Anjiyo

Onaylayan Doktor (-lar) ; Ender Özgün Çakmak , Seden Erten Çelik • Nis 12, 2023

KISA YOL

Anjiyo Nedir?

Günümüzde düzensiz beslenme, hareketsiz yaşam, stres ve sigara gibi zararlı maddelerin kullanımına bağlı olarak kalp ve damar hastalarının sayısı büyük bir hızla artmaktadır. Bu hastalıkların tanısında kullanılan en önemli yöntem ise anjiyo olmaktadır.

Tıp dilinde koroner anjiyografi olarak adlandırılan bu işlem halk arasında anjiyo olarak isimlendirilmektedir. Kalbi kanlandıran ve besleyen damarların boyalı bir sıvı yardımı ile görüntülenmesini sağlayan bu yöntem kısaca koroner damarların filminin çekilmesini sağlamaktadır.

1950 ile 1960 yılları arasında keşfedilen anjiyografi Latince bir isim olmaktadır. Anjiyo Latince’de damar anlamına gelirken, grafi ise resim anlamını taşımaktadır. Anjiyonun kullanılmaya başlandığı ilk dönemlerde uygulanabilmesi için atardamarın kesilmesi gerekiyordu. Ancak günümüzde sadece iğne kullanarak bu işlem yapılabilmektedir. Minimal invaziv bir operasyon olan anjiyo sayesinde hastaların genel durumlarında neredeyse herhangi bir bozulmaya sebep vermemektedir. Bu sebeple de ameliyat denilemeyecek kadar kolay bir prosedür olmaktadır.

Anjiyo sadece kalp ve damar hastalıklarının tanısında değil aynı zamanda kalp spazmı, kalp krizi ve kolesterol gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır. Hatta bu hastalıkların tedavisinde kullanılması hastaların hayatta kalma şansını arttırmaktadır.

Katater laboratuvarlarında gerçekleştirilen anjiyo işlemi sayesinde damarlarda herhangi bir daralmanın ya da tıkanıklığın bulunup bulunmadığı kolaylıkla tespit edilebilmektedir. Yapılan operasyonlarda hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının güvenlikleri en üst seviyede olmaktadır.

Anjiyo Özeti

Anjiyo Süresi: 30 Dakika-2 Saat

Anestezi Yöntemi: Lokal, Sedasyon,

Hastanede Yatma Süresi: 1 Gün

İşe Dönme Süresi: 1-3 Gün

Anjiyo hangi durumlarda yapılır?

Hastaların şikayetlerinin kalp ve damar hastalıkları ihtimalini düşündürmesi durumunda uygulanan testler içerisinde anjiyo da yer almaktadır. Hastaların şikayetlerinde genellikle kan tahlillerin ve EKG çekimi yapılmaktadır. Bu tetkiklerin sonuçlarının alınmasından sonra ise hekimin gerekli görmesi halinde anjiyo işlemi uygulanmaktır. Anjiyo işleminin uygulanmasında etkili olan şikayetler ise şunlar olmaktadır.

  • Ameliyat gerektiren kalp kapağı problemi
  • Eforlu EKG veya ekokardiyografide görülen anormal sonuçlar
  • Doğuştan sahip olunan kalp hastalıkları
  • Sol kolda sebebi bilinmeyen ve geçmeyen ağrı
  • Merdiven çıkarken yaşanan nefes darlığı
  • Göğüs ağrısı

Anjiyo hangi hastalıklarda yapılır?

Anjiyo kalp ve damar problemleri ile ilgili durumların tespit edilmesinde kullanılmaktadır. Bu sebeple de birçok farklı hastalığın tanı alması anjiyo işlemi sayesinde mümkün olmaktadır. Bu sağlık sorunlarının içerisinde ise şunlar yer almaktadır.

• Daha öncesinde stent ya da balon uygulaması yapılan hastaların durumlarının kontrol edilmesi için

• Kalbi besleyen damarların durumlarını değerlendirmek için

• Kalp kası işlevinin değerlendirilmesi

• Damar tıkanıklığının belirlenmesi

• Kalp krizi sonrası

• 40 yaşın üzerindeki bireylerin önemli bir ameliyat geçirmeden önce kalp ve damar sağlıklarının kontrol edilmesi

• Bypass operasyonları geçirenlerin durumlarını kontrol edilmesi

• Diyabet hastalarının önemli bir operasyon geçirmeden önce kalp ve damar sağlığı kontrollerinin yapılması

