonu uygulanır. Daha sonrasında kandaki kortizol ve kan şekeri seviyeleri ölçülür. Sağlıklı bireylere insülin kaynaklı hipoglisemi testinin uygulanması durumunda enjeksiyon sonrasında kandaki glikoz seviyesi düşmektedir. Bunun yanında kortizol seviyeleri artar. 

Görüntüleme testleri

Börek üstü bezlerdeki herhangi bir yapısal anomalinin olup olmadığının incelenmesi için çeşitli görüntüleme yöntemlerinden yardım alınmaktadır. Bunun için özellikle karın bölgesi bilgisayarlı tomografi tercih edilmektedir. Testler sonucunda addison hastalığı tespit edilirse hipofiz bezinin de taranması gerekmektedir. Bunun için de MRI taraması uygulanır.

Addison hastalığı tedavisi

Addison hastalığının tedavisinde hormon replasmanı uygulanmaktadır. Günlük olarak kullanılması gereken bu ilaçlar hastalarda eksik olan hormonun yerine konmasını sağlamaktadır. Gerekli olması halinde aldosteron günde bir kez kullanılan fludrokortizon asetat ya da steroid ile değiştirilebilmektedir.

Hastaların ilaçlarını düzenli olarak ve doğru dozlarda alması gerekmektedir. Doğru dozun belirlenebilmesi biraz zaman alabilir. Ancak doğru doz belirlendikten ve hastalar düzenli olarak ilaçlarını kullanmaya başlamalarından sonra normal bir hayat sürebilirler.

Addison hastaları (adrenal yetmezlik) için yaşam tarzı değişikliği

Addison hastalığı kronik hastalıklardan birisi olmaktadır. Bu sebeple de hastaların yaşam tarzlarını hastalığa göre yeniden düzenlemesi gerekmektedir. Bu düzenlemelerin içerisinde ise en önemli noktalar şunlar olmaktadır:

  • Öncelikle hastaların yanlarında sürekli olarak uyarı kartı ya da bileklik taşımaları gerekmektedir. Bu uyarılar sayesinde hastalara acil müdahale edilmesi gerektiğinde sağlık personelleri hastaların ne tür bir bakıma ihtiyacı olduğunu anlayabilir.

  • Hastaların ilaçlarını sürekli olarak yanlarında taşımaları ve kolay ulaşabilecekleri yerde muhafaza etmeleri gerekmektedir. Çünkü ilaçların bir doz dahi aksatılması hastaların ciddi sağlık problemleri yaşamalarına neden olmaktadır. 

  • Hastaların yanlarında sürekli olarak taşımaları gereken bir diğer ilaç grubu ise glukortikoid enjeksiyon kiti olmaktadır. Acil durumlarda kullanılan bu ilaç enjekte edilebilen kortikosteroid içermektedir. 

  • Hastaların özellikle üzerinde durması gereken bir diğer nokta ise hekimleri ile olan ilişkileridir. Alınan ilaçların dozlarının doğru olduğundan emin olabilmek için hastaların sürekli olarak doktorları ile iletişim halinde olmaları, herhangi bir problem yaşanması halinde en kısa sürede doktora bilgi verilmesi ve gerekli düzenlemeleri yapmaları gerekmektedir.

  • Son olarak hastaların yıllık kontrollerine aksatmadan gitmeleri önemlidir. Bu sayede hastalık kontrol altında tutulabilir.

Addison hastalığı diyeti

Addison hastalarının hayatından stresi uzak tutmaları gerekmektedir. Bunun yanında sağlıklı bir beslenme düzeni oturtmaları hastalığa karşı hassasiyeti de etkilemektedir.

  • Addison hastalarında görülen halsizliğin giderilmesi için kahve, soda, enerji içecekleri ya da uyarıcıları tüketmemeleri gerekmektedir. Çünkü sözü edilen bu içecekler yüksek oranda kafein içermektedir. Kafein ise adrenalin bezlerinin aşırı derecede uyarılmasına neden olmaktadır. Bunun yanında içeceklerin içerisinde bulunan yüksek miktardaki şeker adrenalin bezlerine zara vermektedir. Aynı durum sigara ve tütün ürünleri için de geçerli olmaktadır.

