Gut Hastalığı

Onaylayan Doktor (-lar) ; Hakan Erdem , Zühre Sarı Sürmeli • Oca 12, 2022

KISA YOL

Gut Hastalığı Nedir?

Çok uzun yıllar boyunca hem tıp hem de halk dilinde padişah hastalığı olarak da adlandırılan gut hastalığı, düzensiz beslenme ve aşırı alkol kullanımı bağlantılı olarak ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Aslında bu hastalığın arkasında farklı etmenler de bulunurken, zengin hastalığı olarak da bilinen bu rahatsızlık, romatizmal yanı ön plana çıkan fakat metabolik rahatsızlıklar arasında da bulunan bir sınıftadır.

Gut hastalığı aslında net bir şekilde kronik bir yapıya sahip olan ve çok sık karşılaşılan bir eklem iltihabıdır. Çok eski zamanlardan bu yana bilinen bu rahatsızlık, bugün kontrol altına alınabilmiş bir romatolojik rahatsızlık olarak bilinmekle birlikte monosodyum ürat olarak adlandırılan monohidrat kristallerinin organlarda birikmesiyle görülmektedir.

Normal koşullar altında insan vücudunda proteinler sindirildikten sonra içlerinde bulunan bazı maddeler ürik aside dönüştürülerek, vücuttan idrar yoluyla atılır. Eğer ürik asit yeterli oranda atılmazsa ve fazla üretilirse, bu asit kan ve vücutta birikebilir. Bu birikme eklemlerde yüksek bir orana ulaşırsa, oluşan iltihaplı rahatsızlık gut hastalığı olarak adlandırılır.

Yalancı gut hastalığı nedir?

Kalsiyum pirofosfat birikimi hastalığı halk arasında yalancı gut hastalığı olarak adlandırılmaktadır. CPPD olarak kısaltılan bu hastalığın bir çeşidi olan ve eklemlerde kalsiyum birikmesine nden olan çeşidine yalancı gut hastalığı denilmektedir. Halbuki CPPD hastalığı daha geniş kapsamlı bir hastalık olmaktadır. Bu çeşidi gut hastalığına benzer şikayetlere neden olmasından dolayı bu ismi almıştır.

CPPD temel olarak 4 farklı çeşide sahip olmaktadır. Bunların içerisinde Aseptomik CPPD hastalarda hiçbir şikayete neden olmaz ve bu sebeple de eklem grafilerinde tesadüfen kalsiyum birikimleri görülür. CPPD’li osteoartoz çeşidinde ise hastalarda artoz yakınmaları olur ve grafilerde kalsiyum birikmesi görülür. Kronik CPPD çeşidi ise bir ya da birden çok eklemin tutulumuna neden olur ve aylarca sürebilen kronik yakınmalar ile kendisini gösterir. Aynı zamanda iltihabi belirtileri de bulunmaktadır. Bunların yanında gut hastalığı ile belirtileri benzerlik gösteren ve bu sebeple de yalancı gut tanısı almış çeşidi ise akut CPPD olmaktadır. Psödogut formu adı da verilen bu çeşidinde eklem iltihabı görülmektedir. Ancak Psödogut’un gut hastalığından farkı eklemlerde biriken kalsiyum kristallerinin iltihabı başlatmasıdır. Bu hastalığa sahip olan kişilerde tutulum birden çok eklemde görülebilir ve belirtiler aylarca sürebilir. Bunun yanında tutulumlar eklemlerin hareketlerini de engelleyebilir.

Gut Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Çok yoğun belirtiler oluşturmadan gelişen bir hastalık olmakla birlikte gut hastalığında şiddetli bir hale gelen rahatsızlık vücutta deformasyon oluşturabilir. Her hastada farklı belirtiler ortaya çıkma ihtimali yer alsa da genel olarak görülen gut hastalığı belirtileri arasında;

  • Hastalığın atakları sırasında görülen ve şiddetli ağrıların arkasından ortaya çıkan eklem ağrıları bulunmaktadır. Bu ağrılar atakların süresine bağlı olarak gelişebilir.