• Kalp kapak hastalıklarının belirlenmesi

• Bilgisayarlı anjiyo sonuçlarının şüpheli olması

• Daha öncesinde yapılan tetkiklerde koroner arter hastalığından şüphelenilmesi

• Eko sırasında kalp kasında düzensizlik görülmesi

• Efor testi sonucunun pozitif çıkması

• Koroner darlık belirtilerinin bulunması

• Şiddetli göğüs ağrısının bulunması

• Damardaki genişlemelerin tespit edilmesi

• Anevrizmanın tespit edilmesi

• Felce sebep olan damarın tespit edilmesi

• Bazı kanser türlerinde tümörün hangi damara baskı yaptığının belirlenmesi

• Tıkalı damara stent takılması

Anjiyo kimlere yapılamaz?

Her ne kadar anjiyo ile tanı konulma başarısı %100’e yakın olsa da acil durumlar dışında bazı özellikleri taşıyan hastalara bu işlemin uygulanmaması gerekmektedir. Bu işlemin uygulanmaması gereken gruplar ise şunlar olmaktadır.

  • Bazı kan sulandırıcı ilaçları kullanan hastalar
  • Hastanın ateşinin olması durumunda
  • Sol kalp yetmezliği bulunanlar
  • Böbrek yetmezliği olan hastalar

Anjiyo nasıl yapılır?

Anjiyo uygulaması genellikle sağ kasık bölgesinde yer alan atardamardan giriş yapılarak uygulanmaktadır. Ancak bu damarın tam tıkalı olması ya da kullanılamaması durumda girişi sol kasık bölgesinde bulunan atardamarda, dirsek atardamarından, koltukaltı atardamarında, sağ ya da sol bilek atardamarından girilerek gerçekleştirilmektedir.

Anjiyo işleminde kullanılan kateterler işlem yapılacak damarın özelliklerine göre belirlenmektedir. Bu sayede damarda oluşabilecek herhangi bir zedelenmenin önüne geçilmektedir. Kullanılan bu kateterlerin bir diğer özelliği ise pıhtı oluşumuna sebep olmamalarıdır. Örneğin sol ve sağ kasık atardamarlardan giriş yapılması durumunda Judkins kateterleri kullanılırken, by-pass’lı hastaların göğüs atardamarlarını görüntülemek için kullanılan katater çeşidi IMA olmaktadır.

Damardan giriş yapıldıktan sonra sağ atardamarları görüntülemek için 2- 3 poz sol atardamarları görüntülemek için ise 5 poz kullanılır. Kalbin pompa görevini üstlenen sol karıncığın görüntülenebilmesi için ise 15 ile 25 cc arasında değişen boyar madde kullanılmasının yanı sıra bu alanda 2 poz yapılmaktadır.

Anjiyografi işlemleri genellikle 10- 20 dakika arasında sürmektedir. Ancak giriş yapılan damarın anatomik durumunda göre bu sürenin uzaması söz konusu olmaktadır. Bunun yanında by-pass’lı hastalara uygulanan anjiyo işleminde süre 20 ile 30 dakika arasında değişiklik göstermektedir.

Anjiyo işlemine başlamadan önce işlem yapılacak bölgeye lokal anestezi uygulanmaktadır. Bu sayede hastalar işlem sırasında herhangi bir ağrı ya da acı hissetmezler. Genellikle sıkıntısız bir şekilde geçen anjiyo işlemi tamamlandıktan sonra giriş yerindeki kanül çekilir ve kanamanın durdurulabilmesi için giriş bölgesine 15- 20 dakika kadar bası işlemi uygulanır. Kanamanın durdurulmasının ardından ise bölge sıkı bir bandaj ile sarılır ve üzerine ağırlık konulur. Hastaların bu şekilde 4-6 saat yatması ve dinlenmesi sağlanır. 6 saatin sonunda ise hasta ayağa kaldırılır ve herhangi bir problemin yaşanmaması durumunda taburcu edilir.

Hastalar ertesi gün duş alabilir. İşlem yapılan bölgede rahatsız edici bir şişlik ya da morarma yoksa bir gün sonra normal hayatlarına geri dönebilirler.

Anjiyo riskleri

Minimal invaziv girişimlerden birisi olan anjiyo işlemi özellikle alanında uzman hekimler tarafından uygulanması durumunda komplikasyon görülme ihtimali neredeyse sıfıra yakındır. Ancak tıptaki diğer tüm işlemlerde olduğu gibi anjiyo sonrasında da bazı komplikasyonların az da olsa görülme ihtimali bulunmaktadır. Bu komplikasyonlar içerisinde şunlar yer almaktadır.

