Mide Fıtığı Nedir?
Sıklıkla 50 yaşın üzerinde görülmesine rağmen, mide fıtığı her yaştan hastanın karşılaşabileceği bir durumdur. Mide ile yemek borusunun bağlantı yerinde bulunan kasların çeşitli sebepler ile erimesinden dolayı midenin yemek borusunun üzerine sarkmasına mide fıtığı denmektedir. Midenin üst kısmında bulunan bu kasların zayıflamaya ve genişlemeye yatkın olmaları sebebiyle mide fıtığı görece sık rastlanılan bir hastalıktır. Kısaca mide fıtığını açıklamak gerekirse de diyafram kaslarının zayıflıkları nedeniyle ortaya çıkmaktadır.
Midenin üzerinde bulunan kasların zayıflamasına birden fazla faktör etkili olmaktadır. Bunların içerisinde ilerleyen yaş, stres, alkol kullanımı, sürekli olarak kabızlık yaşamak, obezite, sigara kullanımı ve genetik faktörler bulunur. Ayrıca çok ağır işlerde çalışanlarda ve gebelerde de mide fıtığı riski artmaktadır.
Mide fıtığının hayatı tehdit eden bir hastalık olmamasının yanı sıra günlük hayat üzerinde de çok fazla bir etkisi bulunmamaktadır. Ancak bazı hastalarda ileri ve orta düzeyde reflünün görülmesine sebep olur. Bu sebeple reflü hastalarının yaklaşık olarak yarısında aynı zamanda mide fıtığı da görülmektedir.
Yemek borusunun üzerine sarkan kısmın zaman içinde fıtıklaşmasının çözümü ise genellikle cerrahi işlemler ile olmaktadır. Bu tedavi ile genellikle sonuç başarılı olmaktadır. Diğer bir yandan mide fıtığının çeşitleri de bulunmaktadır.
Paraösefagal mide fıtığı, en az rastlanılan çeşitlerinden birisi olmasının yanı sıra genellikle kadınlarda görülmektedir. Bu çeşidinde zaman içinde tedavi edilmemesi durumunda sarkmalar göğüs boşluğuna doğru kayarak fıtığın göğüs boşluğunda oluşmasına neden olur. Mide fıtığının bu türü en tehlikeli çeşidi olmaktadır. Tedavi edilmemesi durumunda ise hayati tehlikeye yol açmaktadır. Bu sebeple en kısa süre içinde tedavi edilmesi gerekmektedir.
Kayma tipi mide fıtığı çeşidi ise genellikle reflü ile alakalı olmaktadır ve bu türde mide ve yemek borusu göğüs boşluğuna doğru kayma gösterir. İlk aşamalarında normal mide fıtığı belirtilerine sahip olmasına rağmen, tedavi edilmemesi durumunda paraösefagal mide fıtığına çevirme ihtimali bulunmaktadır. Bu sebeple de kayma tipi mide fıtığının bu aşamaya gelmeden önce tedavi edilmesi önemli olmaktadır.
Mide Fıtığı Nedenleri Nelerdir?
Mide fıtığının nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Mide fıtığının oluşmasına neden olan kasların erimesi birçok farklı sebepten dolayı ortaya çıkabilmektedir. Mide fıtığı riskinin artmasına neden olan etmenler içinde sürekli olarak öksürme ve kusma, bağırsak hareketleri sırasında zorlanma ve ağır kaldırma bulunmaktadır. Bu etmenler mide kaslarının etrafındaki kaslar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Sürekli olarak tekrarlanmaları durumunda ise mide fıtığı riskini artırmaktadır.
Ayrıca bazı hastaların doğuştan getirdikleri bir takım özellikler de mide fıtığı riskini artırmaktadır. Bu özellikler içerisinde yemek borusunun geniş olmasıdır. Yemek borusunun geniş olması midenin kolay bir şekilde sarkmasına olanak tanımaktadır.
Mide fıtığı riskini arttıran diğer etkenler içerisinde yaşam tarzı bulunmaktadır. Obezite, sigara kullanımı, düzensiz beslenme, ve yaşlanma da mide fıtığı riskini artırır.
Mide Fıtığı Belirtileri Nelerdir?
Mide fıtığının ilk aşamasında belirti vermesi genel olarak beklenmez. Bu dönemde ki mide fıtıklarının belirti vermesi durumunda ise belirtilerin içerisinde tuvalet düzensizlikleri, ağır kaldırma ya da mide eğilmesi gibi sebepler ile ortaya çıkan yanma ve ekşimeler olmaktadır.