  • Özellikle ayak başparmağı ekleminde görülen gut hastalığı farklı eklemlerde de görülebilir. Genel olarak ayak bileği, dirsek, diz, el bileği ve parmak eklemlerinde görülmesi ile birlikte tüm bu eklemlerde 12 saate kadar ulaşabilen yoğun eklem ağrıları ile karşılaşılabilir.

  • Bir diğer belirti ise ataklar sırasında eklem bölgelerinde şişlik ve kızarıklıkların oluşmasıdır. Bununla birlikte ilerleyen hastalıklarda eklem hareketlerinde kısıtlanma ile karşılaşılabilir.

Gut Hastalığı Kimlerde Görülür?

Gut hastalığı tüm toplumlarda genellikle kadınlardan çok erkeklerde görülmektedir. Hastalığa yakalanma ihtimaline bakıldığında ilerleyen yaşlarda daha fazla ön plana çıkarken 75 yaş gibi yüksek yaşlarda ihtimal artmaktadır. Kadınlarda ise gut hastalığı genellikle menopoz sonrasında daha fazla görülmektedir.

Gut Hastalığı Tanısı Nasıl Koyulur?

Gut hastalığı birçok farklı hastalıktan ayrı olarak pratik bir kan testi ile teşhis edilememektedir. Çünkü hastalığın ana nedeni olan yüksek ürik asit seviyesi birçok farklı neden ile ortaya çıkabilir. Bu kapsamda da gut hastalığı tanısı konulabilmesi için hastalığın bulunduğundan şüphe duyulan eklemden sıvı alımı gerçekleştirilerek, bu sıvıda patolojik inceleme yapılır. 

Alınan eklem sıvısı polarize bir mikroskopta incelenerek, monosodyum ürat kristallerinin varlığına bakılır. Ayrıca gut hastalığı teşhisi için kan testi, röntgen, ultrason ve MR gibi farklı yöntemler uygulanır. Gut hastalığı yerleştiği eklemlerde zayıflamaya neden olurken, uzun bir süre sonrasında da eklem hasarı oluşturabilir. Bu nedenle mutlaka doğru tanı konulması gerekmektedir.

Kan Testi

Hastalık şüphesinde yapılan kan testi ile birlikte kandaki ürik asit ve kreatinin düzeyleri ölçülür. Ancak bazen test sonuçları yanıltıcı olabileceği için yüksek ürik asit seviyesi çıksa da hastaya direkt olarak gut hastalığı teşhisi koyulamaz.

Röntgen

Gut hastalığı teşhisi ile birlikte aslında eklem iltihabı oluşturabilecek farklı hastalıkların tespit edilmesinde de bu yöntem kullanılır.

Ultrason

Gut hastalığı ile ilişkili olabilecek kas ve iskelet sistemi eklemlerinin incelenmesi açısından ultrason yöntemi ile bu noktalardaki iltihaplar ve ürat kristalleri görüntülenebilir.

MR

Manyetik rezonans görüntüleme sisteminin kullanılması ile birlikte şüphe duyulan eklemlerdeki ürat kristalleri net bir şekilde görülebilir.

Gut Hastalığı Tedavisi

Hastalığın tedavisini oluşturabilmek için ürik asit miktarını arttıran faktörün belirlenmesi gerekir. Bu açıdan öncelikle hastalığın teşhisi yapıldıktan sonra teşhise bağlı olarak da ürik asit seviyesi ölçümü yapılır. Eğer hastalarda 7 mg/dl üzerinde bir ürik asit seviyesi görülüyorsa, belirtilen teşhis yöntemleri ile kesin tanı konulur.

Kesin tanının konulması ile birlikte gut hastalığı tedavisi için kişinin hangi akut dönemde bulunduğu göz önüne alınır. Çünkü gut hastalığında hastalığın belirli evreleri yer alır. Kısaca bu evrelerden bahsedilirse;

  • Akut atak devresinde hastalık aniden eklemlerde ortaya çıkar ve yaklaşık 5-10 gün arasında seyreder.

