Holep

Holep Ameliyatı Nedir?

Güncel cerrahi yöntemlerinden birisi olan HoLEP’in açılımı Homium Lazerle Prostat Enükleasyonu olmaktadır. İyi huylu prostat büyümesinin tedavilerinden birisi olan HoLEP operasyonunda ileri düzey lazer teknolojisi kullanılmaktadır.

Boyut olarak büyük prostatların tedavilerinde de açık operasyonlar kadar başarılı sonuçların elde edildiği HoLEP yöntemi aynı zamanda hastalar için çok daha konforlu bir tedavi seçeneği olmaktadır. Bu sebeple de günümüz prostat tedavisinde standart tedavi olarak uygulanmaktadır.

Holep Kimlere Yapılabilir?

HoLEP neredeyse tüm prostat hastaları için uygun bir yöntem olarak karşımıza çıkar. Çünkü HoLEP diğer cerrahi seçeneklere göre birçok avantajı hem cerrahlara hem de hastalara sunmaktadır. Özellikle diğer cerrahi yöntemlerin uygulanamadığı hastalara dahi uygulanabilmesi kullanım alanının daha geniş olmasını sağlamaktadır. Örneğin 80 gr’dan daha büyük olan prostatların tedavisinde açık cerrahi yöntemleri önerilmektedir. Çünkü bu büyüklükte kapalı yöntemler ile prostatın çıkarılması mümkün olmamaktadır. Ancak söz konusu HoLEP yöntemi olduğunda 80 gr ve daha büyük boyutlardaki prostatı başarı ile çıkarmak mümkün olmaktadır.

HoLEP tedavisi sadece prostat tedavisinde değil aynı zamanda mesanesinde taş olan ve idrar yolu darlığı olan hastalara da uygulanabilmektedir. Tüm bu problemler tek bir ameliyat ile kolaylıkla çözülmektedir.

Son olarak kalp damar hastalıklarına sahip olanlar ve çeşitli nedenler ile kan sulandırıcı ilaç kullanan kişiler için de en uygun tedavi seçeneği olmaktadır. Diğer tedavi seçeneklerinde sorun olarak karşımıza çıkan bu sağlı sorunları HoLEP tedavisi açısından bir önemi bulunmamaktadır. Bu sebeple de diğer seçeneklere oranla çok daha güvenli bir seçenek olmaktadır.

HoLEP tedavisi gerektiren durumlar

HoLEP tedavisinin uygulanması için gerekli olan durumlar içerisinde şunlar yer almaktadır:

• Hastaların ilaç tedavisi görmesine rağmen herhangi bir iyileşme görülmemesi
• İdrar yollarında sık sık kanamanın ve taşın oluşması
• Böbrek fonksiyonlarında bozulma
• Sık sık tekrarlayan ve geçmeyen idrar yolları enfeksiyonu
• Sonda kullanımına ihtiyaç duyulması
• İdrar yapıldıktan sonra mesanede idrar kalması

HoLEP ameliyatına nasıl hazırlanılır?

HoLEP ameliyatından önce hastalara çeşitli tetkikler uygulanmaktadır. Bu tetkiklerden sonra prostatın alınmasına karar verilmesi halinde hastalar HoLEP yöntemi ile ameliyat edilmektedir. Hastalara uygulanan tetkikler içerisinde şunlar yer almaktadır:

• Prostat muayenesi
• İdrar akım testi
• Ultrasonografisi
• İdrar tahlili
• Kan testi (PSA)

HoLEP ameliyatı nasıl yapılır?

HoLEP operasyonlarında hastalara genel anestezi uygulanabileceği gibi sadece belden aşağısı da uyuşturulabilmektedir. Daha sonrasında hastaların idrar kanallarından kamerası bulunan özel bir alet ile giriş yapılır.

Prostat dokusuna ulaşıldığında ileri teknoloji lazer ile doku kesilir ve daha sonrasında dikkatli bir şekilde kapsülden ayrılarak mesane içine atılır. Bu aşamadan sonra farklı bir alete geçilir. Bu alete morselatör adı verilmektedir ve görevi mesane içerisinde dokusunu parçalamak ve vakumlayarak dışarı çıkarmaktır.

