30 Saniyelik Özet
- Beyin iltihabı, virüs veya bakterilerin beyin dokusuna saldırması ile oluşan bir hastalıktır.
- Belirtileri arasında ateş, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, kas ağrıları, bilinç kaybı, nöbetler, konuşma bozuklukları ve davranış değişiklikleri yer alır.
- Beyin iltihatının tedavisi, altta yatan nedene göre değişir. Ancak genellikle antiviral ilaçlar, kortikosteroidler ve destekleyici bakım yöntemleri kullanılır.
- Ciddi bir hastalıktır ve ölüme neden olabilir. Bu nedenle, belirtileri fark ederseniz hemen bir doktora görünmeniz önemlidir.
- Korunmak için, virüs ve bakterilerin neden olduğu hastalıklardan korunmak önemlidir. Bu hastalıklardan korunmak için, aşı yaptırmak, hijyen kurallarına dikkat etmek ve böcek ısırıklarından korunmak önemlidir.
Beyin iltihabı olarak da bilinen ensefalit, virüs ya da bakterilerin beyin dokusuna zarar vermesi ile oluşan bir hastalıktır. Birçok sebebe bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
Ensefalit Nedir?
Ensefalit kısaca beyin dokusunun iltihaplanması olarak açıklanabilir. Hastalarda ateş, davranış bozukluğu ve baş ağrısı gibi belirtiler gösteren beyin iltihabının ilerleyen evrelerinde ise bazı nörolojik belirtilere de rastlanmaktadır. Erken dönemde tedavi edilmemesi durumunda ölümcül olabilen beyin iltihabının hastaları nasıl etkileyeceği tam olarak bilinmemektedir.
Her yaştan ve cinsiyetten kişide görülebilen beyin iltihabı, özellikle bebeklerde, AIDS ve HIV virüsü taşıyan bireylerde ve kanser hastalarında daha sık görülür. Ayrıca salgın hastalıkların bulunduğu dönemlerde ensefalitte daha sık rastlanmaktadır.
Ensefalitin Nedenleri
Beyin iltihabının gelişmesine neden olan etmenler tam olarak bilinmemekle birlikte genellikle viral kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Diğer bir yandan bakteri kaynaklı enfeksiyonlar ile enfeksiyöz olmayan bazı inflamatuar durumlarda beyin iltihabına neden olmaktadır. Beyin iltihapları genel olarak 2 gruba ayrılmaktadır.
Birincil Ensefalit
Birincil ensefalitte bakteri ya da virüsler direkt olarak beyin dokusuna ulaşarak burada enfeksiyona neden olmaktadır. Bu türünde enfeksiyon belirli bir bölgede yoğunlaşabildiği gibi çok geniş bir alana da yayılabilmektedir. Viral kaynaklı olarak görülen enfeksiyonlarda daha önce geçirilmiş viral bir hastalığın yeniden aktifleşmesi de iltihaba sebep olabilmektedir.
İkincil Ensefalit
İkincil ensefalit türünde ise iltihap vücudun herhangi bir bölgesinde meydana gelmektedir. Bu enfeksiyona cevap veren bağışıklık sistemi sadece enfeksiyona neden olan patojenlere değil aynı zamanda beyin dokularına da saldırarak beyinde iltihap oluşmasına neden olmaktadır. İkincil ensefalit genellikle hastalık geçirildikten 2 ya da 3 hafta sonra ortaya çıkmaktadır.
Ensefalite En Çok Neden Olan Virüsler
Ensefalit genellikle viral kaynaklı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu duruma en çok neden olan virüsler ise şunlardır.
Herpes Simplex Virüsü
Herpes simplex virüsü genellikle ağızda görülen uçuklardan sorumlu olmaktadır. Diğer bir yandan ikincil ensefalitin de en çok görülen nedenlerinden birisi olmaktadır. İleri evrelerinde ölüme neden olabilen bu virüs her yıl dünyada 500 bin kişiden birinde görülmektedir. Bunun yanında vücutta kalıcı hasarların kalmasına da neden olmaktadır.
Enterovirüsler
Bu virüslerin sebep olduğu hastalığın belirtileri genellikle grip ile aynı semptomlar olmaktadır. Bunun yanında göz iltihabı ve karın ağrısı şeklinde de kendisini gösterebilmektedir. Bu virüs familyasının içerisinde çocuk felci ve koksaki virüsleri de bulunmaktadır. Bu sebeple de entero virüslerin sebep olduğu beyin iltihaplarında çocuk felcine benzer semptomların ortaya çıkması mümkündür.