  • Anjiyo işlemi uygulanırken hastaların kalp krizi ve felç geçirme riskleri bulunmaktadır. Ancak bu riskin doğrudan yapılan anjiyo işlemi ile bağlantılı olduğunu kanıtlayan bilgiler bulunmamaktadır. Bu sebeple de tıkalı olan damarın bu problemlere yol açabilmesi de mümkün olarak görülmektedir.

  • Anjiyo işlemi sırasında giriş yapılan damara zarar verilebilir.

  • Kanülün yerleştirildiği bölgede ağrı, şişlik ya da morarma görülebilir. Bu semptomlar genellikle enfeksiyon belirtisi olduğu için vakit kaybetmeden hekiminize başvurmanız gerekir.

  • Anjiyo işleminde hastaların böbrek fonksiyonlarında bozulma görülebilmektedir. Ancak bu durum genellikle geçici olmaktadır. Hastaların çok az bir kısmında kalıcı böbrek hasarı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple de bu durumlarda hastaya acil müdahalede bulunulması gerekir.

  • Hastalarda uzun süreli aç kalmaya bağlı olarak mide bulantısı ve baş dönmesi görülebilir.

  • Hastalar işlem bölgesinde sıcaklık ve yanma hissedebilir.

  • Hastaların anjiyo işlemi sırasında kullanılan kontrast maddeye karşı alerjisi olabilir. Bu durumda hastalarda kızarıklık ve kaşıntı gibi hafif alerjik reaksiyonlar görülebilir.

  • Kasıktan giriş yapılan işlemlerde hastanın hareket etmesi ya da basının iyi bir şekilde yapılamaması durumlarında kanama olabilir. Kanamanın gerçekleşmesi durumunda ise hastaların giriş yapılan bacağında geniş çaplı morarmalar söz konusu olmaktadır.

Anjiyo öncesi dikkat edilmesi gerekenler

Anjiyo öncesinde hastaların işlem için gerekli hazırlıkları yapması gerekmektedir. Bu hazırlıklar işlemlerin komplikasyon riskini azaltırken aynı zamanda işlemin daha rahat uygulanmasını da sağlayacaktır. Hastaların anjiyo işleminden önce dikkat etmesi gereken noktalar ise şunlar olmaktadır.

  • Anjiyo öncesinde kullanılan ilaçlar hekime bildirilmelidir. İşlem sırasında risk oluşturabilecek kan sulandırıcı gibi ilaçların kesilmesi istenebilir. İşlem açısından herhangi bir etkisi olmayan ilaçların ise kullanımına devam edilebilir. 
  • Anjiyo işleminden önceki 5 saat içerisinde herhangi bir şey yiyip içilmemelidir.
  • Anjiyo işleminden önceki gece çay, kahve ve enerji içeceği gibi nabzın artmasına neden olan besinlerin tüketilmemesi gerekir.
  • Hastalarda böbrek yetmezliği ya da alerji bulunması durumunda hekime bildirmeleri gerekir.
  • Hastalar anjiyo işlemine gelirken daha öncesinde yaptırdıkları tetkik sonuçlarını da yanlarında getirmesi gerekmektedir.
  • İşleme girerken hastanın yanında su getirmesi gerekir.

Anjiyo sonrası dikkat edilmesi gerekenler

Anjiyo işleminden sonra hastalarda komplikasyon riskinin en aza indirilmesi için bazı noktalara dikkat etmesi ve hekimlerinin tavsiyelerine harfiyen uyması gerekmektedir. Anjiyo sonrasında hastaların dikkat etmesi gereken noktalar ise şunlar olmaktadır.

  • Anjiyo işleminde kullanılan kontrast maddenin böbreklere verebileceği zararı en aza indirmek için hastaların anjiyo işleminden sonra bol miktarda su tüketmesi gerekir. Eğer hastaların fazla su tüketmesini engelleyecek herhangi bir sağlık problemi bulunmuyor ise o zaman hastaların operasyondan sonraki 2 saat içerisinde 2 litre su tüketmesi gerekmektedir.

  • Anjiyo işleminden sonra kateterin çıkartıldığı noktaya kanamanın engellenmesi için kum torbası yerleştirilmektedir. Anjiyo işleminden sonraki 6 saat boyunca kum torbasının yerinden hareket ettirilmemesi gerekir.