  • İnterkritik atak evresinde şikayetler geçmiştir. Fakat sonrasında tekrar ataklar ile karşılaşılabilir.

  • Kronik gut evresinde iki atak arasında geçen süre artık giderek kısalmıştır ve hızlı bir tedavi gerekir. Çünkü aksi takdirde bir hatta birden fazla eklem kalıcı bir şekilde şiş ve ağrılı bir hale gelebilir.

  • Tofüslü gut olarak adlandırılan evrede ise ilerleyen hastalık ile birlikte ürik asit eklem dışında çevredeki dokularda da birikmeye başlar ve tofüs olarak adlandırılan şişlikler ortaya çıkar. Tofüs olarak adlandırılan bu komplikasyon, bilhassa tarak kemiği, parmakların üst bölümü, dirsekler ve ayak baş parmağı noktalarında görülebilir.

Belirtilen hastalık evreleri göz önünde bulundurulduğunda yeni ataklarda ağrı kesiciler ve iltihap giderici ilaçlar kullanılabilir. Akut dönem tamamlandıktan sonra hasta için gut hastalığı ilaçları düzenli bir şekilde uygulanır. İlaçların temel amacı ürik asidin fazlasının vücuttan atılması için destek sağlamak ve ürik asit üretimini azaltmaktır. İlaç tedavisi dışında hastalarda gut hastalığı tedavisi için doktor kontrolü ile birlikte beslenme ve yaşam tarzı düzenlemeleri sağlanmalıdır.

Gut hastalığı ilaç tedavisi

Gut tedavisinde kullanılan ilaçlar atakların kontrol altına alınması amacı ile reçete edilmektedir. Bunun yanında gelecekteki atakların engellenmesi için de çeşitli ilaçlar reçete edilmektedir.

Steroid olmayan antienflamatuvar ilaçlar

NSAID olarak da adlandırılan bu ilaç grubu içerisinde ibuprofen, naproksen sodyum gibi reçetesiz olarak alınabilecek ilaçların yanı sıra indometasin ve selekoksib gibi daha güçlü ve reçeteli bir şekilde alınabilen ilaçlar da yer akmaktadır.

Kolşisin

Gut ağrısının hızlı bir şekilde hafifletilmesini sağlayan ve antiinflamatuvar ilaçlardan birisi olan kolşisin de gut tedavisinde kullanılan ilaçlardan birisidir. Ancak ilacım mide bulantısı, kusma ve ishal gibi yan etkileri bulunmaktadır.

Kortikosteroidler

Gut iltihabının ve ağrısının kontrol altına alınmasını sağlayan ilaç grubudur. Oral yolla kullanılabildiği gibi ekleme de enjekte edilebilmektedir. Kortikostreoidlerin yan etkilerinin içerisinde ise kan basıncının arması, duygu durum değişiklikleri ve kan şekeri düzeyinin artması bulunmaktadır.

Gut Hastalığı Diyeti

Gut hastalığı tedavisinde her hastaya özel bir şekilde uygun bir diyet programı hazırlanmalıdır. Diyet programları atakların sayısını azaltırken, ürik asit seviyesinin normale çekilmesi de sağlanır. Bu diyet programında özellikle alkol alımı tamamen kesilir. Sıvı tüketimi arttırılır, sağlıklı süt tüketimi tercih edilir ve protein kaynaklı beslenme sağlanır.

Gut hastalığı diyetinde karbonhidrat için kaliteli karbonhidratlar tercih edilir, sık sık ve az az gıda tüketimi sağlanır. Doğal şekerli meyveler ve sebzeler seçilirken, mayalı yiyecekler terk edilir, doğal yağlar kullanılır. Bu diyet programında pürin içerikli besinler tercih edilirken, patates, bezelye, yeşil yapraklı sebzeler, patlıcan, yumurta, kuruyemişler, kahve, çay, yeşil çay ve bitkisel yağlar bulunabilir.