Sivrisinek Kaynaklı Virüsler
Sivrisinekler insan kanı ile beslenmektedir. Bu sebeple de enfekte olmuş bir kişinin kanını emdiklerinde diğer insanlara da bu enfeksiyonu kolaylıkla bulaştırabilirler. Sivrisineklerin neden olduğu enfeksiyonlar ısırıktan birkaç gün sonra ortaya çıkmaktadır.
Kene Kaynaklı Virüsler
Kene kaynaklı virüsler keneler tarafından taşınan virüslerin insanlara bulaşması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Kene kaynaklı olarak görülen beyin iltihaplarında hastalarda genellikle baş ağrısı, eklem ağrıları ve yüksek ateş gibi belirtiler görülmektedir. Hastalığın ilerlemesine bağlı olarak ise daha ciddi semptomlar ile karşılaşmak olasıdır.
Kuduz Virüsü
Genel olarak enfekte olmuş bir hayvanın ısırması ile bulaşan kuduz virüsü, beyinde iltihaplanmaya neden olmaktadır. Ancak diğer virüslere göre nadir olarak bu sonucu verir.
Çocukluk Çağı Enfeksiyonları
İkincil ensefalitin en yaygın sebebi çocukluk çağında görülen kabakulak, kızamık ya da kızamıkçık gibi hastalıklardır. Bu hastalıklardan korunabilmenin tek yolu ise aşamalarının düzenli olarak yapılmasıdır.
Ensefalit Risk Faktörleri
Her yaştan ve her cinsiyetten insanda görülebilen ensefalit bazı risk gruplarında daha fazla görülmektedir.
Yaş
Beyin iltihabı genellikle bebeklerde, çocuklarda ve yaşlılarda görülmektedir.
Zayıf Bağışıklık Sistemi
Zayıf bağışıklık sistemine sahip olan kişiler virüs ve bakterilere karşı daha savunmasız olmaktadır. Bu durumda beyin iltihabı gelişme riskini artırmaktadır.
Mevsim
Sivrisinek ya da kene kaynaklı olarak görülen beyin iltihapları özellikler bahar ve yaz mevsimlerinde daha sık karşımıza çıkmaktadır.
Coğrafi Bölge
Sivrisinek ve kenelerin bazı coğrafi bölgelerde daha sık bulunmasından dolayı bu bölgelerde beyin iltihabına da daha sık rastlanmaktadır.
Ensefalit Nasıl Teşhis Edilir?
Ensefalitin teşhis edilebilmesi için hastanın tıbbi öyküsü ile birlikte detaylı bir fiziki muayene gerekmektedir. Daha sonrasında ise tanının kesinleşmesi için hastalara bazı testler uygulanmaktadır.
Görüntüleme tetkikleri
MRI ve BT beyinde oluşan herhangi bir şişmenin ya da tümörün ayrıntılı bir şekilde görüntülenmesini sağlamaktadır.
Lomber Ponksiyon
Bu test ile omurilik sıvısında oluşan değişiklikler beyindeki enfeksiyonların belirlenmesine yardımcı olmaktadır. Ayrıca bu test ile beyin enfeksiyonlarının bakteri ya da virüs kaynaklı oldukları da tespit edilebilmektedir.
Laboratuvar Testler
Kan, idrar ve biyopsi örneklerinin incelendiği bu testlerde aynı zamanda vücutta herhangi bir enfeksiyon varlığının bulunup bulunmadığı da araştırılmaktadır.
EEG
Beynin elektriksel aktivitesinin ölçülmesi için uygulanan bu test ile anormal beyin dalgaları ensefalit tanı almasına yardımcı olmaktadır.
Biyopsi
Son derece tehlikeli bir işlem olan beyin biyopsisi çok gerekli olmadıkça uygulanmaktadır. Beyinden alınan doku örneğinin incelenmesi hastalığın net olarak teşhis edilmesini sağlamaktadır.
