Aşırı Aktif Mesane

Onaylayan Doktor (-lar) ; Mehmet Ferhat , Muhammet Fuat Özcan • Şub 07, 2022

KISA YOL

30 Saniyelik Özet

  • Aşırı aktif mesane, ani idrara çıkma ihtiyacı ve idrar kaçırma şikayetleriyle kendini gösteren bir hastalıktır.
  • Her yaştan insanda görülebilir, ancak kadınlarda ve yaşlılarda daha yaygındır.
  • Nedenleri arasında yaşlanma, kafein, alkol, stres ve bazı ilaçlar yer alır.
  • Tedavisinde hayat tarzı değişiklikleri, ilaç tedavisi, cerrahi müdahale ve diğer tedaviler uygulanabilir.

Aşırı aktif mesane nedir?

Rahatsızlık verici mesane olarak da bilinen aşırı aktif mesane, hastaların idrara çıkmak için aciliyet hissetmesi ile ortaya çıkan bir takım sorunları ifade etmektedir. Bu sorunların içerisinde idrar sızıntısı ya da ıslanma kazaları yer almamaktadır.

Temel olarak aşırı aktif mesanede hastalar sık sık idrara çıkma dürtüsü anlamına gelir. Mesanenin boşaltmasını sağlayan kas grubunun aktivitesinden kaynaklanan bir hastalıktır. Bu sebeple de mesane tam olarak dolmasa dahi hastalar idrar boşaltmaya gitmektedir.

Aşırı aktif mesane belirtileri

Tıbbi olarak mesanenin gün içinde 4 ile 8 arasında boşaltılması gerekmektedir. Sekizden daha fazla idrara çıkma isteği duyan hastalar aşırı aktif mesane olarak adlandırılmaktadır. En sık görülenler ise her yaş grubundan kadınlar ve yaşlılar olmaktadır.

Aşırı aktif mesanenin diğer belirtileri arasında yatağı ıslatmak, tuvalete yetişememek ve gece daha sık tuvalete çıkmak olmaktadır. İdrar sızdırması ise aşırı aktif mesanenin belirtilerinden olmamaktadır. Eğer hastalar bu belirtiyi yaşıyorsa sorun sıkışma nedeni ile idrar tutamama olması olarak kabul edilir.

Aşırı aktif mesane kimlerde görülür?

Aşırı aktif mesane genel olarak tüm yaş gruplarında ve ırklarda yaygın olarak görülen bir hastalık olmaktadır. Ancak sıklıkla menopoz sonrası kadınlarda ve prostat hastalığı bulunan erkeklerde görülmektedir. Diğer bir yandan tuvalet eğitimi almaya yeni başlayan çocuklarda da sıklıkla aşırı aktif mesane ile karşılaşılır.

Aşırı aktif mesane tanısı nasıl konulur?

Aşırı aktif mesane tanısında en önemli unsur hastaların öyküleridir. Bu sebeple aşırı aktif mesane tanısının konulabilmesi için hastalardan idrar günlüğü tutmaları istenmektedir. Bu günlükte özellikle yer alması gereken bilgiler içinde; gece ve gündüz idrara çıkma sıklığı, tuvalete gitmeler arasında bulunan rahat süreler, ani sıkışmaların varlığı, idrarı erteleyebilme kabiliyeti, kaçırmalar hangi tipte olduğu, ped kullanılıp kullanılmadığı, idrar yapmada güçlük çekilip çekilmediği, idrar yapamama hikayesi bulunur. Bu bilgilerin yanında hastalarda nörolojik hastalık hikayesinin varlığı, vajinal veya inkontinans hikayesinin bulunup bulunmadığı ve radyoterapi bulunmaktadır.

Aşırı aktif mesane nedenleri

Aşırı aktif mesane nedenlerini şu şekilde sıralamak mümkün olmaktadır.

  • Yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkan bilişsel becerilerin yıpranması
  • Aşırı derecede alkol, kahve ve asitli içecek tüketimi
  • İdrar söktürücü ilaçlar
  • Mesanenin boşalmasına engel olan durumlar
  • Kadınların menopoz döneminde yaşadığı hormon değişiklikleri
  • Nörojenik hastalıklara ve tedavilere bağlı olarak mesane kaslarının zarar görmesi
  • Diyabet
  • Obezite
  • İdrar yolu enfeksiyonu

Aşırı aktif mesane tedavi yöntemleri

Aşırı aktif mesane tedavisinde birçok tedavi seçeneği bulunmaktadır. Hangi tedavinin seçilmesi gerektiğine ise aşırı aktif mesanenin altında yatan sebeplerin belirlenmesi önemli olmaktadır.