Gut hastalarının yemesi gerekenler

Gut hastalığı beslenme şeklinden direkt olarak etkilenen hastalıklardan birisi olmaktadır. Bu sebeple de hastaların beslenmelerini düzenlemeleri gerekmektedir. Bu beslenme düzenleri içerisinde gut hastalığının ilerlemesine neden olacak besinlerin çıkarılması gerekirken, ürik asittin düşmesini sağlayacak olan besinlerin beslenmeye eklenmesi gerekmektedir. Bunun yanında hastaların genel olarak kabul görmüş sağlıklı beslenme kurallarına uyması ve sağlıklı kilolarını koruması da gerekmektedir. Gut hastalarının tüketmeleri gereken besinler içerisinde ise şunlar yer almaktadır:

  • Elma sirkesi
  • Kereviz
  • Limon suyu
  • Ürik asittin düşmesine yardım etmesi açısından maden suyu tüketimine özen gösterilmesi gerekir.
  • Ceviz
  • Kiraz
  • Çilek
  • Yaban mersini
  • Kabak
  • Salatalık
  • Zeytinyağı
  • Fındık yağı
  • Bol su tüketimi

Bunların yanında gut hastalarının beslenmelerinden tamamen çıkarmaları gerekmeyken ancak sınırlı bir şekilde tüketilmesine dikkat edilmesi gereken bazı besinler de bulunmaktadır. Bu besinlerin içerisinde ise şunlar yer almaktadır:

  • Yağsız dana eti
  • Yağsız tavuk eti
  • Hindi eti
  • Kurubaklagiller
  • Karnabahar
  • Semizotu
  • Ispanak
  • Brokoli
  • Pazı
  • Bürüksel lahanası
  • Bezelye
  • Kuşkonmaz
  • Mantar
  • Bulgur

Gut hastalarının yememesi gerekenler

Gut hastalığının tedavisinde beslenme düzenin hastalığa uygun bir şekilde düzenlenmesi e bu beslenme düzenin hastalanın hayat tarzı haline getirilmesi önemlidir. Hastalığın kontrol altına alınabilmesi için de hastaların aşağıda belirtilen besinlerden uzak durmaları ya da sınırlı bir şekilde tüketmeleri gerekmektedir:

  • İçeriği tam olarak bilinmeyen hazır ve paketli gıdalar
  • Alkollü içecekler
  • Kızartma yöntemi ile pişirilmiş besinler
  • Tüm hamur işleri
  • Bali pekmez ve reçel gibi şekerli besinler
  • Tam tahıllı, çavdar ya da kepekli ekmekler
  • Havyar
  • Midye
  • Kalamar
  • Istakoz
  • Ançüez
  • Sardalya
  • Sakatatlar
  • Sucuk
  • Salam
  • Pastırma
  • Sosis
  • Av etleri
  • Yağlı et suları ve bu sularla hazırlanan yemekler
  • Kaymak
  • Krema
  • Mayonez
  • Tam yağlı süt ve süt ürünleri
  • İç ve kuyruk yağı

Gut Hastalığı İçin Egzersiz

Gut hastalığında egzersiz çok önemli bir yere sahiptir ve düzenli olarak yapılmalıdır. Ancak bu noktada ağır sporlar ve egzersizler yerine ürik asit seviyesini düşürmek açısından hafif tempolu egzersizler ve sportif aktiviteler tercih edilmelidir.

Yeterli Seviyede Su Tüketimi

Gut hastalığında vücudun en fazla ihtiyaç duyduğu gıdalardan birisi elbette ki temel gıda ürünü olan sudur. Bu nedenle hastaların tedavi süreci ve ilerleyen süreçte hastalığın ilerlemesinin önüne geçebilmek için su tüketimine dikkat etmesi gerekir. Düzenli su tüketimi gut ataklarının önüne geçmeyi sağlarken, ağrıların ve sıkıntıların azalmasına yardımcı olur. Bu açıdan günlük olarak 8 ile 16 bardak arasında su içilmesine dikkat edilmelidir.