Ensefalit Belirtileri
Viral ensefalit olan hastalarda genellikle herhangi bir belirti görülmemektedir. Belirti vermesi durumunda semptomlar grip benzeri olmaktadır. Bu hastalarda görülen belirtiler ise şunlardır:
- Yorgunluk,
- Güçsüzlük,
- Kas ve eklem ağrıları,
- Ateş,
- Baş ağrısı,
İleri derecede beyin iltihabı olan hastalarda ise daha şiddetli belirtiler görülmektedir. Bu belirtiler içerisinde şunlar bulunur:
- Bilinç kaybı,
- Konuşma bozuklukları,
- Davranış bozuklukları,
- Kaslarda güçsüzlük,
- Vücudun bazı bölgelerinde görülen felç,
- Nöbetler,
- Halüsinasyonlar,
- Kafa karışıklığı,
Beyin iltihabının bebek ve çocuklarda sebep olduğu semptomlar ise şunlar olmaktadır.
- Vücudun bazı bölgelerinde görülen sertlik,
- Nedensiz öfke,
- Yetersiz beslenme,
- Bulantı,
- Kusma,
- Bıngıldakta şişlik,
Son olarak ensefalitin acil tıbbi müdahale gerektiren belirtileri de bulunmaktadır. Bu belirtiler içerisinde şunlar bulunur:
- Bilinç kaybı,
- Yüksek ateş,
- Vücudun bazı bölgelerinde görülen his kaybı,
- Kaslarda zayıflama,
- Konuşma bozuklukları,
- Davranış bozuklukları,
- Çift görme,
- Bulanık görme,
- Nöbet geçirme,
- Kötü koku algısı,
- Geçmeyen ve şiddetli seyreden baş ağrısı,
Ensefalit Tedavisi
Beyin iltihabının tedavisi hastalığa neden olan etmenlere göre belirlenmektedir. Bunun içinde beyin iltihabı teşhis edildikten sonra altında yatan sebebin araştırılması ve belirlenmesi gerekmektedir.
Antiviral tedaviler
Beyin iltihabının en sık görülen sebebi viral kaynaklı enfeksiyonlar olduğu için hastalara genellikle antiviral tedavisi uygulanmaktadır. Bunun yanında kişilerin virüslerden korunmaya yönelik tedbirleri de alması hastalığın gelişmesini önlemektedir.
Hastalığın tedavi sürecinde hastalara yatak istirahati ve bol sıvı alımı önerilmektedir. Bunun yanında antiviral olarak asiklovir, gansiklovir ve foscarnet gibi etkin maddeler sahip olan antiviral ilaçlar kullanılır. Ancak böcek ısırıkları sebebiyle oluşan viral hastalıklarda antiviral ilaçlar etki etmemektedir. Bu sebeple de hastaların bağışıklık sistemlerini destekleyici tedaviler uygulanmaktadır.
Destekleyici Bakım
Şiddetli evre beyin iltihabı hastalarının tedavilerinde hastalara destekleyici bakım yöntemlerinin de uygulanması gerekmektedir.
- Nöbetleri durdurmak ya da sıklığını azaltmak için gerekli ilaçların kullanımı,
- Beyin içerisinde oluşan şişliğin ve basıncın giderilmesi için kortikosteroidlerin verilmesi,
- Temel mineral sevilerinin korunabilmesi için sıvı tedavisi,
- Solunumun desteklenmesi için inhaler,
- Kalp fonksiyonlarının düzenli bir şekilde takip edilmesi,
Ensefalit hastalığının çeşitleri
Ensefalit vakalarının yaklaşık olarak %40’nın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Vakaların %60’nın önemli bir kısmı ise çeşitli virüsler sebebiyle oluşmaktadır. Bu sebeple de ensefalit kendi içerisinde çeşitlenmektedir. Bunun yanında her geçen gün daha fazla otoimmün sebebiyle oluşan ensefalit vakalarına rastlanmaktadır. Bu sebeple de ensefalit temel olarak bulaşıcı ve otoimmün olarak ikiye ayrılmaktadır.
Bulaşıcı ensefalit
Enfeksiyöz ensefalit olarak da adlandırılan bu türüne genellikle virüsler neden olmaktadır. Çocukluk çağı hastalıkları içerisinde yer alan kızamık ve suçiçeği gibi hastalıkların aşılanması dünya genelinde yaygınlaştırıldığı için görülme sıklığı her geçen gün azalmaktadır. Ancak diğer virüslerin neden olduğu ensefalit vakalarının önlenebilmesi içi yeterli aşı çalışmalarının bulunmaması, vaka sayılarının aşağıya çekilememesine neden olmaktadır. Viral ensefalite en sık neden olan virüslerin içerisinde şunlar yer almaktadır.