Mide fıtığının ilk dönemlerinde belirti vermemesine rağmen orta ve ileri düzeylerinde hastalara ciddi sıkıntılar yaşatabilmektedir. Bunların içinde göğsün arka kemiğinde meydana gelen yanmalar ve ekşimeler, hastaların ağzına birdenbire gelen gıda kalıntıları, özellikle gece başlayan ani öksürük nöbetleri ve boğaza doğru ilerleyen ağrılar bulunmaktadır.
Kayma tipi mide fıtığı ve paraösefagal mide fıtığı türlerinde belirtiler ise yemek yedikten sonra aşırı doyma hissi ve yutkunmada yaşanan zorluklar bulunmaktadır. Ayrıca bazı paraöstefagal hastlarında mide kanamaları ve koyu renkte kan kusmaları da görülebilmektedir. Hastaların bu durumu yaşamaları durumunda ise ani cerrahi müdahale gerekmektedir.
Mide Fıtığı Testleri Nelerdir? (Tanı)
Mide fıtığının belirtileri arasında yer alan mide ekşimeleri ve üst karın ağıları sebebiyle doktora başvuran hastalara yapılan testlerle ortaya çıkmaktadır. Bu testlerin içerisinde üst karın bölgesinin röntgenin çekilmesi bulunmaktadır. Röntgenden daha iyi bir görüntü alınmasının sağlanması için ise hastaların bol miktarda sıvı tüketmeleri istenmektedir. Bu sayede hastaların midesi, yemek borusu ve diyaframı kolay ve açık bir şekilde görüntülenir. Bu görüntüleme sayesinde midenin yemek borusunun üzerinde sarkma yapıp yapmadığı rahatlıkla tespit edilir.
Mide fıtığının belirlenmesinde kullanılan bir diğer test ise endoskopi olmaktadır. Yemek borusundan gönderilen kamera sayesinde hastaların yemek borusu ve midesi ayrıntılı bir şekilde görüntülenmiş olur.
Mide fıtığında kullanılan bir diğer test ise özofagus manometrisi olmaktadır. Bu test ile yemek borusunun ve midenin ritmik kas kasılmaları ölçülebilmektedir. Diğer bir yandan bu yöntem ile hastaların kaslarının koordinasyonları ve kuvveti de ölçülebilir.
Mide Fıtığı Tedavi Yöntemleri
Mide fıtığı tedavisinde kullanılan yöntemler genel olarak reflü ve gastrit tedavisinde kullanılan yöntemler ile benzerlik göstermektedir. Bu tedavide kullanılmak üzere belirli bir ilaç bulunmamaktadır. Bununla birlikte hastaları diyetleri düzenlenerek mide sağlığının korunması yoluna gidilmektedir.
Mide fıtığının tedavisinde kullanılan ilaçlar içinde ilk sırayı antiasit ilaçlar almaktadır. Bu ilaçlar sayesinde hastaların midelerinde oluşan asit seviyesi düşürülerek hastaların rahatlaması sağlanır. Doktorların önerdiği dozlarda kullanılması gereken bu ilaçlar hastaların mide ekşimesi yaşamasını engellemektedir.
Mide fıtığında kullanılan bir diğer ilaç grubu ise H2 reseptör blokerleri olmaktadır. Bu ilaçlar sayesinde midenin daha az asit üretmesi sağlanır. Aynı amaç ile kullanılan bir diğer ilaç grubu ise proton pompa inhibitörleri olmaktadır.
Mide fıtığı almış olan hastaların özellikle alkol, çikolata, asitli içecekler, kahve ve tereyağı gibi yiyeceklerden uzak durmaları gerekmektedir. Ayrıca mide fıtığı hastalarının yemek yedikten en az 3 saat sonra uyumaları ve uyurken başlarını göğüslerinden daha yüksekte tutmaları gerekmektedir.
Mide Fıtığı Ameliyatı
İlaçların ve yaşam tarzı değişikliklerinin işe yaramadığı veya ileri düzeydeki mide fıtıkları için en uygun yöntem olarak mide fıtığı ameliyatları görülmektedir. Mide fıtığı ameliyatlarının amacı ise kayan mide ve yemek borusununn yeniden bulunmaarı gereken yerlere getirilmesidir.
Mide fıtığı ameliyatlarında iki farklı yöntem kullanılmaktadır. Bu yöntemler torakotomi ve laparoskopik yöntemler olmaktadır. Hangi yöntemin kullanılacağı ise hastalara göre belirlenmektedir. Mide fıtığı ameliyatları sadece ileri dönemde ki mide fıtığı için önerilmekle birlikte son derece başarılı bir tedavi yöntemi olmaktadır.
Ameliyatın Özeti
Ameliyatın Süresi: 1-3 saat
Anestezi Yöntemi: Genel
Hastanede Yatma Süresi: 1-4 gün
İşe Dönme Süresi: 1-6 Hafta
G** S** | 04 Tem 2024