Alkol Tüketimine Dikkat

Gut hastalığının en önemli risk noktalarından biri olan alkol tüketimi hastalık sürecinde ve sonraki süreçte mutlak bir şekilde terk edilmelidir. Çünkü alkol tüketimi sonrasında ürik asidi uzaklaştırmak zorlaşırken, kanda daha fazla ürik asit birikimi sonucunda ataklar artabilir.

Gut hastalığına ne iyi gelir?

Gut hastalarının doktorun önerilerini yaşam tarzı haline getirmeleri gerekmektedir. Bu sayede hastalığın ilerlemesinin durdurulması ve şikayetlerin giderilmesi sağlanabilmektedir. Gut hastalığına iyi gelecek önerilerin listesi ise şu şekilde olmaktadır:

  • Hekim tarafından reçete edilen ilaçların aksatılmadan kullanılması gerekmektedir. İlaçları kullanırken doz aşımının yapılmamasına dikkat edilmesi ve harici ilaç kullanımlarında hekim ile iletişime geçilmesi gerekir. Hastaların özellikle dikkat etmesi gereken nokta ise özellikle ağrıların geçirilmesi için aspirin ya da kan sulandırıcı özelliği olan ilaçları kullanmamaları gerekliliğidir.

  • İltihaplı bölgelerde hissedilen ağrıların giderilmesi için buz kompresi uygulanabilir.

  • Ayakların sıkışmasına neden olacak ayakkabıları kullanmaktan kaçınılmalıdır. Özellikle gut hastalığının ayak ağrısına sebep olduğu hastaların bu noktaya daha fazla dikkat etmesi gerekir.

  • Gut hastalarını düzenli ve devamlı olarak hafif sporlar yapması gerekir. Çünkü spor vücudun genel sağlığının korunmasına yardımcı olmasının yanı sıra kilo verme sürecinin de kolaylaşmasını sağlayacaktır.

  • Yumurta yemeği tercih eden hastaların yumurtayı kızartmak yerine haşlama ya da rafadan olarak tercih etmeleri gerekmektedir.

  • Gut hastalığı ile mücadele eden hastalar elma sirkesinden de yardım alabilir. Bunun için günde 2- 3 defa bir bardak suyun içerisinde 2 yemek kaşığı elma sirkesinin eklenmesi ve bu şekilde tüketilmesi yeterli olacaktır.

  • Tam yağlı ürünlerden ve karbonhidrat besin grubundan uzak durulması gerekmektedir. Özellikle süt ve süt ürünleri tüketiminde az yağlı ürünlerden yana tercih yapılması gerekir.

  • Ürik asittin atılabilmesi için hastaların 3 günde bir maydanoz suyu tüketmeleri önerilmektedir.

  • Hastalar C vitamini takviyesi alabilirler.

  • Kuru fasulye, nohut ve mercimek gibi gıdaların günde en fazla 7 kaşık tüketmesi gerekmektedir.

  • Yemeklerde kullanılan yağların zeytin yağı ya da fındık yağı olarak değiştirilmesi gerekir. Tereyağı, iç yağı ve margarin ise beslenmeden tamamen çıkarılması gereken besinlerdir.

  • Mayalı yiyeceklerin tüketiminden uzak durulması gerekir.

  • Gut hastalarının kepekli ya da tam tahıllı ekmekler yerine beyaz ekmek tüketmeleri önerilmektedir.

  • Kiraz. Yaban mersini ve çilek başta olmak üzere su içeriği açısından zengin meyve ve sebzelerin tüketilmesi gerekir.

  • İçerisinde fruktoz ve asit bulunan içeceklerin beslenmeden tamamen çıkarılması gerekir.

  • Alkol tüketimi tamamen yasaktır.

  • Hastaların sık sık ancak azar azar yemesi gerekir.