- Herpes simpleks virüsü tip 1 ve tip 2
- Varisella zoster virüsü
- Enterovirüsler
Bunun dışında böcekler ve sivrisinek tarafından taşınan bazı virüsler de ensefalite neden olmaktadır. Bu virüslerin içerisinde ise şunlar yer almaktadır.
Japon ensefalit virüsü
JE olarak da adlandırılan bu ensefalit türü Asya ve Batı Pasifik’te önlenebilen ve en sık görülen ensefalit türü olmaktadır. Asya’ya seyahat edenlerde nadiren görülse de seyahatin mevsimi, varış noktasında ne kadar kalınacağı ve yapılacak aktivitelere göre risk faktörü değişiklik göstermektedir.
JE ile enfekte olmuş kişilerin önemli bir kısmında herhangi bir belirti görülmez. Belirti görülenlerde ise belirtiler hafif seyreder. Enfekte olan hastaların küçük bir kısmında ise ciddi belirtiler görülmektedir. Bu belirtilerin içerisinde koma, kasılmalar, titreme, yüksek ateş ve yönelim bozukluğu gibi belirtiler görülmektedir. Vakaların %25’i ise ölümcül seyretmektedir.
Batı Nil virüsü
Batı Nil virüsünün ana konağı vahşi kuşlar olmaktadır. Enfekte olmuş vahşi kuşlardan insanlara ise sivri sinekler aracılığı ile bulaşmaktadır. Bunun dışında insandan insana bulaş söz konusu değildir. Culex isimli sivrisinekler aracılığı ile bulaşan Batı Nil virüsü ensefalitin de içerisinde bulunduğu birçok nörolojik hastalığa neden olmaktadır.
Batı Nil virüsünün bulaşmasının ardından ilk 15 gün kuluçka süresi bulunur. Bu sebeple de hastalarda herhangi bir belirti görülmez. Vakaların önemli bir kısmında ciddi belirtilere ve klinik tabloya sahip olmasa bazı vakalarda hayati tehlike yaratabilmektedir.
Batı Nil virüsünün neden olduğu belirtiler içerisinde ise şunlar yer alır:
- Grip benzeri semptomlar
- Baş ağrısı
- Sırt ağrısı
- İshal
- Kaslarda güçsüzlük
- Deride kızarıklık
- Yüsek ateş
- Mide bulantısı ve kusma
- Lenf bezlerinin aşırı derece şişmesi
- Santral sinir sistemi tutulumu
- Uyuşukluk
- Boynu dik tutamama
- Zihin bulanıklığı
- Kas seyirmesi
- Titreme
- Koma
- Konvülsiyon
- Menenjit
- Ensefalit
- Felç
Powassan virüsü
Powassan virüsü kenelerden insanlara yayılan bir virüs türü olmaktadır. Son dönemlerde artan vaka sayılarına sahip olan powassan virüsü nadir görülmekle birlikte ciddi seyirli bir hastalıktır. Hem ensefalit hem de menenjite neden olan virüslerden birisidir.
St. Louis virüsü
Sivrisinek kaynaklı bir diğer virüs türü de St. Louis virüsü olmaktadır. Japon ensefalit virüsü ile akraba olan bu virüs özellikle Hawaii adalarında görülmektedir. Bunun yanında Büyük Antiller, Kanada ve Meksika’da da görülmektedir.
Genellikle bağ ağrısı ve hafif ateş gibi belirtiler ile kendisini göstermektedir. Ancak vakaların bir kısmında önemli ve ciddi semptomlar görülebilmektedir. Bu semptomların içerisinde ise şunlar yer alır.
- Şiddetli bağ ağrısı
- Ense sertliği
- Yüksek ateş
- Uyuşukluk
- Yönelim bozukluğu
- Titreme
- Ara sıra yaşanan kasılmalar
- Spastik felç
- Koma
St. Louis virüsü sebebiyle yaşanan ölüm vakaları tüm vakaların %3’ü ile %30’u arasında değişiklik göstermektedir.
La Crosse virüsü
Amerika’nın Yukarı Orta Batı, Orta Atlantik ve Güneydoğu eyaletlerinde sıklıkla görülen La Crosse virüsü sivrisinekler aracılığı ile yayılım göstermektedir. Bazı kişilerde ensefalite neden olsa da genellikle ciddi bir klinik tablo sergilemez. Ciddi vakaların en önemli kısmı 16 yaşın altındaki çocuklarda görülür. La Crosse virüsünün belirti gösterdiği kişilerde ilk belirtiler sivrisinek tarafından ısırıldıktan 5- 15 gün sonra ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler içerisinde ise şunlar yer alır.