  • Addison hastalarının karbonhidrat ve rafine şeker kullanımından da kaçınmaları gerekmektedir. Özellikle hazır gıdalardan uzak durulması elzemdir. Addison hastalığına diyabetin eşlik ettiği hastaların ise daha fazla dikkat etmesi gerekmektedir. Çünkü bu gıdalar kan şekeri seviyesinin bozulmasına neden olmaktadır. Kan şekerinin düşük olması da Addison hastalığının belirtilerini arttırmaktadır.

  • Addison hastalarının tuz kullanımı ile ilgili tartışma halen devam etmektedir. Ancak hastalığın ilk belirtilerinden olan kan şekeri düşüklüğünün kontrol altına alınabilmesi için tuz tüketimi gerekli olmaktadır. Ancak sodyumun Himalaya ya da deniz tuzu gibi kaliteli kaynaklardan karşılanması gerekmektedir.

  • Addison hastalarının tuz isteklerinin arttığı bilinmektedir. Özellikle çok fazla terleyen hastaların bu isteklerini göz ardı etmemesi gerekir. Bunun yanında bu hastaların bol miktarda su tüketmeleri de önemli olmaktadır.

  • Aşırı stres altında olmak Addison hastalığının tetiklenmesine ve vücudun daha fazla zarar görmesine neden olmaktadır. Bu sebeple de hastaların stresli dönemlerinde daha fazla C vitamini tüketmeleri önerilmektedir. Bunun yanında stresli zamanlar antidepresan tüketimi bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlayacağı için önerilmektedir. Antidepresan kullanımı ile vücudun strese daha iyi adapte olması sağlanarak adrenalin bezlerinin daha fazla zarar görmesi engellenmiş olur. Ancak antidepresan kullanımı için doktora başvurulması gerekmektedir.

  • Addison hastalarının almaları gereken bir diğer vitamin ise B vitamini olmaktadır. B vitamini sinir hücrelerinin daha sağlıklı olmasını sağlar. Bu sayede sinir sisteminden gelen belirtiler daha iyi bir şekilde iletilmektedir. B vitamini açısından zengin olan besinlerin içerisinde kabuklu deniz hayvanları, köy yumurtası, somon ve sardalya bulunmaktadır.

  • Bağışıklık sisteminin daha iyi bir şekilde çalışması için ise çinko alımına dikkat etmeleri gerekmektedir. Çinko bağışıklık sisteminin yanı sıra stresle savaşmaya yardımcı olan hormonların üretilmesine de yardımcı olmaktadır. Çinko açısından zengin olan besinlerin içerisinde deniz ürünleri, ıspanak, fasulye ve mantar bulunmaktadır.

  • Addison hastalarının dikkat etmeleri gereken bir diğer nokta ise yeterli magnezyum alımıdır. Sinir sisteminin sakinleşmesini sağlayan magnezyum açısından zengin besinlerin içerisinde ise ıspanak, çerezleri yoğurt, muz, börülce ve avokado bulunmaktadır.
Soru: Ben 1,5 senedir dudağıma hatalı dolgu yüzünden kendi kendime, yaklaşık 40 kutu 40 mg kortizon enjekte ettim. Bir aydır enjekte etmiyordum; kortizol ve ACTH değerlerime baktırdım, 0,179 çıktı. Genkort ilacı kullan dediler; 4 gün, günde 20 mg kullandım, 0,184 çıktı değerler. Bir ay kullan dediler ancak bu ilaç dudağımdaki dolguda ödem yaptı, aşırı şişti, insan içine çıkamıyorum. Bir doktor da ilaçtan dolayı olmuştur, birkaç ay bekle hormon çalışmaya başlar dedi. Kendiliğinden çalışır mı acaba? Çünkü çocuk istiyorum, 35 yaşındayım, hormon düzelmeden yapamazsın diyorlar.

B** G** | 24 Tem 2024

Doç. Dr. Nazlı Gülsoy Kırnap cevabı | 103 gün içinde cevaplandı
uzun süre kendi kendinize kortizon enjeksiyonu yapmanız, vücudunuzun doğal kortizol üretimini baskılamış olabilir. Bu nedenle kortizol ve ACTH seviyeleriniz düşük çıkmış ve hormon seviyelerinin normale dönmesi zaman alabilir. Genkort gibi ilaçlar hormon seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir, ancak yan etkiler nedeniyle dikkatli kullanılması önemlidir. Dudaklarınızda oluşan şişlik, ilacın yan etkisi olabilir. Hormon seviyeleriniz için endokrinoloji hekim kontrolünde tedavi olmanız gerekiyor.
Doktora Soru Sor