  • Hastaların kanama riskini ortadan kaldırmak için giriş yapılan taraftaki bacaklarını da hareket ettirmemeleri gerekmektedir.

  • Hastaların tuvalet ihtiyaçlarının bulunması durumunda yerinden kalkmaması ve bu ihtiyaçlarını gidermek için yardım alması gerekmektedir.

  • Öksürme ya da hapşırma gibi kanamaya sebep olabilecek hareketlerde elle bölgeye ekstra baskı yapılması gerekmektedir.

  • Hastaneden çıktıktan sonra işlem yapılan bölgede şişlik, ağrı ya da ödem görülmesi durumunda doktora başvurulması gerekir.

Anjiyo çeşitleri

Anjiyo işlemi uygulanan bölgeye göre çeşitlenmektedir. Genel olarak kalp, beyin, akciğer, göz ve böbrek damarlarının incelenmesinde kullanılmaktadır.

Koroner BT Anjiyo (Sanal Anjiyo)

Aynı zamanda kalp anjiyosu olarak da adlandırılan bu işlem ile kalbi besleyen damarlara ve kalp çevresinde yer alan damarların görüntülenmesinde kullanılmaktadır. Bu anjiyo tekniğinde bilgisayarlı görüntüleme sistemleri ile 3 boyutlu görüntüleme sağlanmaktadır.

Standart (Konvansiyonel) Anjiyo

Katater kullanarak yapılan bu işlemde kontrast madde ve X ışını kullanarak görüntüleme yapılmaktadır. Görüntüler hareketli olarak kaydedildikleri için sine anjiyografi olarak da adlandırılmaktadır.

Anjiyo yan etkileri

Anjiyo işleminden sonra bazı yan etkiler görülebilmektedir. Bu yan etkilerin görülme sıklığı son derece az olmakla birlikte bazı noktalara dikkat ederek riskin azaltılması sağlanabilir.

Anjiyo sonrası morarma

Anjiyo sonrasında en sık görülen yan etki morarmalardır. Morarmaların bir kısmı ciddi klinik tablo oluşturmaktadır. Bunlar genellikle kanamanın durdurulmamasından ya da basının gerektiği gibi uygulanamamasından kaynaklanmaktadır. Ancak bu durum nadir görülür. Bunun yanında anjiyo sonrasında anevrizma ya da hematom olmasa bile cildin morarması söz konusu olmaktadır. Bu durum işlemin doğal bir sonucudur.

Anjiyo sonrası tansiyon yükselmesi

Anjiyo işleminden sonra hastalarda tansiyon düşmesi görülebilir ve bu beklenen bir durumdur. Ancak hastaların tansiyonlarının yükselmesi beklenmez. Bu sebeple de en kısa süre içerisinde doktora başvurulması gerekir.

Anjiyo sonrası nefes darlığı

Anjiyo işleminden sonra gelişen nefes darlığı, göğüs ağrısı, ateş ve bölgenin şişmesi durumunda acil olarak doktora başvurulması gerekir.

Anjiyo sonrası beslenme

Anjiyo işleminden sonra hastaların beslenmelerine daha fazla özen göstermesi gerekmektedir. Çünkü kalp hastalıklarının beslenme ile yakın ilişkisi bulunmaktadır. Bu sebeple de gerekli olması halinde beslenme uzmanından yardım alınması, daha sağlıklı ve kalp dostu beslenme düzenine geçilmesi gerekmektedir.

Soru: Bir hafta içerisinde 2 anjiyo olan ve 2 stent takılan babam halen sol tarafta çok şiddetli ağrısı olduğunu söylüyor. Anjiyo ya da stent ile ilgili olabilir mi?

M** Y** | 17 Eyl 2023

Doç. Dr. Mustafa Adem Tatlısu cevabı | 460 gün içinde cevaplandı
Hem anjiyografi hem de stent yerleştirmeden sonra hastaların ağrı hissetmesi stent yerleşiminin lokal reaksiyonu ya da vasküler travma nedeni ile görülebilmektedir. Diğer bir yandan ağrının sürekli olması potansiyel komplikasyonların da bir belirtisi olmaktadır. Bu sebeple de göz ardı edilmemelidir.
Soru: 5 hafta önce kalp krizi geçirerek gittiğim hastanede anjiyo yapıldı. %100 tıkalı olan damara stent takıldı. %60 tıkalı diğer iki damara müdahale edilemedi. İlaçlardan mı stent den mi kaynaklandığını bilemediğim bir nefes darlığı hala devam ediyor, hatta bu gece sabaha kadar uyuyamadım. Sabah aç ve tok ilaçlarımı içtim, uyumaya çalışıyorum. Ama 5 dakika geçmeden nefes darlığı başlıyor. Hocam beni bayağı bir yoran ve huzursuz eden bu durum daha ne kadar sürer, evde yapabileceğim bir uygulama var mı?