Hayat tarzı değişiklikleri

Aşırı aktif mesane tedavisinde öncelikle gerekiyorsa hastaların hayat tarzlarını değiştirmeleri istenmektedir. Bu değişimlerin içerisinde ilk sırada ise hastaların ideal kilolarında bulunmalıdır. Bunun yanında kafein alımının azaltılması, bol lifli gıdalar tüketilerek kabızlığın giderilmesi, aşırı sıvı alımının azaltılması, karbonatlı sıvı alımının azaltılması, sigaranın bırakılması bulunur.

Pelvik taban adalelerinin eğitimi

Pelvik taban adale egzersizleri ile mesaneyi kontrol eden kasların da kontrol edilmesi mümkün olmaktadır. Bu sebeple hastalara Kegel egzersizleri ve biofeedback uygulanmaktadır.

Davranış terapileri

Aşırı aktif mesane hastalarının tedavilerinde kullanılan bir diğer yöntem ise davranış eğitimi olmaktadır. Bu eğitim ise üçe ayrılmaktadır. Mesane eğitimi, zamanlı işeme ve alışkanlık eğitimi hastalara verilen eğitimler içinde yer almaktadır.

Elektriksel uyarım

Her gün uygulanması gereken tedavilerden birisi olan elektriksel uyarım en az 2 yıllık bir tedaviyi kapsaması gibi etmenler tedavinin olumsuz yanlarından olmaktadır. Vajene yerleştirilen problar ile pelvik taban adaleleri elektriksel uyarıları yapılmaktadır.

Elektromanyetik Tedavi

Elektromanyetik tedavi mantık olarak elektriksel uyarım ile aynı olmaktadır. Ancak bu tedavi yönteminde prop olmadan pelvik kaslar ve sakral kökler uyarılmaktadır. Çalışma mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte pasif pelvik taban egzersizleri mesaneyi kontrol eden kaslarında aşırı aktivitesini kontrol etmektedir. Tedavinin en olumsuz yönü ise klinik ortamda tekrarlanması gereken seansları içermesidir.

Farmakolojik tedavi

Mesaneyi kontrol eden kasların istemsiz kasılmalarının kontrol edilmesi için bazı ilaçlardan da faydalanılmaktadır. Bu ilaçlar içinde en sık kullanılan ilaç grubu ise antikolinerjik ilaçlar olmaktadır. Bu ilaçlar mesane adelelerin uyarılmasına neden olan etkenleri bloke etmektedir. İlk etkilerinin görülmesi ise 2 hafta içinde başlamaktadır.

İlaçların etkileri ve yan etkileri ise hastalara göre değişiklik göstermektedir. Aşırı aktif mesane de ilaçlar hastaların idrar kaçırma oranları %70 ile %75 ve işeme sıklıkları %20 ile %30 azalırken, işeme hacimleri ise %10 ile %20 oranında artmaktadır.

Bunların yanında mesane içi ajan uygulamaları da bulunmaktadır. Bu ajanların bazıları henüz ülkemizde uygulanmamaktadır. Ancak botox olarak bilinen botulinum toxin özellikle tedaviye dirençli olan aşırı aktif mesane hastalarında uygulanmaktadır.

Sakral nöromodülasyon

Aşırı aktif mesane tedavileri arasında en yüksek maliyete sahip olan sakral nöromodülasyon ile hastaların %80’nin depolama semptomlarının %50’sinin geçtiği görülmektedir. Uygulama yöntemi ise elektrodun medulla spinalisteki sakral 3 seviyesinin (S3) müdahale ile yerleştirilmesidir. Bu elektrot jeneratör ile sürekli olarak uyarılmaktadır.

Büyütme sistoplastisi

Aşırı aktif mesane tedavisinde en son seçenek olarak uygulanmaktadır. Tedaviye dirençli olan hastalarda ve son seçenek olarak uygulanan bu tedavi için aynı zamanda ciddi semptomları bulunan hastalara uygulanmaktadır. Bu işlemin amacı yüksek fonksiyonlu ve düşük basınçlı mesane oluşturmaktır. Bu işlemde hastaların mesaneleri ikiye ayrılmaktadır ve arasına bağırsak parçası eklenmektedir. Bu sayede hem mesanenin hacmi arttırılmaktadır. Bunun yanında istemsiz kontraksiyonlara da tampon görevi görmektedir.

Aşırı aktif mesane egzersizleri

Aşırı aktif mesane durumunda idrar kaçırma durumunun azalmasını sağlayacak egzersizler pelvik taban kasların güçlendirilmesine odaklanmıştır. Bu kaslar mesanenin yanı sıra bağırsağın ve rahmin desteklenmesini de sağlamaktadır. Pelvik taban kasların güçlendirilmesine yardımcı olabilecek egzersizler içerisinde şunlar yer almaktadır.