Hastaya sonda takılarak işlem tamamlanır. Toplam ameliyat süresi 1 ile 1,5 saat arasında değişiklik göstermektedir. Prostattan alınan parçalar ise gerekli incelemelerin yapılması için patoloji laboratuvarlarına gönderilir.

HoLEP yönteminin komplikasyonları

Her cerrahi operasyonda olduğu gibi HoLEP ameliyatlarından sonra da hastalarda bazı şikayetler görülmektedir. Ancak görülen şikayetler genellikle kısa süre içerisinde kendiliğinden iyileşmektedir. HoLEP ameliyatından sonra hastaların idrarlarında renk değişikleri görülebilmektedir. Özellikle idrarın başında ve sonunda kan görülebilir. Ancak bu durum kısa süre içerisinde geçecektir. HoLEP yönteminde en sık karşılaşılan şikayet olan bu kanamalar ilk birkaç afta içerisinde geçecektir.

Ameliyattan sonra prostatın alınmasına bağlı olarak hastalarda damlama ve idrarı kontrol edemem görülebilmektedir. Bu şikayetler özellikle şeker hastalarında, uzun sonda kullanılan hastalarda ve nörolojik hastalığı bulunan kişilerde daha sık görülmektedir. Bu şikayetlerin giderilmesi için egzersiz ve ilaç tedavisi uygulanmaktadır. 

Uzun süre sonda kullanan ve bağışıklık sistemi zayıf olan hastalarda ise enfeksiyon görülme ihtimali artmaktadır. Bunun önlenmesi için önceden idrar kültürünün alınması gerekmektedir.

Holep Ameliyatı Sonrası Yaşam

HoLEP ameliyatlarından sonra hastaların normal yaşamlarına geri dönebilmeleri için 2- 3 aylık dinlenme süreci atlatmaları gerekmektedir. Bu süreç içerisinde hastaların kendilerini yormadan hafif egzersiz yapmaları mümkündür. Ameliyattan sonra hastalara lif içeriği açısından zengin olan besinleri tüketmeleri önerilmektedir. Bu sayede hastaların kabız olması önlenmeye çalışılır. 

Ameliyattan sonraki ilk 1 aylık dönemde hastaların gazlı içeceklerden ve baharatlı yemeklerden uzak durmaları gerekmektedir. Bunun yanında cinsel hayatlarına geri dönebilmeleri için 4- 6 hafta beklemeleri gerekmektedir. Ameliyattan sonraki ilk ilişki sırasında meninin mesaneye geri kaçması mümkün olmaktadır. Bu durumunda sağlık açısından herhangi bir sorun teşkil etmez. Ayrıca ilk ilişkiden sonra idrarda ya da menide kan görülebilir. 

HoLEP ameliyatından sonra hastaların dikkat etmesi gereken noktalar içerisinde şunlar yer almaktadır:

• Hastaların ağır kaldırmamaya dikkat etmesi gerekir.
• Belirtilen süreler içerisinde cinsel ilişkide bulunulmaması gerekir.
• Hastaların yeterince su tükettiklerinden emin olmaları gerekir.

Holep'in Ayrıcalıkları

Prostat tedavisinde HoLEP’i altın standart tedavi yapan özelliği elbette ki diğer tedavi yöntemlerine göre hastalara ve hekimlere sağlamış olduğu avantajlardır. Bu avantajların içerisinde ise şunlar yer almaktadır. Yöntemin uygulanması için prostatın büyüklüğü önemli değildir:

Ameliyattan sonra sondası çıkarılan astalar idrar yapma sırasında yanma yaşamazlar.

• Prostatın büyüklüğü çok büyük olsa dahi hastalara herhangi bir kesi işlemi uygulanmaz.
• Hastane yatışı sadece 1- 2 gün ile sınırlı olmaktadır.
• Açık ameliyatlara en başarılı alternatiftir.
• Kan sulandırıcı kullanan hastalara dahi kan sulandırıcı iğneler kullanılarak işlem uygulanabilir.
• Tekrarlama ihtimali son derece düşüktür.
• Kanama riski çok az olduğu için ameliyatta kan nakline genellikle ihtiyaç duyulmaz
• Cinsel işlevlere zarar vermez.
• Hastalar kısa süre içerisinde normal yaşamlarına geri dönebilir.
• İyileşme süreci çok daha hızlı ve konforludur.
• Kan sulandırıcı kullanan kişilere dahi güvenle uygulanabilir.