T** B** | 20 Oca 2024

Doç. Dr. Gültekin Karakuş cevabı | 328 gün içinde cevaplandı
Anjiyo işlemi ya da stent takılmasından sonra nefes darlığının gelişmesi; stentin uygun olmayan bir konuma yerleştirilmesi ya da ilaçların alerjik reaksiyonunun düşünülmesi gerekmektedir. Bu sebeple de evde uygulanacak geçici çözümlerden ziyade sağlık profesyonelleri ile değerlendirilmesi gerekmektedir.
Soru: Babama tıkalı damarının açılması için CTO işlemi yapıldı. Bu işlemden 15 gün önce felç geçirmişti. Ancak CTO işleminden 24 saat sonra yeniden beyincik bölgesinde pıhtı attı. Bu durum yapılan işlemden kaynaklanıyor olabilir mi?

E** E** | 09 Şub 2024

Prof. Dr. İbrahim Sarı cevabı | 314 gün içinde cevaplandı
Girişimsel işlemlerden birisi olan CTO beyincikte pıhtı oluşumuna neden olmaktadır. Bu tür prosedürler kanın pıhtılaşma sisteminin etkilenmesine neden olmaktadır. Bunun yanında hastanın genel sağlık durumu da pıhtılaşma riskini arttırmaktadır.
Soru: Ben kol bileğimden anjiyo oldum, ama 3 gün sonra ağrılarım çok şiddetli olmaya başladı, dayanılacak gibi değildi. Tekrar acile gittim, bana damarda zedelenme olmuş, o da pıhtı atmış dediler. Bu riskli mi? 14 günlük iğne verdiler. Ağrı geldiğinde morarıp siyahlaşıyor bileğim, artı kolumda kırmızı küçük lekeler oluşuyor. Ağrı gidince onlar da kayboluyor.

E** A** | 08 Mar 2024

Doç. Dr. Mustafa Adem Tatlısu cevabı | 286 gün içinde cevaplandı
Damar zedelenmesinden sonra görülen pıhtı oluşumu venöz tromboz olarak adlandırılan ve son derece ciddi bir sağlık probleminin işareti olabilmektedir. Bunun yanında kolda ağrı, kırmızı lekelerin ve morlukların oluşması kan akışının herhangi bir nedenle engellendiğinin bir göstergesi de olabilmektedir. Size reçete edilen ve 14 gün boyunca kullanılması gereken iğne tedavisi ise yüksek ihtimalle kanın inceltilmesini ve pıhtının çözülmesini sağlayacaktır. Ancak bu sağlık probleminde pıhtının büyüyerek organlara zarar vermesi söz konusu olacağı için ve tedavinin devam etmesine rağmen belirtilerin şiddetlenmesi ya da yeni belirtilerin oluşması durumunda en kısa süre içerisinde doktora başvurulması gerekmektedir.
Soru: Ben bir anjiyo ameliyatı geçirdim. 1 ay içerisinde yüzümde şişme, nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi şikayetlerle tekrar hastaneye gittim. "Sizi anjiyo yapmamışlar, büyük damarınızda kan pıhtılaşması oluşmuş" dediler ve aniden tekrar anjiyo yaptılar. Sonra kan pıhtısını parçalayarak damarlara dağıttılar. Gece 2 gibi tekrar rahatsızlanınca tekrar anjiyo yapıldı ve stent takıldı. Tam bir hafta, 10 gün sonra tekrar gittim; açılmayan damarları açtılar. Ancak anjiyo işleminden 15 gün sonra nefes darlığı, mideden başlayıp kasıklarıma kadar olan bölgede şişme başladı. Dahiliyeye gönderildiler ama verdikleri ilaçlar durumu daha kötü yaptı. Şimdi ne yapmalıyım? Ne oluyor? Hangi bölüme gitmeliyim?