Kegel egzersizleri

Kegel egzersizleri idrar kontrolü sağlayamayan kadınlar ve erkekler için en etkili egzersiz olmaktadır. Bunun yanında doğumdan ya da prostat ameliyatından sonra iyileşmesinin hızlanmasını da sağlamaktadır.  Kegel egzersizlerin adımları şunlardır.

  • Öncelikle idrar yaparken kullanılan kasların fark edilmesi gerekmektedir. Bu kaslar idrarı yaparken idrar akışını kesmek için kullanılan kaslardır. 
  • Kaslar öğrenildikten sonra kasların olabildiğince sıkılması gerekmektedir. 
  • Pozisyonda 5 saniye kalınır. Daha sonrasında birkaç saniye dinlenilir ve hareket tekrarlanır. 
  • Zaman içerisinde kasların sıkı durumda kaldığı sürenin uzatılması gerekir.

Squat

Squat sadece idrar kaçırma sorununu çözmekle kalmaz aynı zamanda kalça, baldır, oblik ve hamstring kaslarının da güçlenmesini sağlar. Aynı zamanda çok fazla kalori yakılmasını sağlayan bu hareket kilo vermeye de yardımcıdır. Egzersizlerin adımları ise şunlardır.

  • Ayakta durulur ve ayak tabanları tam olarak yere bastırılır. 
  • Ayaklar kalça genişliğinde açılır.
  • Kalça yere doğru yaklaştırılırken dizler yavaşça bükülür. 
  • Hafifi bir şekilde öne eğilirken sırt dik tutulur.
  • Daha sonrasında dik pozisyona yavaş bir şekilde geri dönülür.
  • Tüm egzersiz boyunca pelvik taban kaslarının ve kalça kaslarının sıkı bir şekilde tutulması gerekmektedir.
  • Hareket 10 kez tekrarlanır. 

Zaman içerisinde egzersizin tekrar sayısının arttırılması gerekmektedir. Egzersizi yaparken doğru bir pozisyonda durmak son derece önemlidir. Aksi halde diz ağrısı yaşanabilir. 

Köprü

Köprü egzersizi pelvik taban kaslarının yanı sıra kalçaların güçlendirilmesini de sağlamaktadır. Bunun yanında kalçaların sıkılaşmasını sağlarken core bölgesinin güçlenmesini ve sırt ağrılarının hafiflemesine de yardımcı olmaktadır. Egzersizin adımları ise şunlardır.

  • Yere sırt üstü yatılır.
  • Dizler bükülür ve ayak tabanı tüz bir şekilde yere konur. Daha sonrasında kalça yerden birkaç santim kaldırılır.
  • Bu pozisyonda 10 saniye boyunca kalınır.
  • Yere doğru inerken pelvik taban kasları ve kalça gevşetilir.
  • Birkaç saniye dinlenilir ve sonrasında hareket tekrarlanır.

Hareketin en az 10 kez tekrarlanması gerekmektedir. Zaman içerisinde hareket sayısı arttırılmalıdır.

İp atlama

Bazı kişilerde zıplama gibi fiziksel hareketler sırasında stres inkontinansı adı verilen bir idrar kaçırma türü yaşamaktadır. Bu durumun meydana gelmesinde mesane üzerindeki basınç neden olmaktadır. Bu sebeple hapşırma ya da öksürme gibi stres durumlarında idrar kaçırma görülür. 

İp atlamak ise pelvik tabanın güçlenmesini sağlar. İp atlarken ilk birkaç gün ya da hafta idrar kaçırma söz konusu olabilir. Ancak egzersize devam etmek sızıntının azalmasını ve kesilmesini sağlamaktadır. 

Sıkma bırakma

Bu egzersiz kegel egzersizi ile benzerlik göstermektedir. Ancak sıkma- bırakma egzersizlerinde pelvik kaslar hızlı bir şekilde sıkıştırılıp gevşetilmektedir. Bu sebeple de egzersiz sırasında kasların sıkıştırılıp sonrasında hemen gevşetilmesi gerekmektedir. 10- 20 tekrar yapılması gereken bu egzersizin aralarında dinlenilmesi gerekmektedir. 

Aşırı aktif mesane ve cinsellik

Aşırı aktif mesanenin cinsel sağlık üzerindeki etkisi tam olarak bilinmemektedir. Ancak genel olarak aşırı aktif mesane hastaların hayatları üzerinde olumsuz etkiye sahiptir. Aşırı aktif mesane hastası olan kadınlar ile olmayan kadınlar arasında yapılan kohort değerlendirmesinde aşırı aktif mesane olan kadınlarda ciddi bir düşüş görülmüştür. Bu sebeple de cinsel tatminin daha düşük olduğu bilinmektedir. 