- Baş ağrısı
- Mide bulantısı ve kusma
- Yorgunluk
- Uyuşukluk
- Daha fazla uyuma
- Ensefalit
- Yüksek ateş
- Ense sertliği
- Yönelim bozukluğu
- Koma
- Titreme
- Nöbetler
- Kas güçsüzlüğü
- Görme kaybı
- Felç
La Crosse virüsü tedavi edildikten sonra merkezi sinir sistemi üzerinde hasar bırakabilir. Bu sebeple de tedaviden sonra bilişsel ve davranışsal bozukluklar ve nöbetler kalıcı olabilmektedir. La Crosse virüsünün ölüm oranı ise %1’den az olmaktadır.
Çikugunya virüsü
Sivrisinekler sebebi ile bulaşan bir diğer virüs de Çikugunya virüsü olmaktadır. Bu virüse neden olan sivrisinekler aynı zamanda Dang Hummasına da sebep olmaktadır. Nadir olarak örülse de bazı vakalarda doğum sırasında anne de bebeğe bulaş da söz konusu olmaktadır. İnsandan insana bulaşmayan Çikugunya virüsünün belirtileri arasında şunlar yer alır.
- Ateş
- Eklem ağrısı
- Baş ağrısı
- Kas ağrısı
- Eklemlerde ödem
- Döküntü
Hastaların bir kısmı bir hafta içerisinde iyileşirken, bazı hastalarda ise eklem ağrıları aylarca sürebilir.
Ensefalite virüslerin yanında mantarlar, parazitler ve bakteriler de neden olabilmektedir. Ancak bu grup vakaların içerisinde nadir olarak görülmektedir.
Otoimmün ensefalit
Otoimmün ensefalit ise kişinin kendi bağışıklığının beyin hücrelerine saldırması ile ortaya çıkan bir klinik tablodur. Özellikle antikorlar beyinde yer alan otoimmün ensefalit tipinin belirlenmesini sağlayan spesifik proteinlere saldırmaktadır. Bu sebeple de otoimmün ensefalit 3 gruba ayrılır.
- Anti- NMDA reseptör ensefalit vakalarında bağışıklık sistemi beyinde yer alan NMDA reseptörlerine saldırmaktadır.
- VGKC kompleksi antikor ensefalitte ise bağışıklık sistemi LGI-1 ve CASPR2 alt tiplerini de içeren VGKC beyin proteinlerine saldırır.
- GABA- A ve GABA-B reseptörleri de bağışıklık sistemi tarafından saldırı alan bölgelerdir.
- Otoimmün ensefalitin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bazı durumlarda iyi huylu tümörler nedeni ile olduğu görülmektedir. Akut dessemine ensefalomiyelit (ADEM) gibi bazı otoimmün ensefalit vakalarında ise enfeksiyon sonrasında tetiklenme söz konusu olmaktadır.
Ensefalit ve menenjit farkı
Beyin ve omuriliği saran 3 zarın adı meninksin olmaktadır. Menenjit meninksinin iltihaplanması sonucunda oluşan bir hastalıktır. Ensefalit ise beynin iltihaplanmasıdır. İltihabın görüldüğü alanların birbirinden farklı olması iki hastalığın ayırt edilmesindeki en önemli etkendir. Ancak bazı vakalarda hem beyin hem de meninksinnin iltihaplanması söz konusu olmaktadır. Bu vakalara da miningo ensefalit adı verilir.
Her iki hastalıkta bakteriler, virüsler ve parazitler sebebi ile görülebilmektedir. Menenjit ve ensefalitin bezer olduğu bir diğer nokta da enfeksiyonun akut ya da kronik özellikler göstermesi ve bazı vakalarda ölümcül olabilmeleridir.
Her iki hastalığın birbirine benzediği bir diğer nokta ise iltihaplanmanın yarattığı şişkinliğin beyin dokusuna zarar vermesi ve etkilenen bölgede kalıcı hasarların oluşmasına neden olmasıdır. Bunun yanında her iki hastalıkta beyin-kan bariyerinin bozulmasına neden olarak büyük moleküllerin, toksinlerin, bağışıklık sistemi kimyasallarının ve beyaz kan hücrelerinin beyine ulaşmasına neden olur.