  • Sağlıklı kilosunun üzerinde olan hastaların kilo vermesi gerekmektedir. Ancak bu kilo verme sürecinin yavaş bir şekilde ilerlemesi önerilir. Çünkü kilo verme sürecinde ürik asit değerleri ani bir şekilde artabilir.

  • Son olarak hastaların günde 8- 16 bardak arasında su tüketimine özen göstermesi gerekmektedir.

Gut hastalığı ölümcül mü?

Gut hastalığı direkt olarak ölüme neden olan bir hastalık değildir. Ancak gut hastalığı nedeni ile görülen komplikasyonlar yaşamı tehdit edebilir. Bunların içerisinde felç, kalp yetmezliği ve kalp krizi gibi kardiyovasküler sorunların yanı sıra ürik asit birikmesi sebebi ile kan damarlarının zarar görmesi gibi ciddi sağlık problemleri yer almaktadır.

Gut hastalığı tedavi edilmezse ne olur?

Gut hastalığının tedavi edilmemesi durumunda hastaların hissettikleri ağrılarda kötüleşme ve eklemlerde eklem hasarı söz konusu olabilmektedir. Bunun yanında gut sebebi ile görülen komplikasyonlar da hastaların hayat kalitelerinin düşmesine ve hatta hayati riske neden olmaktadır.

Gut hastalığı bulaşıcı mı?

Gut hastalığı otoimmün hastalıklar içerisinde yer almaktadır. Otoimmün hastalıklar ise bağışıklık sisteminin sağlıklı hücre dokularına saldırması olarak tanımlanmaktadır. Gut hastalığının otoimmün olmasından dolayı da bulaşıcı bir hastalık değildir.

Soru: Yapılan testlerde ürik asit seviyem yüksek çıktı. Bu sebeple de doktorum Ürükoliz 300 mg reçete etti. Bu durumda gut hastası olabilir miyim?

B** D** | 26 Eyl 2023

Prof. Dr. Hakan Erdem cevabı | 448 gün içinde cevaplandı
Yüksek ürik asit durumu hiperürisemi olarak adlandırılır. Hiperüriseminin ortaya çıkmasına neden olabilecek birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlerin içerisinde gut hastalığı da yer almaktadır. Ancak hiperürisemi nedenlerinden birisi gut hastalığı olmasına rağmen gut hastalığı teşhisinin konması için ürik asit tek başına yeterli olmamaktadır. Eğer ürik asit seviyesi yüksekliğinin yanı sıra eklemlerde inflamasyon da söz konusu ise o zaman gut hastalığından şüphe edilebilir. Eklemlerde inflamasyon olması durumuda ise şişlik, kızarıklık, şiddetli ağrı ve sıcaklık artışı görülmektedir. Ürikoliz ise sadece ürik asit seviyesinin düşürülmesi için kullanılan bir ilaç olmaktadır.
Soru: Ayağım şişti ve gut teşhisi kondu. İlaç tedavisi oldum ve 6 ay geçti bir şikayetim yok. Yalnız diyet hakkında soru şşaretleri var yardımınızı rica ediyorum. Nette doktor önerileri hakkında çelişki var. Örnek kuruyemişler yara hangilerini yiyebilirim? Prinç pilavı beyaz ekmek yiyebilirmiyim? Alkol ne oranda almama izin var gibi.

E** G** | 16 Eyl 2024

Prof. Dr. Seval Pehlevan cevabı | 93 gün içinde cevaplandı
Gut tedavisi sonrası diyet, pürin içeriği düşük gıdalar tüketmeye odaklanmalıdır. Kuruyemişlerden badem ve ceviz gibi düşük pürin içerenleri tercih edebilirsiniz. Pirinç pilavı ve beyaz ekmek tüketimi sınırlı olmalı; tam buğday ekmeği ve kepekli pirinç daha iyi seçeneklerdir. Alkol, özellikle bira ve kırmızı et tüketimi, pürin seviyesini artırır, bu nedenle sınırlı miktarda, örneğin haftada 1-2 kez 1 kadeh şarap gibi, alkol alabilirsiniz.
Doktora Soru Sor