Cinsel ilişki sırasında idrar tutamama bu sorunu yaşayan kadınların %60’ında görülen bir durumdur. Hem stres idrar tutamama hem de detrusor aşırı aktivite sebebi ile ilişkilendirilebilir. Ancak stres idrar tutamama sorunu yaşayanlarda cinsel ilişki sırasında daha fazla görülmektedir. Bunun yanında idrar sıkışması sebebi ile idrar tutamama da partnerin tatminindeki azalma üzerinde önemli bir etkiye sahip olmaktadır.

Aşırı aktif mesane tedavisi ve cinsellik

Aşırı aktif mesane ve cinsellik üzerine yapılan araştırmaların önemli bir kısmı cinsel işlev bozukluğunun giderilmesine odaklanmıştır. Aşırı aktif mesane için uygulanan üç farklı aşamadaki tedavilerin cinsellik üzerindeki etkilerin incelendiği çalışmaların bazılarında bu tedavilerin kadınların cinsellikten aldıkları hazın arttığını göstermekle birlikte bazı çalışmalarda herhangi anlamlı bir artış söz konusu değildir. Ancak çalışmaların ortak sonucu aşırı aktif mesane tedavisinin cinsellik üzerinde herhangi olumsuz bir etkisinin bulunmadığı yönündedir. 

Aşırı aktif mesane, menopoz ve cinsellik

Menopoz dönemindeki kadınlara uygulanan hormon tedavileri ağrı, orgazm ve kayganlık dahil olmak üzere birçok problemin çözülmesini sağlamakla kalmaz aynı zamanda aşırı aktif mesane probleminin de şiddetinin azalmasını sağlar. 

Hem menopoz hem de aşırı aktif mesane problemi cinsel işlev bozukluğunda başlı başına etkilidir. Yaşın ilerlemesi aşırı aktif mesane belirtilerinin kötüleşmesini sağlamakla birlikte postmenopoz döneminde de denk gelmesinden dolayı bu dönemdeki kadınlarda cinsel işlev bozuklukları daha sık görülmektedir. Bu sebeple de bu dönemdeki kadınlara hem vajinal östrojen hem de aşırı aktif mesane tedavisinin birlikte reçete edilmesi gerekmektedir.

Davranışsal değişiklik

Aşırı aktif mesane tedavisinde sıklıkla kullanılan davranışsal değişiklikler bazı hastalarda durumun şiddetinin azalmasına yardımcı olmayabilir. Ancak daha az kafein tüketimi, mesane eğitimi ve kilo kaybı gibi değişiklikler cinsel işlev bozukluğunun giderilmesini sağlamaktadır.

Pelvik taban kas eğitimi

Pelvik tabanda bulunan kasların güçlendirilmesine yönelik olarak uygulanan egzersizler sadece aşırı aktif mesane probleminin hafiflemesini sağlamakla kalmaz aynı zamanda çeşitli pelvik taban bozukluklarının giderilmesini de sağlar. Hem aşırı aktif mesane problemi hem de cinsel işlev bozukluğu olan kadınların pelvik egzersizleri uygulaması durumunda ise sadece semptomların hafiflemesi değil aynı zamanda cinsel sorunların da giderilmesini sağlamaktadır. 

Bu konu üzerinde yürütülen 6 haftalık bir çalışmanın sonucunda aşırı aktif mesane sorunu yaşayan kadınların yağlanma haricindeki diğer belirtilerinde önemli bir azalma gözlemlenmiştir. Bunun yanında kadın cinsel fonksiyon indeksinde de önemli bir artış vardır. Bu sebeple de hem belirtilerin hafiflemesi hem de cinselliğin gelişmesi için hastaların düzenli olarak egzersizlerine devam etmesi gerekmektedir. 

Aşırı aktif mesane tedavisinde kullanılan ilaçlar ve cinsellik

Aşırı aktif mesane tedavisinde kullanılan çeşitli ilaç grupları üzerinde ayrı ayrı yapılan birçok çalışma bulunmaktadır. Bu çalışmaların önemli bir kısmında tedavi kullanılan ilaçların kadınların cinsel uyarılmasında önemli bir artışa sebep olduğu kanıtlanmıştır. Bu çalışmalar içerisinde yer alan antikolinerjikler mukozal doku üzerinde kurutucu bir etkiye sahip olmalarına rağmen cinsel uyarılmanın arttığı görülmüştür. Ancak bu artış diğer ilaç gruplarına oranla daha azdır.

Nöromodülasyon ve cinsellik

Aşırı aktif mesane tedavisinin son basamak tedavisi olan nöromodülasyon, tibial sinir veya sakral sinir stimülasyonu içermektedir. Bu alandaki çalışmalar kısıtlı olmakla birlikte elde edilen sonuçlar ümit vericidir.

Doktora Soru Sor