S** A** | 17 Mar 2024

Prof. Dr. Erdoğan İlkay cevabı | 278 gün içinde cevaplandı
Hem anjiyo sırasında hem de sonrasında oluşabilen kan pıhtılaşması ciddi sağlık sorunlarının yaşanmasına neden olmaktadır. Tromboz olarak da adlandırılan bu durumun yanı sıra anjiyografik müdahaleler sonrasında nadir olsa da alerji, damar hasarı, kanama ve kullanılan ilaçlara bağlı olarak görülen yan etkiler oluşabilmektedir. Anjiyografik işlemlerde görülebilecek daha ciddi durumların belirtisi olarak nefes darlığı, kalp yetmezliği, genel vücutta şişlik ve ilaç reaksiyonları görülebilir. Bu sebeple de kalp ve damar cerrahisi ve dahiliye sizi muayene etmeli.
Soru: Yaklaşık bir hafta önce sağ kasık bölgesinden anjiyo oldum. Anjiyo yapılan bölgede, dıştan bakıldığında belli olmayan ancak elle kontrol ettiğimde hissedilen sertlik ve şişlik mevcut. Bu geçici bir durum mudur, normal midir? Doktora gitmeli miyim?

S** D** | 18 Mar 2024

Prof. Dr. Ömer Yiğiner cevabı | 278 gün içinde cevaplandı
Anjiyo sonrasında oluşan sertlik ve şişlik genellikle geçici bir durum olmakla birlikte işlem sırasındaki baskı ve travmadan kaynaklanabilmektedir. Ancak bu belirtiler hematoma, enfeksiyon ya da psödoanevrizma gibi ciddi komplikasyonların belirtisi olabilmektedir. Bu sebeple de bölgede ağrı, ısı artışı ya da enfeksiyon belirtilerinin oluşması halinde en kısa süre içerisinde doktora başvurulması gerekmektedir.
Soru: Üç gün önce ana damara stent takıldı. Hastanedeki ilaçlardan sonra yazılan reçeteyi eksiksiz olarak uyguluyorum. Ancak 2 gündür nefes almamda sorunlar baş gösterdi. Göğsümün üzerinde nefes almam az da olsa zorlaştı. Bu, anjiyo sonrası normal mi?

H** İ** | 03 Tem 2024

Uzm. Dr. Özge Özden cevabı | 159 gün içinde cevaplandı
Belirttiğiniz semptomlar birçok ciddi durumun habercisi olarak kabul edilmektedir. Bunların içerisinde alerjik reaksiyon, stendin düzgün yerleştirilmesi, kalp krizi, stent tıkanıklığı ve stent sonrası komplikasyonlar olabilmektedir.
Soru: Eşimin kalbinde stentler takılmadan önce inferior hipokinezi tespit edildi, kalbi zayıf kasılıyor denildi; stentlerden önce basamak çıkamayan eşim maalesef stentler takıldıktan sonra da basamak çıkamadı, 6 ay içinde kardiyojenik şoka girip arrest oldu, vefat etti; sizce eşim kalp krizini stent takılmadan önce mi geçirmiş?

M** Ç** | 27 Ağu 2024

Doç. Dr. Gültekin Karakuş cevabı | 97 gün içinde cevaplandı
Eşinizde stent takılmadan önce tespit edilen inferior hipokinezi, kalp kasının o bölgesinde zayıflamış veya hasar görmüş olduğunu gösterir ve bu genellikle geçirilmiş bir kalp krizine işaret eder; dolayısıyla, belirtiler ve süreç göz önüne alındığında, eşinizin stent takılmadan önce bir kalp krizi geçirmiş olması muhtemeldir.
Soru: EKO da tespit edilen hipokinezi zamanla düzelir mi efendim, yoksa nekroza uğrayan ölü skara mı dönüşür?

M** Ç** | 27 Ağu 2024

Doç. Dr. Akar Yılmaz cevabı | 97 gün içinde cevaplandı
Kalp ultrasonunda (ekokardiyografi) tespit edilen hipokinezi, yani kalp kasının hareketinde azalma, altta yatan sebebe bağlı olarak zamanla düzelebilir. Eğer bu durum, kalp kasına geçici olarak yeterli kan gitmemesinden (iskemi) kaynaklanıyorsa, uygun tedavi ile kalp kasının fonksiyonu iyileşebilir. Ancak hipokinezi, kalp krizi (miyokard enfarktüsü) sonucu oluşan doku ölümü (nekroz) nedeniyle ise, o bölge skar dokusuna dönüşebilir ve kalıcı hale gelebilir.
Doktora Soru Sor